Aslı Baş cinayetinde skandal tapeler

Cinayeti aklamakla suçlanan işadamı Ahmet Bayer, Ayşe Arman ile 'güzel röportaj' yapmış...

Aslı Baş cinayetinde Ahmet Bayer’in işadamı İhsan Kalkavan’dan yardım istediğine dair sümen altı edilen tapelerin ardından Akşam gazetesi, rüşvet skandalını ortaya çıkardı.

Mankenler Kraliçesi'nin cinayetinde Ahmet Bayer'in paralel yapıya yakın olduğu iddia edilen işadamı Kalkavan'dan yardım istediğine dair sümen altı edilen tapelerin ardından çarpıcı ayrıntılar ortaya çıktı.

Akşam'dan Ercan Öztürk'ün haberine göre Bodrum'da işadamı Ahmet Bayer'in villasında 20 Temmuz 2010'da ölü bulunan Mankenler Kraliçesi Aslı Baş ile ilgili jandarmanın sümen altı ettiği tapelerde ikinci perde açığa çıktı.

İşadamı Ahmet Bayer'in paralel yapıya yakınlığıyla bilinen İhsan Kalkavan'la yaptığı konuşmanın ardından bu defa da C. isimli bir avukatla yapılan rüşvet pazarlığı dinlemeye takıldı.

PARA TRANSFERİ

Jandarmanın mahkemeye sunmadığı bu kayıtlarda açık açık rüşvet konuşmaları yer alıyor. Oğulları Hakan-Volkan Bayer'in tutuklanmasıyla panikleyen Ahmet Bayer'in, bir avukat aracılığıyla bir başka avukat Hakan T.'a para ulaştırdığı ses kayıtlarına yansıdı. Bayer, avukatıyla bir konuşmasında ise Ayşe Arman'la yaptığı röportajı hatırlatarak, 'Ayşe Arman'la güzel bir röportaj yaptık. Hakkımızda iyi olacak ' dediği ortaya çıktı. İşte o şok diyaloglar:

BİZE BİRAZ İTİMAT EDİN YETER

A.B.: Sizi aradım. Hakan Bey'in hazırlığı ne alemde nedir ne değildir?
C.: Vardır onun bir bildiği.
Merak etmeyin. İtimat edin. Koyverin kendinizi
A.B.: Yok yok itimat ediyorum
A. B.: Hani belki her şeyi söylemek istemiyor. Kendi kafasında her şey ama biz de hani
C.: Yok fazla paylaşmak istemedi.
Rahat olun merak etmeyin. Siz hakikatten rahat olun bu arada şeyinizi de kendisine teslim ettirdim
A. B.: Aldım diye haber geldi
C.: Geldi tamam. Ben şimdi konuşacağım. Biraz paylaşmasını rica edeceğim. Bazı şeyleri yarın gelince yüz yüze paylaşırız.

AYŞE ARMAN'A MÜSPET RÖPORTAJ YAPTIRDIK

Verdiği röportajlarda Aslı'nın psikolojik sorunları olduğunu söyleyen Ahmet Bayer, avukatı Mukaddes C. ile şu konuşmaları yapıyor:
A.B.: Çocukların durumları nasıl?
M. C. : Hallerinden memnunlar. Şu anda 12 kişilik koğuşta kalıyorlar. Bahçeleri çok geniş. Futbol oynuyorlar
A.B. : Çok güzel
M.C. : Başka bir gelişme var mı?
A. B. : Ayşe Arman ile bir röportaj yaptık. Bu Pazar günü hakkımızda müspet bir röportaj çıkacak. Bu bizim için çok iyi olacak.

KALANI İŞ BİTİNCE

A.B.: Siz şimdi H. Bey'i arayıp kalan ücreti aldım deseniz?
C.: Aldım desem o zaman hemen vermem lazım.
A.B.: Hayır teslimat zaten iş bittikten sonra
C.: O zaman ben konuşacağım. Merak etmeyin
A.B.: Herhalde o rakam için güveniniz vardır?
C.: Yıllardır tanıyorum sizi. Merak etmeyin
A.B.: Yarın bir de onun stresini yaşamayalım
C.: Tamam
A.B.: Zaten taahhüdümüz olayı neticelendirdiği zaman tamamını ödeyeceğiz.
C.: Hiçbir şüphe yok zaten.
A.B.: Takasla olan çeklerin tahsilatı iki gün sürüyormuş maalesef
C. : Problem yok
A.B.: Diğer çekler gibi değilmiş, bloke çekler
C.: Merak etmeyin.

ASLI BAŞ'IN ÖLÜMÜ

Muğla'nın Bodrum İlçesi Yalıkavak Beldesi'nde, 2010 yılında turizmci Ahmet Bayer'in villasının terasından düşüp ölen 2003 yılı Miss Model Of The World (Mankenler Kraliçesi) yarışması birincisi 32 yaşındaki Aslı Baş'ın intihar ettiği açıklanmıştı. Yürütülen soruşturma kapsamında Bodrum Cumhuriyet savcılığı tarafından hazırlanan fezleke söylenenleri ters yüz etti.

Olayla ilgili 'intihar mı cinayet mi' tartışmaları devam ederken, Bodrum Cumhuriyet Savcısı Bülent Baki'nin 2012'de hazırladığı fezlekede turizmci Ahmet Bayer’in 'cinayete iştirak', oğulları Hakan ve Volkan Bayer’in 'cinayet', villarında çalışan Murat Umirov'un ise 'delilleri karartmak' suçundan yargılanmaları talep edilmişti.

OLAY YERİNE İLK GİDEN KOMUTANIN İFADESİ

Fezlekede olay yerine ilk gidenlerden biri olan Yalıkavak Jandarma Karakol Komutanı Üsteğmen İbrahim Gürdal’ın "Olay yerindeki kan izleri ve Aslı Baş'ın düştüğü yer yıkanmış, deliler karartılmış veya kaldırılmış. Bu konuyu soruşturmayı yürüten ilk savcıya da iletmiştik ancak o zaman ifademize gerek görülmemişti" ifadesine de yer verilmişti.

İKİ FARKLI RAPOR

Davayla ilgili iki ayrı kurumun hazırladığı rapor kafaları karıştırdı. Mahkeme, Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nden ve Adli Tıp Kurumundan detaylı rapor istemişti. ODTÜ'lü üç bilim adamının hazırladığı raporda "Aslı Baş'ın intihar etmediği belirtildi. Adli Tıp Kurumun hazırladığı raporda ise Aslı Baş'ın intihara meyilli olduğu ve intihar ettiği" belirtildi.