Aşırı sağ artık tehdit değil
Abone olMGK Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'ni değiştirdi. 'Ülkücü mafyanın' da içinde bulunduğu aşırı sağ iç tehdit olmaktan çıkarıldı. Belgede yerine başka örgütler girdi.
MGK, 1997’de ülkücü mafyalar nedeniyle iç tehdit kabul ettiği
‘aşırı sağ’ı, Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’nden çıkardı. ‘Gizli
Anayasa’ olarak nitelenen belgeye, ‘dini motifleri kullanan terör
örgüleri’ ifadesiyle El Kaide de girdi. MİLLİ Güvenlik Kurulu
(MGK), önceki günkü toplantısında kamuoyunda ‘Gizli Anayasa’ diye
nitelenen Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’ne (MGSB), El Kaide’yi
örtülü bir tanımla alırken, ‘aşırı sağ’ ise tehdit unsuru olmaktan
çıkarıldı. 1997’de kabul edilen MGSB’de ülkücü mafyalar nedeniyle
‘aşırı sağ’ın tehdit unsuru olduğu, ‘Türk milliyetçiliği bazı
kesimlerce ırkçılığa dönüştürülmek istenmektedir. Ülkücü mafya
bundan yararlanmak istemektedir. Bu da bir tehdit unsuru
oluşturmaktadır’ sözleriyle dile getirilmişti. İRTİCA VE AŞIRI SOL
Ancak yenilenen belgede alınan önlemler sonucu Türkiye’de iç
güvenliği tehdit edecek bir ‘aşırı sağ’ terörü bulunmadığı tespiti
yapıldı ve tehdit unsuru olmaktan çıkarıldı. Bunun yanısıra aynen
1997’deki gibi irtica, bölücü terör ile aşırı solun Türkiye için
eşit düzeyde iç tehdit unsurları oldukları da korundu. EL KAİDE DE
GİRDİ MGK’nın önceki günkü toplantısında kabul edilen MGSB’nin
‘terör’ başlıklı bölümünde, ‘dini motifleri kullanan terör
örgütleri’ ifadesine yer verildi. Bu ifadeyle, ABD ve Avrupa ile
birlikte İstanbul’u da vuran Usame Bin Ladin’in liderliğindeki El
Kaide başta olmak üzere yurtdışı kökenli İslamcı terör örgütleri de
güvenlik tehdidi kapsamı içine alınmış oldu. PKK-HİZBULLAH DA VAR
MGSB’nin ‘terör’ başlıklı bölümünde, terör tanımlanıp terörist
örgütlere değinilirken de, PKK ve Hizbullah’dan ise ad verilerek
söz edildi. MGSB’deki, ‘dini motifleri kullanan terör örgütleri’
ifadesiyle ilgili Hürriyet’e bilgi veren hükümet kaynakları, bu
ifadeyle El Kaide ve benzeri yurtdışı kökenli İslamcı terör
örgütlerinin de güvenlik tehdidi kapsamı içine alınmış olduğuna
dikkat çektiler. ‘Casus belli’ Atina yüzünden MGSB’de Yunanistan’ın
karasularını 12 mile çıkarmasının ‘casus belli’ (savaş nedeni)
olarak kalması, Yunanistan Parlamentosu’nun daha önce Türkiye
karşıtı aldığı üç sözde soykırım kararından kaynaklandı. Yunanistan
Parlamentosu’nun sözde Ermeni, Pontus ve Küçükasya soykırımları ile
ilgili kararları bulunduğu hatırlatılarak, bu kararlardan
vazgeçilmediği sürece ‘casus belli’nin MGSB’de yerini koruyacağı
belirtildi. Uğur Ergan-Turan Yılmaz Kaynak:
www.hurriyetim.com.tr