Ataç: Çakıcı MİT kampında eğitim gördü

Abone ol

Çakıcı gibi adamların ülkeler arasında kriz çıkmasını önlediklerini söyleyen Ataç, "Emniyet onu bir kez yakalama numarası yaptı" dedi

Eski MİT Dış Operasyonlar Daire Başkanı Yavuz Ataç, içinde yer aldığı olaylar konusunda gündemi sarsabilecek açıklamalar yaptı.

Alaattin Çakıcı'ya kırmızı pasaport temin ettiği ve "kaç" dediği iddiasıyla yargılandığı davadan beraat eden Ataç, "Çakıcı yıllarca MİT'le çalıştı, pasaportu nereden temin edeceğini bilir. Çakıcı devletle ilişkili. MİT'in tesislerinde kalmış, operasyonlara katılmış, eğitim görmüş ve para verilmiş, ama insanlar pasaportun rengiyle ilgileniyorlar" dedi.
Cumhuriyet'e açıklamalarda bulunan Ataç, Çakıcı gibi kişilerin ülkeler arasında kriz çıkmasını önlediklerini savundu. "Bizim Çakıcı'lara, Peker'lere ihtiyacımız olmamalı" diyen Ataç, "Ama bu adamların faydası da oluyor. Bu adamlar operasyonun yapıldığı ülkenin güvenlik güçlerinin eline geçince bir hikâye uydurabiliyorlar" diye konuştu.

Yakalama numarası

Çakıcı'nın beklentilere yanıt verip veremediği sorusu üzerine Ataç, 1. MİT Raporu'ndan sonra Mehmet Eymür ve diğer teşkilat üyelerinin dağıldığını belirterek, şunları söyledi:

"Çakıcı benim elimde kaldı. Çakıcı, polis aramalarıyla ilgili Eymür'ün verdiği sözü hatırlatıyordu. Ben de ona, 'Nereye kadar kaçacaksın. Konuşalım, emniyetle, hesap yapalım. Az bir cezayla kurtarırız seni' dedim. Üstlerimin izniyle emniyetten ilgili birimleriyle konuştum. Emniyet'le anlaştık. Onlar da, 'Biz yakalamış gibi olalım' dediler. Çakıcı'yla öğle yemeğine çıktık. Polis ekibine haber verdim. Gelip Çakıcı'yı aldılar."

'Yeşil yetersiz'

Ataç, birçok faili meçhul olaya adı karışan "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım'ı dış operasyonlarda yeterli bulmadığını, kaybolan uyuşturucu kaçakçısı Tarık Ümit'in MİT'le ilişkisini kendisinin kestiğini de anlattı.

Gazeteci susturmak

Ataç, eski Başbakan Tansu Çiller ile ilgili şu iddiayı da dile getirdi:

"Daha sonra Çakıcı'nın adamları tarafından vurulacak olan bankacı Adil Öngen benim arkadaşımdı. Çiller ailesi ile yakın ilişkisi vardı. Çiller'in ihtiyaçlarına yönelik bir faaliyette bulunmamı istedi. Ama 'Hayır' dedim."

"Nasıl bir ihtiyaçtı bu?" sorusu üzerine, Ataç şöyle devam etti:

"Çiller Ailesi aleyhine yazan birkaç gazetenin susturulmasıydı. Ama Mehmet Eymür buna 'Evet' demişti. Öngen, Eymür'ü Özer Çiller'le tanıştırmıştı. Buna karşılık olarak Eymür MİT'e geri getirildi."

Kaynak:  

Günün Önemli Haberleri