ASLAN yürekli çocuklar
Abone olSpor yazarları dün akşamki yarım düzünelik galibiyeti yorumladı;
Turkcell Süper Lig'deki bol gollü karşılaşmada Galatasaray,
Vestel Manisaspor'u 6-3 yendi. Spor yazarları galibiyeti böyle
yorumladı;
LEVENT TÜZEMEN: 16 YIL ÖNCEYE DÖNÜŞ (SABAH)
Kalli'nin oyun felsefesi şöyle der: "Koşacaksın. Topun hep gerisinde olacaksın. Oyun disiplininden kopmayacaksın. Rakibi küçük görmeyeceksin. Kaptırdığın topu yeniden kazanmak için çaba harcayacaksın. Rakibe sürekli pres yapacaksın."
Galatasaray'ın ilk 7 haftalık görüntüsü böyleydi. Ancak Kalli kendi uygulamalarında gelgitler yaşayınca ve kadro seçiminde gereksiz maceralara yelken açınca Galatasaray sendelemişti. Ligin ikinci yarısıyla birlikte Kalli, kadro darlığına rağmen aklıyla mantığını birleştirip doğrularına dönünce Galatasaray 1992'deki Kalli'nin Galatasaray'ı olmaya başladı.
Neydi bu doğrular? Takıma rekabeti geri getirdi. Çalışana, iyi oynayana, hak edene formayı verdi. En önemlisi kişilerin değil, takım ruhunun ön planda olduğunu herkese hissettirdi ve uygulamaya başladı.
Hakan Şükür için, "İkinci yarının yıldızı olur" demiştim. 37'lik Hakan soğuk gecenin sıcak kralıydı. Sadece çok koşup çalışmadı, müthiş mücadele etti ve 3 klas gole imza attı.
Vestel Manisa'nın genç orta saha oyuncusu Selçuk İnan'ın attığı iki gol de alkışlanacak güzellikteydi.
ÖMER ÜRÜNDÜL: 3 PUAN KOLAY GELDİ (SABAH)
Dün gece Ali Sami Yen Stadı'nda bol gollü ve ilginç bir mücadele izledik. Galatasaray Teknik Direktörü Feldkamp, sahaya Fenerbahçe maçında başarılı olan onbirini sürdü. Maçın ilk dakikasından itibaren tüm futbolculardaki istek açıkça görülüyordu. Manisa defansının hatası sonucu gecenin yıldızı Hakan Şükür'ün asistinde Barış golü attı sarıkırmızılı takım erken skor avantajı elde etti.
Bu maçtan Feldkamp'ın çıkaracağı iki tane ders var...
Birincisi; Kalli herhalde Hakan Şükür'ü Kadıköy'de oyundan çıkarmanın ne kadar yanlış olduğunu anlamıştır.
İkincisi de böyle yumuşak bir rakip karşısında ve bütün istediklerini rahatlıkla yapan bir takımın üç gol yemesi, Leverkusen maçı öncesi tedirgin edici. Çünkü o maçta özellikle savunmada hiç konsantrasyon kaybı yaşanmaması gerekiyor.
Manisaspor için iyi şeyler söylemek mümkün değil. Takım savunmaları felaket. Prese karşı top kullanmaları da çok yetersizdi. Onların namına aklımda kalan tek güzellik Selçuk'un mükemel birinci golüydü. Hakem Bünyamin Gezer, çok başarılı bir yönetim gösterdi.
BÜLENT TULUN: KRAL'DAN SEVGİLER (FOTOMAÇ)
Turkcell Süper Lig'e verilen aradan sonra biraz olsun yaralarını sarmış Galatasaray, Vestel Manisa karşısında enteresan bir 90 dakika oynadı. Zaman zaman üst düzey, zaman zaman da son derece temel yanlışların hakim olduğu bir karşılaşma taraftarı ara sıra karamsarlığa düşürmesine rağmen, seyir açısından renkli bir manzara ortaya koydu.
Maçın şüphesiz en önemli olayı ve oyuncusu Hakan Şükür'dü. Attığı 3 golün yanında bir de asist yaparak karşılaşmaya damgasını vurdu. Sürekli belli kesim tarafından eleştirilen Şükür, 37 yaşında gerçek bir profesyonelin azimle ve ciddiyetle neler yapabileceğini bir kere daha gösterdi. Sahada ayak basmadık yer bırakmadı, savunmaya her korner atışına gelerek önemli katkılarda bulundu, kendisine sürekli sallayanlara da sevgilerini gönderdi.
