Atatürk'ten Mimar Sinan'a vefa
Abone olOsmanlı’nın efsane mimarı Koca Sinan’ın kafatası yine gündemde. Mimar Sinan'ın kellesini kim aldı?
1935’te bazı bilim adamları, Ermeni olduğu iddia edilen
Sinan’ın mezarını açıp kafatasını ölçmüştü. Prof. Dr. Selçuk
Mülayim’in yayına hazırladığı “Sinan Bin Abdülmennan“ adlı kitabına
göre bu bilim adamları Sinan’ın kafatasını geri yerine koymadı... O
günden beri de Sinan’ın kafatasının nerede olduğu bir
muamma
Uzun yıllardır Mimar Sinan üzerine akademik çalışmalar yapan
Marmara Üniversitesi Sanat Tarihi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Selçuk
Mülayim, önümüzdeki günlerde yayınlanacak “Sinan Bin Abdülmennan”
adlı kitabında, Mimar Sinan’in biyografisi, mimari dehası ve
eserleri ile ilgili önemli detaylara yer verdi. Ünlü mimarın etnik
kökeni ile ilgili yürütülen tartışmalara da değinen Mülayim, Mimar
Sinan’ın kafatasının nasıl kaybolduğunu da anlattı. Kitaba göre,
1935’li yıllarda özellikle Avrupa’da Mimar Sinan’ın aslen Türk
olmadığına yönelik bir tartışma yürütülüyordu. Türk Tarihini
Araştırma Kurumu (TTAK) üyeleri Hasan Ferit Çambel, Afet İnan ve
Şevket Aziz Kansu, tartışmalara son noktayı koymak için Mimar
Sinan’ın İstanbul’da Süleymaniye Külliyesi’nde bulunan mezarını
kazmaya karar verdi.
Kafatasını pergelle ölçtüler
Mezar kazıldı ve Mimar Sinan’ın kemiklerine ulaşıldı. Ünlü mimarın
kafatası hariç, tüm iskeleti dağılmıştı. Antropolog Şevket Aziz
Kansu, kafatasını alıp temizledi. Pergel ve ölçüm aletleriyle
kafatasını inceleyen Kansu, Mimar Sinan’ın kafatasının brakisefal
(Türk kafa yapısı) olduğunu sonucuna vardı.
‘Mezara geri koymadılar’
Bu araştırmanın yapıldığı günlerde Mimar Sinan’ın kafatasının
kurulacak olan Antropoloji Müzesi’ne konulacağı yazıldı. Fakat
Antropoloji Müzesi kurulmadı. Bu müze kurulmayınca da, Mimar
Sinan’ın kafatasının yeniden mezarına mı yoksa başka bir yere mi
konulduğu konusu sır olarak kaldı. Prof. Mülayim’e göre, 1950’lere
gelindiğinde, Mimar Sinan’ın mezarı ikinci kez bu kez restorasyon
amaçlı olarak açıldı ancak Mimar Sinan’ın kafatasının yerinde
olmadığı anlaşıldı. Kafatasının üzerinde inceleme yapan ekipten
Antropolog Şevket Aziz Kansu, daha önce aralarında Selçuk’lu
padişahlarının da olduğu çok sayıda kişinin kafatasını incelemiş ve
bu kafataslarından bazılarını görev yaptığı Ankara Dil Tarih ve
Coğrafya Fakültesi’ndeki odasına kaldırmıştı. Peki Mimar Sinan’ın
kafatası da burada olabilir mi? Prof. Mülayim, “Bununla ilgili net
bir şey söylemek mümkün değil” dedi.
Ata’dan ‘Heykelini dikin’ emri
Sinan’ın kafatasını ölçen ekip, Florya’ya gidip sonucu Atatürk’e
haber verdi. Akşam yemeğinde dinleyen Atatürk, kendi el yazısıyla
Türk Tarihini Araştırma Kurumu’na (TTAK) ithafen bir emir verdi.
Atatürk, 2 Haziran 1935’te saat 22.50’de el yazısıyla yazdığı
yazıda, “Mimar Sinan’ın heykelinin yapılmasını”
istedi