Atatürk gibi hareket etmeliyiz

Torun Humeyni, İran halkının özgürlük için başka hiçbir yolu kalmazsa, ABD'nin askeri müdahalesini de kabul edeceğini söyledi. Ayetullah Humeyni'nin İran'da İslam devrimi yapmasının üzerinden daha 25 yıl geçmeden, din adamı olan torunu Hüseyin Humeyni, ‘‘Atatürk gibi, biz de İran'da din ile devleti ayırmalıyız’’ dedi. Birkaç gün önce İslam tarihçisi Prof. Bernard Lewis'in, ‘‘Bugün belki de İran'da laiklerin sayısı Türkiye'den fazladır’’ dediği yerde, Hüseyin Humeyni, halkına Atatürk'ün laik cumhuriyet ışığını gösterdi. Beyaz Saray'a yakın düşünce kuruluşu American Enterprise Institute'da (AEI) konuşan 45 yaşındaki Hüseyin Humeyni, İslam devleti projesinin İran'da çok acımasız bir diktatörlük rejimi yarattığını ve halkın da özgürlüğe çok susadığını kaydetti. Tahran rejimine meydan okuyan Humeyni, mollakrasiyi, din ve devlet işlerinin ayrılması konusunda referanduma davet etti. Hürriyet'in sorusu üzerine, Hüseyin Humeyni aynen şöyle konuştu: ‘‘Atatürk, Türkiye'de, din ve devlet işlerini ayırdı. Türk halkı da kendi iradesiyle inancını sürdürdü. İran'da da din ve devlet birbirinden ayrılmalıdır.’’ Irak şimdi özgür Humeyni, ABD'nin Irak'a müdahalesinin bu ülkeyi özgürlüğe kavuşturduğunu, İran'da çoğunluğu oluşturan Şiiler'in de, temel ihtiyaçlarının ve altyapı hizmetlerinin sağlanmasını istediklerini ve bir İslam devleti istemediklerini vurguladı. Irak'ta yaptığı açıklamalarda ABD'yi Saddam rejimini devirmesi nedeniyle kutlayan Humeyni, İran halkının da özgürlük için başka yol olmaması durumunda ABD askeri müdahalesini kabul edeceğini söylemişti. İran'ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney ise Humeyni'ye siyasi meseleler konusunda görüş bildirmemesi konusunda çağrıda bulunmuştu. Torun Humeyni, ABD'de yaptığı açıklamada, dinin bir baskı aracı olamayacağını ve demokrasinin İslam ülkelerinde yayılmasının dünya barışına katkıda bulunacağını söyledi. İran'a artık demokrasi getirin Hüseyin Humeyni, dedesinin ‘‘Büyük şeytan’’ dediği ABD'yi, İran'da demokrasi ve değişim için daha fazla çaba harcamaya çağırarak, ‘‘İran halkı demokrasi ve özgürlük istiyor’’ dedi. Humeyni, Tahran'ı yöneten mollaların terörizme destek verdiğini söyledi. Iraklı Şii lider Ayetullah Muhammed Bekir El Hakim'e yapılan vahşi suikastın ardında İran'ın ve Suudi rejiminin bulunduğunu da savundu. Torun Humeyni, ‘‘Başka hiçbir yolu kalmazsa, İran halkı özgürlük için ABD'nin askeri müdahalesini kabul edecektir’’ dedi. İran'ın devrik şahı Muhammed Rıza Pehlevi'nin sürgündeki oğlunun ülkeye geri dönüp dönmemesiyle ilgili soruya Hüseyin Humeyni, ‘‘İranlıları özgürleştirme gücüne sahip herkes orada olmalı, kim olursa olsun’’ yanıtını verdi. Humeyni, ‘‘Şah zamanında dini uygulamalar serbestti. Bugün devrimden sonra İran en kötü diktatörlüklerden birine dönüştü’’ diye konuştu. Humeyni’nin asi torunu Hayatının son 25 yılını İran ve Irak'taki kutsal yerlerde din felsefesi çalışarak geçiren Hüseyin Humeyni, Saddam Hüseyin rejimi devrildikten sonra, temmuz ayında çocukluğunun bir kısmını dedesi Ayetullah Humeyni ile birlikte geçirdiği Irak'ın Necef Kenti'ne döndü. Torun Humeyni İran rejimine karşı ilk muhalif konuşmalarını da burada yaptı.