Aşılanmamış grupta büyük akciğer enfeksiyonu! Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Turan uyardı
Abone olBilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Sema Kultufan Turan, son zamanlarda gelen aşısız hastalarda çok büyük akciğer enfeksiyonu gördüklerini söyledi. Hepsinin 'keşke aşılansaydım' pişmanlığı yaşadığını ifade eden Prof. Turan, virüse karşı aşı silahını kullanmamış olmanın yoğun bakıma yansımasının içler acısı olduğunu söyledi.
Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi ve Ankara Şehir
Hastanesi Yoğun Bakım Koordinatörü Prof. Dr. Sema Kultufan Turan,
son zamanlarda artan vaka sayısının ve buna bağlı olarak da aynı
şekilde artış gösteren ağır hasta sayısının yoğun bakımlara da
yansıdığını söyledi.
Prof. Dr. Turan, aşılamanın öneminin yoğun bakımlarda direkt hissedildiğini vurgulayarak, şu an yoğun bakımlarda yer alan hastaların çok büyük bir oranının aşısını olmamış kişilerden oluştuğunu belirtti.
Genç hastalarda çok yoğun akciğer
enfeksiyonu
Aşılamanın pandemi zincirini kıracak en büyük silah olduğunun
altını çizen Prof. Dr. Turan, aşı olmayan genç hastaların da yoğun
bakımlarda görüldüğünü ve çok yoğun akciğer enfeksiyonu
gözlemlendiğini söyledi.
Turan, ayrıca şu an tüm dünyada görüldüğü gibi Türkiye’de de Delta varyantının aktif bir şekilde görüldüğünü ve bulaş oranı diğer varyantlara göre daha yüksek olduğu için bir an önce aşı olmayan vatandaşların aşılarını olması gerektiğini ve kişisel önlemlerin de aynı şekilde devam etmesi gerektiğini vurguladı.
Aşılamanın pandemide çok önemli bir kurtuluş yolu olduğunun
altını çizen Prof. Dr. Turan, şu ifadeleri kullandı: Pandemi
sırasında elimizdeki en önemli silahın aşı olduğunu vurgulamıştık
ve vurgulamaya da devam ediyoruz. Çünkü ağır hasta sayısını ya da
hastaneye yatış oranlarını aşılamadaki başarı belirliyor. Biz de
son zamanlarda gelen hastaların çoğunlukla aşısız olduğunu
görüyoruz bu da bizi çok fazla üzüyor. Aslında elimizde aşı gibi
ağır hastalıktan koruyacak bir silah varken onu kullanmamış olmanın
yoğun bakımda oluşturduğu yansıma gerçekten içler acısı."
"Keşke aşılansaydım pişmanlığı"
"Çok daha genç hastalar, aşılanmamış grup çok büyük akciğer
enfeksiyonuyla karşımıza geliyor. Şu an en büyük sıkıntımız,
aşılanmamış grubun yoğun bakım ihtiyacının olması ve devam etmesi.
Örneğin aşılanmamış bir birey gidip bu hastalığa yakalandıysa bize
söylediği, ‘Çok pişmanım şu hale gelmekten dolayı, keşke
aşılansaydım’ şeklinde hava açlığı içerisinde yaşamanın sıkıntısını
fark ediyorlar."
Bu çok önemli, büyük bir çoğunluğu aşısız grup oluşturuyor. İkinci bir grup ise iki doz Sinovac aşısı olmuş ama üzerinden fazla vakit geçmiş hastalar. Burada biz aslında Bilim Kurulunda 6 ay gibi bir süreden bahsetmiştik. 3 ila 6 ay geçmiş bireylerde özellikle bir hatırlatma dozunun yapılmasının gerekliliği söz konusu. Halkımızın bu konuda ilgisinin devam etmesi lazım. ‘İki doz aşı oldum, artık gerek yok’ gibi bir mantık yok. Çünkü hala aşılanmaya ihtiyacımız var”
"Vaka sayıları 2-3 haftaya kadar daha da artacak gibi
görünüyor"
Son zamanlarda vaka sayılarında yaşanan artışın yoğun bakımlarda da
hissedilmeye başladığını vurgulayan Prof. Dr. Sema Kultufan Turan,
“Her zaman, diğer yaşadığımız üç pikte de önce vaka sayıları artar.
Daha sonra da hasta sayıları, hastane başvuruları artar. En son da
yoğun bakıma ihtiyacı olan insanların sayısı artar. Şu anda aslında
ona benzer bir görüntü içerisinde yaşıyoruz. Çünkü giderek başvuran
hasta sayısı artıyor. Yoğun bakıma ihtiyacı olan hasta sayısı da
2-3 hafta içerisinde artacak gibi görünüyor. Bu da bizi
endişelendiriyor. O nedenle de bizim önlemleri bir anda böyle
bırakmamızın doğru olmadığını vurgulamak isterim." sözlerini
söyledi.
Turan, "Biz mesafemize, maskemize ve kapalı alanlarda mesafeli durma kurallarına dikkat etmemiz gerekiyor. Pandemi bitmedi çünkü ve devam ediyor. Biliyoruz ki tüm halkımız bu 1 buçuk yıl boyunca çok yoruldu. Biz de sağlık çalışanları olarak çok yorulduk. Elimizde aşı gibi bir silah var, son düzlüğe çıkmak üzereyiz. Lütfen önlemlere bir süre daha dikkat edelim. Bir süre daha bu önlemlere dikkat edersek bu artışın önüne geçebiliriz. Aşılama ile birlikte bu süreci daha iyi yönetebiliriz. Bu yüzden sürekli dikkat olmamız gerektiğini vurguluyorum. ” diye konuştu.
"Delta varyantı olan hastalarımız da var ve sayıları
giderek artıyor"
Yoğun bakımlarda Delta varyantı olan hastalar da görüldüğünü ve
bunların da çoğunlukla aşılanmayan kişilerden oluştuğunu vurgulayan
Prof. Dr. Turan, “Delta varyantı olan hastalarımız da var ve
sayıları giderek artıyor. Çünkü bu pandemiler boyunca, bu pikler
boyunca hakim olan suş (varyant), yaygın olan suş haline geldi.
Şuan dünyada Delta varyantı çok yaygın. Dolayısıyla bu ülkemize de
yansıyor. Bizde de Delta varyantı olan çok sayıda hasta var. Delta
varyantının farkı, aslında bulaştırıcılığının çok yüksek olması.
Eğer aşısız bir bireyseniz de ağır hastalık oluşturmasıdır. O
nedenle de Delta varyantına karşı da hem aşılama hem de önlem
açısından dikkat etmemiz gerekir” şeklinde konuştu.