Atatürkü saygı ve minnetle anıyoruz
Abone olBugün 10 Kasım.. Tarihe adını altın harflerle yazdıran gerçek liderin ölümünün 71. yılında onu rahmetle anıyoruz.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal
Atatürk, ebediyete intikalinin 71. yıldönümünde çeşitli tören ve
etkinliklerle anılacak.
Ankara’da ilk tören bugün Anıtkabir’de düzenlenecek. Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül, protokole dahil devlet erkânının oluşturacağı kortej
eşliğinde Aslanlı Yol’dan yürüyerek saat 09.05’te mozoleye çelenk
koyacak.
Gül ve beraberindekiler, Atatürk’ün manevi huzurunda saygı
duruşunda bulunacak. Saygı duruşu, askeri bandonun çalacağı
İstiklal Marşı’nın bitiminde sona erecek. Gül’ün Anıtkabir Özel
Defteri’ni imzalamasının ardından, korteje dahil olmayan sivil ve
askeri erkan ile öğrenciler saygı geçişinde bulunacak.
İstanbul'daki törenler
İstanbul'da bugün Dolmabahçe Sarayı giriş salonunda (Medhal Salonu) ''71. Ayrılık Yılımızda Atatürk'ün Klasikleri'' temalı anma konseri düzenlenecek.
Anma törenleri kapsamında saat 09.05'de, Dolmabahçe Sarayı'nda Atatürk'ün hayata gözlerini yumduğu odada anma töreni yapılacak.
Enver Paşa için ne dedi?
1922 yılının ağustos ayında Enver Paşa, artık umutsuz bir
taarruzla, Orta Asya steplerinde Turan hayalini gerçekleştirmek
üzere son kez saldırıya geçmeye hazırlanıyordu. Daha bir yıl önce
Polatlı yakınlarına gelen düşmana karşı Erzurum'da bir direniş
hattı kurmak için, Batum sınırına kadar inmiş beklemişti. Ama
Mustafa Kemal, Sakarya'yı kazanınca Anadolu'da liderlik hayalleri
de suya düştü. Enver Paşa'nın Pamir Dağı eteklerindeki ölüm
haberini Köşk'e, Kılıç Ali getirdi. Atatürk, Kılıç Ali'ye gözlerini
dikip, 'Peki ölmüş mü?' diye sordu. 'Evet' yanıtını alan Gazi,
önüne baktı ve derin bir nefes aldı. Herkes ne tepki vereceğini
merak ediyordu. Masasındakilerden biri 'Ne diyeceksiniz Paşam?'
diye üsteledi. Atatürk'ün sözleri manidardı:
'Enver Paşa bir güneş ihtişamıyla doğmuş, bir gurup ihtişamıyla
batmıştır. Arasını tarihe bırakalım.' Gazi, beklentileri boşa
çıkartmıştı. Herkes ezeli rakibi olarak görülen Enver Paşa'nın
ölümü hakkında sevinç sözleri bekliyordu. Ama Atatürk eski
komutanına, aynı sıraları paylaştığı okul arkadaşına saygı selamı
sunmuş ve olası tartışmalarında önüne set çekmişti.
Talat Paşa'yı affetmedi
Talat Paşa, Atatürk'ün İttihat Terakki içinde belki de en yakınlık duyduğu isimdi. Ama Talat Paşa Berlin'de Ermeni komitacıların takibine düştüğünde son bir çare olarak Mustafa Kemal'e mektup yazıp 'Müsaade et, Türkiye'ye döneyim. Bir Mal Müdürlüğü'nde memurluktan başka bir şey istemiyorum' demişti. Ama Mustafa Kemal, Talat Paşa'nın ülkeye girdiği andan itibaren de örgütçü karakteriyle ortalığı katıp karıştıracağını biliyordu.
'İsmet dediğimi yapar'
Ama asıl eğlenceli anı Kazım Paşa'ya ait. Lozan görüşmelerine kimin gideceği tartışılırken Kazım Karabekir Paşa, Atatürk'ün huzuruna çıkıp, 'Paşam ben ülkemizi savunamaz mıyım neden beni Lozan'a göndermiyorsunuz?' dedi. Gazi gülümseyerek cevap verdi: 'Kazım, elbette en iyi sen savunursun ama İsmet (İnönü) dediğimi yapar.'
