Askerler neden İşçi Partisi'ne üye oluyor?
Abone olBalyoz ve Ergenekon davalarında yargılanan birçok emekli subay niçin art arda İşçi Partisi'ne katılıyor? İşte cevabı...
İNTERNETHABER.COM
Al Jazeera Türk'ten Can Hasasu, ulusalcı
duruşuyla bilinen İşçi Partisi'ne rağbet eden emekli askerlerin
tercihlerinin sebebini araştırdı.
Özellikle de PKK ile mücadelede görev almış, Abdullah Öcalan’ı
sorgulayan komutan Albay Hasan Atilla Uğur gibi isimlerin ne
sebeple İşçi Partisi'nde görev aldığını irdeleyen Hasasu, yaptığı
araştırmada çarpıcı bilgileri Al Jazeera'ya taşıdı.
Emekli Albay Uğur ile görüşen muhabir hazırladığı haberde, TSK
mensuplarının İşçi Partisi'ni (İP) farklı bulduğu ifadesi yer aldı.
Uğur’a göre genel başkan yardımcılığı görevini yürüttüğü İşçi
Partisi, Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarının yıllarca
korumak için eğitildiği değerlerle bire bir
örtüşüyor.
Uğur, Al Jazeera'ya neden İşçi Partisi'nde olduğunu ise
şöyle açıkladı:
“İşçi partisinin özellikle de Ergenekon ve Balyoz sürecinde, Ermeni
soykırımı meselesinde, açılım diye adlandırılan ve anaların
ağlamaması için ortaya atılan ama anaları daha da çok ağlatacak
olan vatan bölünmesi sürecinde gösterdiği tutum ve duruş emekli TSK
mensuplarını çok etkiledi. İP teşkilatlarında emekli subay ve
astsubayların çok olduğunu görüyorum. Diğer partilerde bu oran
nedir bilmiyorum. Ancak bizim partide yoğun olarak TSK
emeklilerinin bulunduğunu biliyorum. Bu bir sebep değil,
sonuçtur.”
"MUSTAFA KEMAL ATATÜRK İLKELERİNE GÖNÜLDEN
BAĞLI İNSANLAR"
“Sözde Ergenekon ve Balyoz davalarında Türkiye’de iki kurum hedef
alındı. Biri İP diğeri de TSK’nın seçme subay ve astsubayları,
generalleri. Onları cezaevinde gördüğüm zaman şunu anladım: Mustafa
Kemal Atatürk ilkelerine gönülden bağlı insanlar. Özellikle uydurma
Ermeni soykırımının yalan olduğu konusunda Sayın Doğu Perinçek’in
Avrupa’da sergilediği dik duruş ve orada yargılanması, tutuklanmayı
dahi göze alması gerçekten de dikkatimi celp etti. Netice itibarı
ile bu insanlarda ahde vefayı gördüm, bu insanlarda bir disiplin
gördüm, vatana ve millete bağlılığı gördüm. Ben de zaten bu vatan
için ömrünü ortaya koymuş bir Türk milliyetçisiyim. Netice itibarı
ile bir Türk subayıyım. Bu nedenle bana yaptıkları teklifle, hiç
tereddüt etmeden, 2013 yılı Aralık ayında İP saflarına katıldım.
Cezaevindeydim o zaman.”
Muhabir Hasasu, Balyoz davasından tutuklu yargılanan ve 30
Ağustos 2012 tarihinde, Hadımköy cezaevinde tutuklu iken, Askeri
Şura Kararıyla emekli edilen İP'li subay; Beyazıt Karataş'ın
Hava Harp okulundan İP'ye uzanan hikayesini de sordu. İşte
Karataş'ın cevabı:
"MİLLİ BİR HÜKÜMET KURMAK İÇİN ADRESİN
İŞÇİ PARTİSİ OLDUĞUNA KARAR VERDİM"
“Ben askerken siyasete atılmayı hiç düşünmemiştim. Ancak bizi bu
kumpas davalarla Türk Silahlı Kuvvetlerinden ayırdıktan sonra bir
değerlendirme yapmak zorunda kaldım. Bir yol ayrımında kaldım.
Dolayısıyla da bunlarla mücadele etmem gerektiğine inandım. Bunu en
iyi İşçi Partisi’nin yapacağına inandığım için bu kumpasçılarla,
ülkemizin başında olan bu insanlarla daha iyi mücadele etmek ve
milli bir hükumet kurmak için adresin İşçi Partisi olduğuna karar
verdim.”
"BİZİ YALNIZ
BIRAKTILAR"
Karataş'a göre, Cumhuriyet Halk Partisi ve Milliyetçi Hareket
Partisi Ergenekon ve Balyoz davaları ile ilgili net bir duruş
sergilemedi:
“Silivri mahkemelerinde yargılandık, hiçbir siyasi parti arkamızda
durmadı. Bunun bir kumpas olduğunu görmelerine rağmen hiçbir siyasi
parti, başlangıçta arkamızda durmadı. Başlarda diyorum çünkü
ilerleyen süreçte, gerek Cumhuriyet Halk Partisi gerekse Milliyetçi
Haraket Partisinden bazı isimler bize destek verdi. Ama bunları
toplasanız 20 ile 25 kişi arasındadır. Ama partilerin lider kadrosu
başlangıçta bu kumpas davalara karşı tepki göstermediler. Size
sahip çıkmamışlar, TSK’lere bir kumpas olduğunu bilmelerine rağmen
arkanızda durmamışlar. Dolayısıyla da siyasete atılacaksam bu
şekilde bir tavır takınan CHP ve MHP saflarında bunu yapmam mümkün
değildi.”
NACİ BEŞTEPE: BÜTÜN PARTİLERDEN DAHA
DUYARLI
İşçi Partisi saflarında siyasete atılan bir diğer asker, İşçi
Partisi genel başkan yardımcılarından emekli Tümgeneral Naci
Beştepe ise yaptığı açıklamada muhalefeti sert bir dille
eleştirdi. Beştepe, İşçi Partsi'ne katılma gerekçesi olarak,
bu partinin, "Atatürk ilke ve devrimlerinin korunması, doğru
uygulanmasında diğer bütün partilerden daha duyarlı" olmasını
gösteriyor.
Türk Silahlı Kuvvetleri’nden 2007 yılında emekli olan Beştepe,
partilerine katılan asker kökenli üyelerin daha da artacağını
savunuyor:
"BALYOZ VE 28 ŞUBAT GİBİ DAVALAR SONA
ERDİĞİNDE ASKER ÜYELER 20 KATINA ÇIKAR"
“Askerler ulusal konularda duyarlı, ülkenin güvenliği, huzuru ve
refahı konusunda dikkatlidir. İşçi Partisi'nde bu duyarlılığa yanıt
almışlardır. Sayısal verilere sahip değilim. Ancak şunu çok iyi
biliyorum ki, Ergenekon, Balyoz ve 28 Şubat gibi davalar sona
erdiğinde asker üyeler şu andakinin 10-20 katına çıkacaktır.”