TANJU ÇOLAK: ASLAN YÜREKLİ TÜRK ÇOCUKLARI (FOTOMAÇ)
Ali Sami Yen Stadı'nda dün gece güzel gollerle dolu futbol resitali vardı. Teşekkürler aslan yürekli Türk çocukları. Galatasaray takımında sahada A'dan Z'ye Türk oyuncuları vardı. Yanlış anlaşılmasın, ben yabancı düşmanı değilim ama Türk oyuncusunun iki maçtır neler yapabileceğini herkese gösterdi bu futbolcu kardeşlerimiz. Lincoln, Song ve Linderoth'suz da olabileceğini gördük.
Sarı-kırmızılı takıma adeta sihirli bir değenek değmiş. Birlik, beraberlik ve takım ruhunu üst düzeyde gördüm.
Vestel Manisa'ya gelince... Bana Antalyaspor'un geçen senesini hatırlatıyorlar. Umarım sonları da öyle olmaz.
RIDVAN DİLMEN: KALECİLERE SORUN! (MİLLİYET)
Türkiye'deki kalecilerin çoğu bu oyun anlayışları ile Galatasaray ve Vestel'de görev almak istemez
Dünkü rakipleri Vestel Manisa da kontrollü oynatan savunmacı bir antrenörden hep hücumu düşünen bir antrenöre geçti. Yılmaz Vural oyun düzenini takıma çok çabuk adapte etmiş. Yani sahada iki tane ailece hücum yapmayı düşünen antrenörün takımları vardı. Dokuz gol. Bol pozisyon.
Yılmaz Vural'ın çalıştırdığı her takımın maçına giderim. Peki, sistemi doğru mu futbol adına. Bence değil. Hücum yapılır da, savunmanın da olduğunu bilmek lazım. Ali Sami Yen'deki seyircilere, televizyonları başındaki izleyicilere zevk veren bir oyun vardı. Günümüz futbolu için oyun anlayışı doğru olmasa da.
Gidin ülkedeki bütün kalecilere "Hangi takımın kalesine geçmek istemezsiniz?" diye sorun... Galatasaray ve Vestel'in kalesine geçmek istemezler. Bu anlayıştaki antrenörler varken... Çünkü rakip forvetlerle sürekli akraba oluyorsunuz.
LEVENT TÜZEMEN: 16 YIL ÖNCEYE DÖNÜŞ (SABAH)
Kalli'nin oyun felsefesi şöyle der: "Koşacaksın. Topun hep gerisinde olacaksın. Oyun disiplininden kopmayacaksın. Rakibi küçük görmeyeceksin. Kaptırdığın topu yeniden kazanmak için çaba harcayacaksın. Rakibe sürekli pres yapacaksın."
Galatasaray'ın ilk 7 haftalık görüntüsü böyleydi. Ancak Kalli kendi uygulamalarında gelgitler yaşayınca ve kadro seçiminde gereksiz maceralara yelken açınca Galatasaray sendelemişti. Ligin ikinci yarısıyla birlikte Kalli, kadro darlığına rağmen aklıyla mantığını birleştirip doğrularına dönünce Galatasaray 1992'deki Kalli'nin Galatasaray'ı olmaya başladı.
Neydi bu doğrular? Takıma rekabeti geri getirdi. Çalışana, iyi oynayana, hak edene formayı verdi. En önemlisi kişilerin değil, takım ruhunun ön planda olduğunu herkese hissettirdi ve uygulamaya başladı.
Hakan Şükür için, "İkinci yarının yıldızı olur" demiştim. 37'lik Hakan soğuk gecenin sıcak kralıydı. Sadece çok koşup çalışmadı, müthiş mücadele etti ve 3 klas gole imza attı.
Vestel Manisa'nın genç orta saha oyuncusu Selçuk İnan'ın attığı iki gol de alkışlanacak güzellikteydi.
ÖMER ÜRÜNDÜL: 3 PUAN KOLAY GELDİ (SABAH)
Dün gece Ali Sami Yen Stadı'nda bol gollü ve ilginç bir mücadele izledik. Galatasaray Teknik Direktörü Feldkamp, sahaya Fenerbahçe maçında başarılı olan onbirini sürdü. Maçın ilk dakikasından itibaren tüm futbolculardaki istek açıkça görülüyordu. Manisa defansının hatası sonucu gecenin yıldızı Hakan Şükür'ün asistinde Barış golü attı sarıkırmızılı takım erken skor avantajı elde etti.