'Akla sığmayacak kadar başarılıydı'
Yazar Andrew Mango, Atatürkçülüğün, Türkiye'de akla hayale sığmayacak kadar başarılı olduğunu belirterek, "Bu sistem, gelişen dünya için en önemli örnektir'' dedi. Andrew Mango, Türkiye Barolar Birliğince düzenlenen, "Yirmibirinci Yüzyılda Atatürk'ü Düşünmek'' başlıklı etkinlik kapsamındaki "Yabancı Yazar ve Bilim Adamlarının Gözüyle Atatürk'' konulu panele konuşmacı olarak katıldı. Mango, Atatürkçülüğün asıl özünün yöntem olarak ''akılcılık'', öz olarak da "medeniyetçilik'' olduğunu ifade etti. Kurtuluş Savaşı'nın ardından neredeyse yüzde 90'ı okuma-yazma bilmeyen bir millet ile medeniyet mücadelesine başlandığını anlatan Mango, "Halk perişandı, Osmanlı cemiyetinin iş bölümü prensibine göre esnafa, uzmana, marangoza, nalbanta sahip değildi. Türk süvari, Ermeni nalbant idi... Yeni dostunuz var ya, Ermenistan... İşte oradaki Nalbantyan var ya onun gibi. Nalbantlık bile Ermeni mesleği idi'' diye konuştu.
Kim ne dedi?
Cumhurbaşkanı Gül:Atatürk, büyük bir
komutan olarak milleti ile birlikte istiklal mücadelesini zafere
ulaştıran, büyük bir devlet adamı ve lideridir. Şüphesiz en önemli
başarılarından biri de Cumhuriyetimizi dinamik ve yeniliklere uyum
gösterecek bir yapıda kurmuş olmasıdır.
TBMM Başkanı Şahin: Türk milleti, gönlündeki
Atatürk sevgisiyle, demokratik cumhuriyete olan bağlılığıyla ve
çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine çıkma azim ve kararlılığıyla,
büyük önderin açtığı yolda ilerlemektedir.
Başbakan Erdoğan: İstiklal mücadelemizin önderi,
büyük devlet adamı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, değerini ve
güncelliğini hiçbir zaman kaybetmeyen temel felsefesini doğru ve
bir bütün olarak yeniden anlamaya çalışmalıyız. Bugün sarsılmaz bir
özgüvenle bir kez daha diyoruz ki Atatürk'ün 'büyük eserim' dediği,
demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye
Cumhuriyeti, O'nun işaret ettiği yolda ilelebet
yaşayacaktır.
CHP Genel Başkanı Baykal: Atatürk, bir ülkenin
onurunu haysiyetini koruyarak nasıl değiştirileceğini, nasıl çağdaş
ve örnek bir cumhuriyet haline getirilebileceğini, hem tarih
yazarak, hem tarihe not düşerek göstermiş, hem de mazlum milletlere
örnek olsun diye bunu tarihe tescil ettirmiş olan bir
önderdir.
MHP Genel Başkanı Bahçeli: Cumhuriyet'e ve kurucu
liderine yönelik sistemli ve organize saldırıların yoğunlaştığı şu
günlerde; dünden bugüne ulaşan milli değerlerimize her vatansever
tarafından sahip çıkılması öncelikli bir mesele haline
gelmiştir.
Genelkurmay Başkanı Başbuğ: Ulusumuzun güvenine
layık bir şekilde ve güçlü ordunun güçlü Türkiye demek olduğu
bilinciyle çalışmalarımıza devam edeceğimize manevi huzurunda bir
kez daha söz veriyoruz.
DTP Genel Başkanı Ahmet Türk: (Demokratik açılımın
10 Kasım'da görüşmesiyle ile ilgili soru üzerine) 10 Kasım önemli
gün. Mustafa Kemal, 'Yurtta sulh cihanda sulh' söylemiyle kendisini
ifade etmiştir. 'Yurtta sulh cihanda sulh'' diyen Mustafa Kemal'in
vefatının yıl dönümünde böyle bir tartışmayı yapmak, doğru
karardır.