Atatürk Orman Çiftliği yenileniyor
Abone olGüldaş, AOÇ alanı Hyde Park ya da Central Park benzeri bir cazibe merkezi olacak'' dedi.
Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) Genel Müdürü Hasan Muhammet Güldaş,
AOÇ'nin bütünlüğünün korunması için yoğun bir çaba içinde
olduklarını belirterek, ''Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın
bilgisine sunduğumuz ve yapılmasını öngördüğümüz master planı
sayesinde, AOÇ alanı Hyde Park ya da Central Park benzeri bir
cazibe merkezi olacak'' dedi. AA'yı ziyaret eden Güldaş, AOÇ ile
ilgili uygulamaya konulması planlanan projelere ilişkin soruları
yanıtladı. Güldaş, sivil toplum örgütlerinin AOÇ ile ilgili olarak
sergiledikleri duyarlılığı takdirle izlediklerini ifade ederek,
''Ama bugün TEMA'nın bir gazetede yayınlanan açıklamasında olduğu
gibi, AOÇ'nin toprak kayıpları yüzde 70'leri bulmuyor. Yaklaşık 19
bin dekar alan, çeşitli tarihlerde çeşitli hükümetler tarafından
hazırlanan bazı yasalar kullanılarak elden çıkarılmış'' dedi.
Göreve geldikten sonra AOÇ arazisi üzerinde usulsüz yapıldığı
belirlenen birçok binayı yıktıklarını anlatan Güldaş, ''Örneğin,
Batıkent Uğur Mumcu Mahallesi'nde 10 tripleks villayı yıktık.
Beysukent tarafında da bu şekilde inşa edilen bazı konutlar
yıkıldı. Herkes boşluk gördüğü her yeri doldurmaya çalışmış'' diye
konuştu. AOÇ arazisinin kişi veya bazı kurumlar tarafından usulsüz
kullanılan bölümünün büyük oranda geri alındığını anlatan Güldaş,
şöyle devam etti: ''Birçok resmi kuruluş da bu işgalden paylarını
almış. Bunların kullandığı arazileri de geri almaya çalışıyoruz.
Ama bir de geri dönüşü mümkün olmayan, belediyeler tarafından
kullanılan araziler var. Örneğin, zamanın birinde arazimizden yol
geçirilmiş ya da katlı kavşak yapılmış. Bizim bunlara itirazımız
yok. İşlemin kamu yararına olduğunu düşündüğümüz sürece elimizden
gelen kolaylığı gösteriyoruz.'' ''DEVLETTEN BİR KURUŞ YARDIM
ALMIYORUZ'' AOÇ'nin, devletten ''bir kuruş yardım almadan'' ayakta
kalmayı başardığına dikkati çeken Güldaş, tüm giderlerin kuruluş
gelirlerinden karşılandığını söyledi. Kuruluşun ürün yelpazesinin
giderek genişlediğini anlatan Güldaş, şu anda AOÇ'nin mali
durumunun iyi olduğunu ve sürekli iyiye gittiğini ifade etti.
Güldaş, AOÇ ürünlerinin tüm yurda servis yapılmasına yönelik
çalışmaların tamamlandığını, ülke genelinde bayilik için ihaleye
çıkıldığını ve bayiliği bir firmaya verdiklerini söyledi. MASTER
PLANI AOÇ'nin bütünlüğünün korunması ve bazı bölgelerinin salaş
görüntüden kurtulması amacıyla master planı çalışması yaptıklarını
belirten Güldaş, ''Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın bilgisine
sunduğumuz ve yapılmasını öngördüğümüz master planı sayesinde, AOÇ
alanı Hyde Park ya da Central Park benzeri bir cazibe merkezi
olacak'' dedi. Master planın çerçevesinin çizilmesi ve
donatılarının yapılması amacıyla ''Master Plan Yarışması''
açacaklarını anlatan Güldaş, yarışmanın uluslararası ölçekte
gerçekleştirileceğini ve hayata geçirilmesi aşamalarında toplumun
tüm kesimlerinden temsilci bulunacağını ifade etti. Atatürk'ün
vasiyetine uygun hazırlanan planın hayata geçirilmesiyle AOÇ
topraklarının işgalinin ''kesin olarak'' önüne geçileceğini
vurgulayan Güldaş, 2002 yılında tapu kadastro ve Harita
Komutanlığı'ndan da yardım alınarak özel bir firma tarafından
yapılan çalışmayla AOÇ'nin sınırlarının belirlendiğini anlattı.
Master Planı'nın AOÇ topraklarında ''talanın ve işgallerin'' önüne
geçilmesinin tek yolu olduğunu vurgulayan Güldaş, planın
uygulanması durumunda Ankara'nın turistik gelirlerinde önemli
oranda artış yaşanacağını belirtti. Planın çiftliğin yeniden
düzenlemesi anlamına geldiğini ifade eden Güldaş, çiftlik
arazisinin yağmalanmasının ilk olarak hangi tarihte başladığına
dair bir bilgisi bulunmadığını söyledi. ''Herkes AOÇ'nin
bütünlüğünün korunması gerektiğini söylüyor. Ama kimsenin bunu
sağlamaya dönük bir çabası yok'' diyen Güldaş, zaman zaman bazı
çalışmalarla ilgili anlamsız tepkiler aldıklarını belirtti. MARMARA
OTELİ/HOBİ BAHÇELERİ Güldaş, Hobi Bahçeleri'nin, Atatürk'ün, AOÇ
ile ilgili ''halka gezecek, eğlenecek sıhhi yerler temin edilmesi''
vasiyetine uygun bir çalışma olduğunu, ancak bazı tepkiler
nedeniyle neredeyse tamamen iptal aşamasına geldiğini anımsattı.
Marmara Oteli'nin inşaatının 19 yıldır tamamlanmadığını anlatan
Güldaş, ''Ankara'ya neredeyse en hakim tepede çiftlik arazisi
üzerindeki bitmek bilmeyen Marmara Oteli inşaatı, çiftliğin
siluetini bozduğu halde insanların hobi bahçeleri gibi toplumsal
fayda amacı güden bir çalışmaya bu kadar kafa yormasını
anlamıyorum'' diye konuştu.