Bu maçtan Feldkamp'ın çıkaracağı iki tane ders var...
Birincisi; Kalli herhalde Hakan Şükür'ü Kadıköy'de oyundan çıkarmanın ne kadar yanlış olduğunu anlamıştır.
İkincisi de böyle yumuşak bir rakip karşısında ve bütün istediklerini rahatlıkla yapan bir takımın üç gol yemesi, Leverkusen maçı öncesi tedirgin edici. Çünkü o maçta özellikle savunmada hiç konsantrasyon kaybı yaşanmaması gerekiyor.
Manisaspor için iyi şeyler söylemek mümkün değil. Takım savunmaları felaket. Prese karşı top kullanmaları da çok yetersizdi. Onların namına aklımda kalan tek güzellik Selçuk'un mükemel birinci golüydü. Hakem Bünyamin Gezer, çok başarılı bir yönetim gösterdi.
BÜLENT TULUN: KRAL'DAN SEVGİLER (FOTOMAÇ)
Turkcell Süper Lig'e verilen aradan sonra biraz olsun yaralarını sarmış Galatasaray, Vestel Manisa karşısında enteresan bir 90 dakika oynadı. Zaman zaman üst düzey, zaman zaman da son derece temel yanlışların hakim olduğu bir karşılaşma taraftarı ara sıra karamsarlığa düşürmesine rağmen, seyir açısından renkli bir manzara ortaya koydu.
Maçın şüphesiz en önemli olayı ve oyuncusu Hakan Şükür'dü. Attığı 3 golün yanında bir de asist yaparak karşılaşmaya damgasını vurdu. Sürekli belli kesim tarafından eleştirilen Şükür, 37 yaşında gerçek bir profesyonelin azimle ve ciddiyetle neler yapabileceğini bir kere daha gösterdi. Sahada ayak basmadık yer bırakmadı, savunmaya her korner atışına gelerek önemli katkılarda bulundu, kendisine sürekli sallayanlara da sevgilerini gönderdi.
TANJU ÇOLAK: ASLAN YÜREKLİ TÜRK ÇOCUKLARI (FOTOMAÇ)
Ali Sami Yen Stadı'nda dün gece güzel gollerle dolu futbol resitali vardı. Teşekkürler aslan yürekli Türk çocukları. Galatasaray takımında sahada A'dan Z'ye Türk oyuncuları vardı. Yanlış anlaşılmasın, ben yabancı düşmanı değilim ama Türk oyuncusunun iki maçtır neler yapabileceğini herkese gösterdi bu futbolcu kardeşlerimiz. Lincoln, Song ve Linderoth'suz da olabileceğini gördük.
Sarı-kırmızılı takıma adeta sihirli bir değenek değmiş. Birlik, beraberlik ve takım ruhunu üst düzeyde gördüm.
Vestel Manisa'ya gelince... Bana Antalyaspor'un geçen senesini hatırlatıyorlar. Umarım sonları da öyle olmaz.
RIDVAN DİLMEN: KALECİLERE SORUN! (MİLLİYET)
Türkiye'deki kalecilerin çoğu bu oyun anlayışları ile Galatasaray ve Vestel'de görev almak istemez
Dünkü rakipleri Vestel Manisa da kontrollü oynatan savunmacı bir antrenörden hep hücumu düşünen bir antrenöre geçti. Yılmaz Vural oyun düzenini takıma çok çabuk adapte etmiş. Yani sahada iki tane ailece hücum yapmayı düşünen antrenörün takımları vardı. Dokuz gol. Bol pozisyon.
Yılmaz Vural'ın çalıştırdığı her takımın maçına giderim. Peki, sistemi doğru mu futbol adına. Bence değil. Hücum yapılır da, savunmanın da olduğunu bilmek lazım. Ali Sami Yen'deki seyircilere, televizyonları başındaki izleyicilere zevk veren bir oyun vardı. Günümüz futbolu için oyun anlayışı doğru olmasa da.
Gidin ülkedeki bütün kalecilere "Hangi takımın kalesine geçmek istemezsiniz?" diye sorun... Galatasaray ve Vestel'in kalesine geçmek istemezler. Bu anlayıştaki antrenörler varken... Çünkü rakip forvetlerle sürekli akraba oluyorsunuz.