Aşkın'ın kasasındaki fişler

Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın’ın, ‘şeriatçı ve irticacı’ şeklinde fişlediği isimleri Yükseköğretim Kurulu’na (YÖK) bildirdiği, dönemin YÖK Başkanı Kemal Gürüz’ün de söz konusu öğretim üyelerini başka üniversitelere gönderdiği ortaya çıktı. ‘Çıkar amaçlı çete kurmak ve ihaleye fesat karıştırmak’ suçundan 14 Aralık’ta Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan ilk yargılamasında, hiç kimse hakkında kişisel veri toplamadığını iddia eden YYÜ Rektörü Yücel Aşkın, fişleme dosyalarının OHAL döneminde güvenlik birimlerinden ve YÖK’ten geldiğini öne sürmüştü. Savcılık tarafından ele geçirilen delillerde ise fişleme konusunda ciddi çalışmalar yapıldığı ortaya konuluyor. Aşkın’ın şifreli kasasında eşi başörtülü personelin pasaport işlemleri için üniversiteye verdiği belgelerin birer fotokopisiyle birlikte istihbarat birimlerinden gelen fişleme dosyaları bulundu. Mahkemeye sunulan belgeler arasında YÖK ile Aşkın arasındaki ‘gizli-kişiye özel’ yazışmalar, öğretim üyelerinin nasıl fişlendiği konusunda ayrıntılar da yer alıyor. Dönemin YÖK Başkanı Kemal Gürüz, Aşkın’a gönderdiği çok sayıda ‘gizli’ ibareli yazıda bazı öğretim üyelerinin isimlerini vererek, bunların ‘şeriatçı ve irticai faaliyetlere katıldığı’ iddiasıyla haklarında işlem yapılmasını ve yakından takip edilmesini talep ediyor. Aşkın cevabi yazılarında, belirtilen isimlerden bazılarının ‘sakıncalı’ olduğunu belirtiyor, bunların 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 7/L maddesi uyarınca farklı üniversitelere atanmasını istiyor. YÖK ise Aşkın’ın gönderdiği isimlerin başka yerlere atanması için gerekli işlemlerin yapıldığı cevabını veriyor. Şifreli kasadan çıkan bir başka belgeye göre ise bir grup akademisyen, ‘Zulme uğramış bir akademik personel’ imzalı isimsiz bir mektubu dönemin İçişleri Bakanı Sadettin Tantan’a gönderiyor. Mektupta, Yüzüncü Yıl Vakfı’nda yolsuzluk yapıldığı iddia edilerek, dönemin Vakıf Başkanı Güneş Oktay’ın 185 milyar lirayı zimmetine geçirdiği belirtiliyor. Bakanlık işlem yapılması için mektubu YÖK’e havale ediliyor. YÖK de, Başkan Vekili Tuğmaç Sayraç imzalı kişiye gönderdiği özel gizli yazıda, Aşkın’dan konu hakkında acele detaylı bilgi istiyor. Aşkın ise ‘zulme uğramış’ terminolojisinin İslamcı kesim tarafından kullanıldığını belirterek, kendisi ve üniversite yönetimi hakkındaki şikayetlerin asılsız olduğunu ileri sürüyor. Vakıf yönetiminin gerekenleri yaptığını yazan Aşkın, vakfın yönetiminde hiçbir üniversite yöneticisinin olmadığını savunuyor. Dosya da böylece kapanıyor. Öte yandan Rektör Aşkın’la birlikte yargılanan YYÜ eski Karakol Komutanı Saffet Kara savcılığa verdiği ifadede, jandarmadan öğretim üyeleri hakkında gelen istihbarat dosyalarını Aşkın’a teslim ettiğini belirtiyor. Kara, Aşkın’la 1995’te YYÜ karakol komutanı olduğu dönemden beri tanıştığını aktarıyor. 2001’de emekli olduktan sonra özel güvenlik biriminin başına getirilen Kara’nın, “Dönemin İl Güvenlik Komutanı Mustafa Uygun, gerek yemekli gerekse diğer toplantılarda bir kısım üniversite öğretim elemanlarının içki içmediğini görünce, ‘Bana niye bunları rapor halinde yazmıyorsun. Yaz da bilsinler.’ demişti.” dediği öğrenildi. ‘İçki içmeyeni Rektör’e bildirdim’ İfadesinde, komutanının isteği doğrultusunda raporları hazırlayıp Rektör Aşkın’a bildirdiğini dile getiren Karakol Komutanı Kara’nın, “O dönem PKK’lı ve dinci kadrolaşmayla ilgili rektörlüğe yazı yazıyordum.” şeklinde konuştuğu öğrenildi. Kara, emekli olmadan önce Sinop’ta karakol komutanı olduğunu ve YYÜ’de kendisine lojman tahsis edildiğini şöyle anlatıyor: “YYÜ lojmanlarında oturuyorum. Burada oturmama rektörlük karar verdi. Atamamı ise valilik yaptı. Maaşımı ismini bilmediğim bir temizlik şirketi veriyor. Ayda 380 ile 400 YTL arasında maaş alıyorum.” Ayrıca Aşkın’ın kendi el yazısıyla bir kağıda ‘Tuğgerenal Mustafa Uygun’un istihbarat elemanları’ diye not düştüğü 2 isim ve telefon numaralarının yer aldığı bir evrak ise şifreli kasada çıkan istihbarat notları arasında bulunuyor. Fişlemelerde YÖK-Rektör işbirliği Dönemin YÖK Başkanı Kemal Gürüz, YYÜ Rektörü Yücel Aşkın’a gönderdiği ‘gizli’ ibareli yazılarda ‘şeriatçı ve irticai faaliyetlere katıldığı’ iddiasıyla bazı öğretim üyelerinin haklarında işlem yapılmasını istemiş. Aşkın da, Gürüz’e gerekli işlemlerin yapıldığı cevabını vermiş. Haber: Yahya Öylek Kaynak: www.zaman.com.tr