Ülke topraklarını kan gölüne çeviren barbar ülkelerin siyasi
aklını derinlemesine anlamak, devlet yönetimlerinin birincil
öncelikleri arasındadır.
Olayları doğru okuma gelecekte atılacak adımlar konusunda
devletlere güçlü ipuçları verir.
Günümüz dünyasında olan biteni daha iyi anlamak için
milletleri ve inançlarını iyi tahlil etmek gerekir.Bu tür analizler
rekabet içinde bulunan ülkeler adına fayda sağlayacağı gibi siyasi
hamlelerin de oluşmasında etkili rol oynar.
Ülke halklarına ve devlet yönetimlerine yön veren ve motive
eden en önemli iki unsur tarih ve dindir.
"Ellerindeki kutsal kitabı alamazsak, Türkleri
yenmemiz mümkün değil" diyen eski İngiliz devlet başkanı
Wilson Churchill, tüm olan biteni özetlemişti.
Ortadoğu'da hiç bir olayın tesadüf olmadığı gibi en ince
ayrıntısına kadar planlanmış olaylar silsilesi birbirini takip
etmekte.
Bölgede istikrarsızlığı ayakta tutmak isteyen büyük güçler,
geçmişte olduğu gibi bugünde kanlı siyasetine devam
etmekte.
İspanya'da bir islam devleti olan Endülüs Emevi devleti
yıkılırken, İspanya kralı Ferdinand’ın zulmüne uğrayan yahudileri
Barbaros Hayrettin Paşa kurtarıp Osmanlı topraklarına taşıdı.Bugün
özelikle İstanbul'da yaşayan yahudiler ecdadımızın İspanya
zulmünden kurtardığı o yahudilerin torunlarıdır.
Bugün toplamda nüfuslarının yaklaşık 20 milyon olduğu
bilinen yahudilerin en önemli vasıflarından biri dini diğeri
para.
İsrail devleti güçlü yahudi lobisi ile batıyı, emperyalist
güçlerde bölgede stratejik ortağı İsrail'i kendi çıkarları
doğrultusunda kullanmakta.
Her iki tarafta coğrafyadaki kaos ve ölümlerden
memnunlar.
Bölge ile ilgili herkesin kendi hayali
var.
Kimi büyük Kürdistan kurma hayalinde, kimi
Nil’li Fırat’lı büyük
İsrail’i kurma, kimisi de zengin petrol
kaynaklarına sahip olma arzusu içinde.Peşinde olmadıkları tek şey
ise ölümlerin durmaması için ellerinden geleni yapmaları.
Ulusal güçlerin öncelikleri, bölgede onlarca yıldır
oluşturdukları kaos ile coğrafyanın zengin petrol kaynaklarına
sahip çıkmak.Aynı zamanda batılı devlet yönetimlerinde etki gücü
yüksek olan yahudi lobileri ile de bölgede İsrail devletinin
çıkarlarına uygun hareket etmek.
Özellikle batıdaki güçlü ve zengin yahudi lobisi sayesinde
bölgede isteğini yapan ve hoyrat davranan İsrail devleti, tüm
dünyadaki yahudilerin arzusunu gerçekleştirmek için bölgede büyük
destekler almakta.
Yahudiler Nil’den Fırat’a kadar sınırlarını genişletme
arzusunda ve bu onların en büyük hedeflerinden biri. İnançlarına
göre bu topraklar yahudi milletine vaad edilmiş kutsal
topraklardır.
Bu emellerini gerçekleştirmek için adım adım
ilerlemekteler.Bu kadar geniş bir alana sahip olmak için, Nil ve
Fırat arasında kendilerine rakip gördüğü bütün milletleri önce biz
Türk'lerle daha sonra bölgede yaşayan diğer milletleri birbirine
düşürerek hedeflerine kavuşma arzusundalar.
Bölgede böl parçala ve yönet taktiği ile hareket edilmekte.
Büyük İsrail'e itaat edecek bir Kürt devleti oluşturulup bölgede
cinayetlerini Kürt devleti üzerinden devam
ettireceklerdir.