Atalay Demirci'nin yetimhane günleri
Abone olAtalay Demirci'yi Türkiye, Yetenek Sizsiniz'deki mizahı ile tanıdı. Oysa hayatı mizahın tam tersi. Dün CNN Türk ekranında o yaşamını anlattı.
- Yetenek Sizsiniz ile şöhret olan Atalay Demirci, dram dolu bir
hayattan geliyor. Bunu yarışma süresince hiç söylemeyen Demirci,
dün akşam CNN Türk ekranlarında yetiştirme yurduna nasıl gittiğini
anlattı.
Mesut Yar'ın sunduğu Burada Laf Çok programına katılan Atalay
Demirci, hayatının bilinmeyenlerini paylaştı.
3 yaşındayken maden ocağında babasını kaybeden Atalay Demirci'nin
hayatı o günden sonra değişmiş. Bir süre amcası yanına alıp bakmaya
çalışmış ama sonrasında yetiştirme yurduna vermiş.
Demirci hayatının o bölümünü şöyle anlatıyor;
BAK ARAMIZDA 1 METRE VAR, HAYDİ
ANLAT
Mesut Yar: Senin çocukluğun nasıl geçti abi. Yokluklar
içinde miydin? Niye bunu sordum biliyor musun?
Atalay Demirci: Biliyorum.
Mesut Yar: Cüneyt dün bunu sana sordu. Dedi ki
"bana hayatını anlatır mısın?" Sen de Cüneyt'e şöyle bir laf ettin.
"Anca göz göze geldiğimizde anlatabilirim." Bak aramızda tam 1
metre var. Ve gözünün tam da içine bakıyorum. Biraz anlatsana.
İnsanlar merak ediyorlar seni.
Atalay Demirci: İnsanlar merak ediyorlar. Ben de
dün canlı yayında anlattım. 3 yaşında maden ocağında kaybetmişim
babamı. Devamında bir kaç sene amcam ile yaşadım. Sonra 9 yaşından
18 yaşına kadar yetiştirme yurdunda geçti hayatım. Hani oradan o
kadar güzel şeylerle beslendim.
Mesut Yar: Malzemeyi oradan çıkartıyorsun
yani?
YETİŞTİRME YURDUNDA
SEVİLMİYORDUM
Atalay Demirci: Yok yok malzeme oradan çıkmaz. Orada da
sevilmiyordum ben. Orada herkes bunalım abi. Herkes arabesk
dinliyor. Ben orada espri yapıyorum. "Lan de get şuradan" filan
pozisyonu oluyor.
Mesut Yar: Kafaya dokunuyorlar sürekli. Anladım
ben seni abicim.
Atalay Demirci: Bir yetiştirme yurdu geçmişmiz
var. 18 yaşından sonra da bir devlet memurluğumuz var. Biliyorsunuz
yurttan çıkanlara böyle bir hak tanınıyor. Devamında bir
rahatsızlık var. Baktığınız zaman bir parça haklısınız tabi,
komedyen olunacak bir geçmiş yok. Ama çok şükür o dönemleri çok
sağlıklı bir şekilde, kendimizi yıpratmadan, bozmadan, böyle biraz
gam keder olmuş demek ki ama çok şükür bu noktaya kadar sağlıklı
bir şekilde gelebildim. Şu an ailem var. Evliyim, iki çocuğum var.
Ve böyle de binlerce insan var. Şuradaki insanlara biraz dokunsak
kimbilir geçmişinde ne acılar ne hikayeler vardır. Biz gözönünde
olduğumuz için konuşuluyor olabilir. Ama ben her fırsatta dile
getirmiyorum bunu. Her zaman da konuşmuyorum.
Mesut Yar: Hiç konuşmadın. Dün cüneyt ile açılış
yaptın, burada da kapanış yapıyorsun galiba.
Atalay Demirci: Yarışma sürecinde de
kesinlikle...
GEÇMİŞİNİ NİYE ANLATMADI?
