Askeriye vazonun peşine düştü

Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı İlhami Erdil’in eşi Füsun Erdil’i mahkemelik yapan vazo bulunamıyor. Füsun Erdil, DKK’ya yaklaşık 7 milyar liraya malolan vazonun halen konutta bulunduğunu iddia etti. Ancak, iddianamede davaya konu vazonun tarifi yapılmadığı için konutta bulunan vazolardan tespit yapılamıyor. Vazoyu taşıyan askerler ise paket içindeki vazonun tarifini hatırlamıyor. Vazonun nerede olduğunun tespit edilmesi için bilirkişi görevlendirildi. Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral İlhami Erdil’in eşi Füsun Erdil ve dönemin Satın Alma Komisyonu üyelerinin Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nde yargılanmalarına devam edildi. Deniz Hakim Binbaşı Dr. Tanju Ünal’ın başkanlık ettiği duruşmaya, sanıklardan Satın Alma Komisyonu üyeleri Recep Doğan ve Hasan Doğan ile Bilsan Billuriye firmasının sabihi Yılmaz Çelik katıldı. ERDİL: "VAZO KONUTTA" Sanıklardan Füsun Erdil’in şubat ayınndan bu yana alınamayan ifadesinin makemeye ulaştığı öğrenildi. 3’üncü Kolordu Komutanlığı’na talimatla ifade veren Erdil, yargılamaya konu Beymen’den alınan vazonun konutta halen tutulduğunu bildirdi. Malzeme alımının konut için yapıldığını anlatan Erdil, eşyanın konutta bırakıldığını kaydetti. 2000 yılında kristal vazo, çerçeve ve küllük aldığını kaydeden Erdil, ifadesinde "Zaman zaman alışveriş yapardık. Yerli ve yabancı ziyaretçiler sık sık geldiği için iç deko önemli. Malzemeleri ben seçerdim ama nasıl alındığını bilmem. Alım için kimseye baskı yapmadım" dedi. Bu malzemelerin olduğu gibi konutta bırakıldığını anlatan Erdil, demirbaşların eksiksiz teslim edildiğini söyledi. VAZO NEREDE? Erdil, vazonun konutta olduğunu söyledi. Ancak, konuttaki vazolar içinde dava konusu vazonun tespiti yapılamadı. İddianamede davaya konu vazonun tarifi yapılmadı, sadece kristal vazo olduğu belirtildi. Faturalarda da vazonun tarifi yapılmadı. EMİR SUBAYI DA BİLMİYOR Davaya konu olan vazodan emir subaylarının da haberi yok. Vazonun alımı sırasında Füsun Erdil’in yanında İlhami Erdil’in emir assubayı Hayrettin Günova da bulunuyordu. Günova, DKK Askeri Mahkemesi’nde mart ayında yapılan duruşmada dinlenmişti. Günova, "Erdil’in alışverişlerini, paketlenmiş halde, mağazadan alıp, arabaya taşırdım" diye ifade vermişti. Günova, alım sırasında, eşyaların şahsi mi yoksa komuta katına mı alındığı yönündeki denetimin ise yine bizzat Füsun Erdil tarafından yapıldığını anlatırken, paketlerin içindekilerin ne olduğunu bilmediğini anlatmıştı. BİLİRKİŞİ GÖREVLENDİRİLDİ DKK Askeri Mahkemesi bunun üzerine vazonun konutta bulunup bulunmadığının tespit edilmesi için bilirkişi görevlendirdi. Vazoyu, İkmal Yarbay Ufuk Yavuz Güneş araştıracak. Güneş, bilirkişi incelemesi için mahkemmeden süre istedi. YILMAZ ÇELİK’TEN ÇELİŞKİLİ İFADELER Davada, vazoyu Erdil’e satan Bilsan Billuriye firmasının sahibi Yılmaz Çelik de dinlendi. Çelik, vazonun nasıl satın alındığının sorulması üzerine, "Satın Alma Komisyonu teklif verir. İş biz de kalırsa, gelip bizden satın alacaklarını söylerler. Ben de Paşabahçe’den gider alırım. Ben toptancı olduğum için Paşabahçe’nin perakende satan mağazalarından daha ucuza veririm" diye konuştu. Tüm kuvvet komutanları için aynı yolun izlendiğini anlatan Çelik, Erdil zamanında da alımın bu şekilde ve mevzuata uygun yapıldığını söyledi. HAZIRLIK İFADELERİ FARKLI Oysa, Çelik hazırlık ifadesinde farklı ifadeler kullanmıştı. Çelik, hazırlık ifadesinde, şunları anlatmıştı: "Deniz Kuvvetleri Komutanları, ödenekleri olmasa da malzeme alırlar. Aldıkları yeri bana bildirirler, ben malzeme alınan yere ödemeyi yaparım ve ödeme yapıldıktan sonra ufak bir karla bunu ilgili birime fatura ederim. Ödeme yapıldıktan sonra paramı alırım. Mesela bundan önceki Deniz Kuvvetleri Komutanları da Kızılay Paşabahçe’den bazı malzemeleri beğenmiş, bunları aldılar. Malzemelerin alımından sonra Paşabahçe bana faturayı kesti, ben de bilahare aynı yöntemle Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’ndan tahsil ettim. Bunun miktarı, hatırladığım kadarıyla 2.5-3 milyardı." NEDEN YARGILANIYORLAR İddianameye göre, Oramiral İlhami Erdil’in eşi Füsun Erdil, Ankara Beymen mağazasından kristal bir vazo aldı. Bilsan Billuriye isimli firma vazonun bedeli olan 3 milyar 117 milyon lirayı Beymen’e ödedi. Daha sonra Bilsan Billuriye söz konusu vazo için 6 milyar 992 milyon tutarında bir fatura düzenledi. Fatura, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Satın Alma Komisyonu Başkanlığı tarafından onandı. Daha sonra 6 milyar 992 milyon liralık tutar, Yılmaz Çelik’e ödendi. AVUKAT KARAMANLI: "ORTADA SİSTEM SORUNU VAR" Avukat Ahmet Karamanlı, Satın Alma Komisyonu üyelerinin teamüllere göre yapılan satıştan kaynaklı zararlardan sorumlu tutulamayacağını belirterek, "Ortada sistem sorunu var. Ve bu sisteme üyelerin doğrudan müdahale ödemeyeceği anlaşılıyor" dedi.