İsveç yetmişli yılların
ortasından beri Türkiye aleyhine faaliyetlerin illegal
karargahlarını barındırıyor,bu faaliyetleri yürüten yer altı
örgütlerine derin devlet desteği veriyor.
Bu ülke uluslar arası
gizli servis faaliyetlerinde ABD’nin en önemli merkezi
istasyonlarından olmakla ünlüdür.Soğuk savaş sırasında Doğu
Bloku’na karşı cephe üssü iken şimdi faaliyet alanı çokuluslu
şirketler ve onların uzantısı olarak işgören derin kontra
faaliyetlerinin plan ve lojistik merkezidir..
Bu kirli faaliyetlerin
üzerinde kraliyet arması,devlet örtüsü marka olarak
serilidir.
Şu sıralar bir linç
kampanyasının hedefine oturtulan Sayın Banu Avar ,TRT 1 deki
programında şu bilginin altını çizmişti.
“Nobel ve benzeri
uluslararası ödüller ABD eski başkanlarından Ronald Reagan'ın
kurguladığı gizli bir planlamayla ve ’ABD'nin küresel kültür
emperyalizmine hizmet’ amacıyla verilmekte, ödül alanlar bu
amaçlarla kendi ülke ve bölgelerinde kullanılmaktadır. Bu ödüller
etrafında yüksek miktarda paralar dönmektedir.”
Bu “güncel” teşhisten
daha gerilere gidelim...
Örneğin şu ünlü ASALA
çetesinin finans kaynağını ağırlıklı olarak sağlayan uyuşturucu
bölümü merkez üssü de İsveç’e yerleşikti..Özetle bu çete ortadoğu
örijinli tarlalardan Lübnan,Suriye,Güney Kıbrıs ,Marsilya hattından
taşıdığı uyuşturucuların bir bölümünü Avrupa’ra pazarlar,bir
bölümünü de İsveç’de ambarlayıp ABD’ye sevk ederdi.Bu faaliyet
gizli servislerin bilgisi dahilindeydi.ASALA’nın mafya kolu
Ayakkabıcılar Çetesi olarak
tanınırdı. Çetenin Vatikan’ın bankasında uyuşturucu
paralarını akladığı da biliniyor.Bu
yüzden ASALA’nın Papa suikasti ile organik bağını gösteren ipuçları
da mevcuttur.Dahası bu çete ,izlerini süren diplomatlarımızdan
Gökberk Ergenekon’u da öldürmek istemiş,Ergenekon silahı ile
kendini savunmuş,yaralanmış bir militanı da vurmuştu.
İsveç’in hala Ermeni
lobilerinin,PKK çetesinin ,Türk topraklarında Kürt devleti planları
yapan gurupların barınakları olduğunu ve
faaliyetlerini devlet korumasında sürdürdüklerini biliyoruz.Bu
duruma ek olarak ,Türkiye’nin Doğu ve Güneydoğu’sundaki elli küsur
belediyenin başındaki kimliklerle İsveç’in geliştirdiği “Kürdistan”
temelli ilişkilerin de Ankara’nın görmezden gelmesi sonucu bir by
pass temelinde sürdüğü de biliniyor.Örneğin İsveç,devlet
hazinesinden ayırdığı fonla Kürtçe kitapçıklar basıyor,bu kitaplar
söz konusu belediyeler tarafından
kentlerinin okullarındaki çocuklara dağıtılıyor.
Şu sıralar,Türkiye’deki
malum lobiler İsveç’in “Türkiye yanlısı tutumundan” söz
ediyorlar..Tabi bu durum aynı zamanda
bir iktidar politikası.Dışişleri de “Dostumuz İsveç” ten söz edip
duruyor..İsveç’in Türkiye’nin AB’ye girmesi için çabalarından
bahsediliyor..
Haberlerin altının iyi
okunması halinde bile bu tespit Türkiye’yi AB yolunda ilerledikçe
nelerin beklediğinin net biçimde göstergesidir...AB Türkiye’nin
müzakerelerde ilerlemesi için önüne konan talepleri koşulsuz yerine
getirmesini açık seçik söylüyor.Bu müzakerelerin ilk adımında
Kıbnıs’ın terkini gördük,ardından ana parçadaki yoğun terkedişler
bulunuyor..İşte bu yüzden İsveç de tıpkı ,Rum Patrikhanesi,PKK
çetesi,Barzani uzantıları,tarikat tacirleri ve ötekiler gibi
Türkiye’nin AB ‘ye teslimiyet yolundaki dostlarıdır.
Şimdi bu İsveç’in
devşirmeleri,dahası AB işbirlikçileri TRT 1 deki programı için
Sayın Banu Avar’ı hedef tantasına oturttular.
Sırf İsveç’i deşifre
ettiği için..
Gelişmeleri Yazar Arslan
Bulut çok iyi yorumlamış.. Diyor ki;
“Adına ödül verilen
Alfred Nobel bir silah sanayicisi, bir petrol devi! Alfred Nobel’in
20 ülkede 90 silah fabrikası vardı!
Nobel Vakfı’nın
gelirlerinden bir kısmı, Amerika’nın dev silah şirketleri Lockheed
Martin ve Honeywell İnt. adlı şirketlerin hisselerine
yatırılıyor.
Bu ne demek? Amerika’nın
Nobel Vakfı’na para aktarması demek. Çünkü bu şirketler yüksek kar
payı dağıtıyor! ABD’nin ‘Demokrasi projesi’ gereği
uygulanan ‘Uluslararası Yazı Programı?’
Kendileri açıklıyor ‘Programa katılan yazarlar, Batılı bir
anlayışla düşünce şekillendiriciler olarak vatanlarına geri
dönerler!’
Artık karşılaştığımız
her olayda Türkiye’nin nasıl silkelendiğini bu hırpalamaya yardımcı olan içerideki kuşatmayı
net olarak görebiliyoruz.