Mesut Yar: Evet bunu kullansaydın, sıkı bir ajitasyon şeyi
olabilirdi.
Atalay Demirci: Olurdu
Mesut Yar: Biraz daha SMS alabilirdin.
Atalay Demirci: Kesinlikle olurdu. Ama ben hiç
mutlu olmazdım bundan. Mutsuz olurdum kesinlikle. Çünkü ben
senelerdir, Türkiye beni tanısın, bir başarı elde edeyim, sonra
gururla söyleyeyim noktasındaydım. Çok şükür Allah nasib etti.
Bundan dolayı da hiç utanmadım, sıkılmadım, kendimi yaralı
hissetmedim. Kendimi gayet de güçlenmiş hissediyorum tam da bu
noktada. Allah'a çok şükür. Bununla ilgili olumsuz bir şey de
duymadım. Hatta tam tersi. Ben hastalığımdan bahsettim. Bugün
yaklaşık 100-150 kanser hastasından mail geldi. Seni görene kadar
canımız çok sıkkındı, moralimiz çok bozuktu. Ama artık biz de
hayata tutunmaya başladık, diye.
Mesut Yar: Moral motivasyon tabi ki...
Atalay Demirci: Yetiştirme yurtları kapandı
biliyorsunuz. Bir çok sevgi evinden mail geldi. Biz çok gurur
duyduk. Hayata daha çok sarılacağız, daha çok mücadele edeceğiz
diye. Siz bize azim kaynağı oldunuz diye e-mailler geliyor. Bu çok
güzel bir şey.
EŞİ YOLLAYINCA HABERİ OLDU
Mesut Yar: Yetenek sizsiniz'e katılma fikri nereden
çıktı?
Atalay Demirci: Eşim...
Mesut Yar: Yenge gazladı yani?
Atalay Demirci: Gazladı değil de şöyle. 1999'da
çıktım ben ilk sahneye. Her sene 100 defa sahneye çıkıyordum.
Turneler oluyordu. İl il gezdim. İlçelere gittim. Dernekler,
üniversiteler, okullar, sivil toplum kuruluşları, bizi az çok duyan
herkes çağırıyordu. Ama tanınmıyorduk. Televizyonda yoksanız,
yoksunuz. Popülerite anlamında söylüyorum bunu. Yetenek Sizsiniz'i
böyle bir platforma çevirebilir miyiz diye, performansımızı
gösterebilir miyiz diye bayağı düşündüm. 1 yıl kadar. Geçen yıl
eşim, doldurup yollamış formu. Aradılar beni. Dedim ki benim
haberim yok. Öyle bir şey istemiyorum. Oradan itibaren de hep soru
işaretiydi kafamda.
Mesut Yar: Katılsam mı diye?
Atalay Demirci: Katılsam mı diye... Karar verdim,
katılacak dedim. Bu yıl olmasında kader denk noktası.
Mesut Yar: Bu yıl bayağı yetenek yaptı ama
farkında mısınız? Bu yıl yağışlı mı geçti nedir artık.
Nihat Sırdar: Ayva çok verdi ya bu sene...
Mesut Yar: Ondan olabilir. Ama hakikaten o aradan
sıyrılmak filan bir dertti. Bakma biz Baha'yı filan konuşuyoruz ama
çok yetenekli adam vardı.
Atalay Demirci: Çok yetenekli vardı. Finale çıkan
18 kişinin hepsi birbirinden yetenekliydi. Çok şükür Allah bize
nasip etti.
250 BİN GAYME ÖDÜLÜ NE
YAPACAKSIN
Mesut Yar: Baba gayet iyi. 250 bin gayme birincilik ödülü
değil mi? Ne yapacaksın bu ödülü? Sorarlar ya...
Atalay Demirci: Vallahi hiç düşünmedim. Samimi
söylüyorum.
Mesut Yar: Hiç yaratıcılığını canlandırmıyor
mu?
Atalay Demirci: O kadar zenginiz ki... Öyle değil
tabi ki.