Artık muhalefete tolaranslı davranmam!
Abone olCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, parti içi muhalefete hep tolerans gösterdiğini, ancak bundan böyle göstermeyeceğini ilan etti.
Cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından
parti içi muhalefetin çağrılarına kurultay resti ile karşılık veren
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, muhalefete gözdağı vermeyi de
unutmadı.
CHP lideri, Başbakan Erdoğan’ın, Köşk’e çıktığında muhalefetin
davetlerine icabet etmemesi halinde, yeni davette bulunmayacağı
sözlerine, “Zahmet edip çağırmasın” yanıtını verirken, kurultaydan
sonra artık parti içi muhalefete karşı toleranslı davranmayacağını
vurguladı.
Kılıçdaroğlu, sorularımıza şu yanıtları verdi:
BÖYLE OLACAĞINI
BİLİYORDUM
- Kurultay kararı aldınız, aslında gitmeyebilirdiniz,
Gitmemeniz için de gerekçe vardı.
- Gereksiz tartışmaların önünü kesmek. Yine delegeleri şu veya bu
şekilde imza atmaya zorlamak gibi bir sürecin dışına çıkartmak
istedim. Talep varsa kurultay yapalım. Talebi yerine getirmek benim
görevlerim arasında. Önümüzde acil sorun da yok. Madem ki talep
var. Ve bu talep eski milletvekillerinden, mevcut vekillerden
geliyorsa yerine getirelim. Demokratik kurallar içinde
yarışalım.
- Seçimden sonra kurultay talebinin gelmesini bekliyor
muydunuz?
- Bekliyordum. Nitekim geldi. Bilinen bir olaydı. Sadece benim
bildiğim bir olay da değil. CHP ile ilgilenen gazeteciler,
sanatçılar, politikacılar herkes biliyordu.
- Kurultay, Türkiye gündemine taşınan partiiçi tartışmaları
sona erdirecek mi?
- Sona erdirmesi lazım. Tartışmalar sona ersin diye yapıyorum
zaten.
- Bu kurultay sadece genel başkan seçimine mi odaklı
olacak? 2015 seçimine giderken hangi vaat ve projelerle
gideceğinizi de anlatacak mısınız?
- 2015 seçimlerine hangi vaat ve projelerle gideceğimiz konusunda
bir çalışma yapılıyor zaten. Onu açıklamak doğru değil. Bir ekip
çalışıyor. Elbette Türkiye’de var olan sorunların çözümüne yönelik
kendi görüşlerimizi dile getireceğiz. Halka anlatacağız. Ancak bu
kurultay 2015 seçimlerinde izleyeceğimiz programı anlatacağımız bir
kurultay değil. Kendine özgü koşulları olan bir kurultay.
- Kendine özgü derken neyi kastediyorsunuz?
- Yaşadığımız Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrası gösterdiğimiz adayın
kazanamasından kaynaklanan bir huzursuzluk vardı. Bunlar şu veya bu
şekilde toplanmasını istiyordu. ‘Buyrun imzayı getirin’ dedim.
Anlaşılıyor ki toplayamayacaklar. ‘İmza toplamadan toplayın’
dediler ben de topluyorum.
KİMSE CHP SAĞA KAYDI
DİYEMEZ
- Genel başkanlığa soyunacağı anlaşılan isimler CHP’nin
tazelenmeye ihtiyacı olduğunu, programından saptığını, sol yerine
sağa baktığını söylüyor. Örneğin Rıza Türmen, Selahattin Demirtaş’ı
örnek vererek, solda bir lider olduğunu, O’nun söylediklerini
CHP’nin sahiplenmesi gerektiğini söyledi. İdeolojik eleştiriler var
size.
- Türmen ile konuştum. Söylediklerinin doğru yansıtılmadığını söyledi. CHP’nin sağa kaydığı şeklindeki düşünceyi doğru bulmuyorum. Nasıl sağa kayar; programda değişikliik yaparak kayar. Söylemlerde değişiklik olmadı. Taşeronluğun kaldırılması, Kürt sorununun çözümü önerileri konusunda söylediklerimize bakınca bunlar sosyal demokrat parti söylemleri. Her evde bir sigortalı olacak vaadimiz. Bunlar sağ partinin söylemi mi? Bunlara bakın. Sorun şu; kişiye göre karar veriliyor sağ veya solda olduğumuz. Mansur Yavaş MHP’den geldi, aday oldu, karşı çıkıldı. Biz bir partiyiz. Sağdan oy gelmeyecek de nereden gelecek? Dışarıdan oy mu ithal edeceğiz? Biz kitle partisiyiz. Dışarıdan oy kazanmak zorundayız. Geniş halk kesimlerine anlatılması gereken politikalarımız var. Kimse sağa kaydı diyemez. Geniş kitlelere bunları ne kadar anlatabiliyoruz onlara bakmak lazım. AKP sola kaydı diyen var mı; yok. Oysa oraya da soldan Ertuğrul Günay vs. birçok isim geldi. AKP’ye sola kaydı diyen yok, CHP sağa kaydı deniliyor, niye?
KONGREYİ EYLÜL'DE
TOPLARIZ
- Sizin ‘partiye kazandırdığıma pişmanım’ dediğiniz
isimler, ‘CHP’de biat etmek, hükmetmek yoktur’ dediler, ne
diyorsunuz?
- O tartışmaların içine girmek istemiyorum.
- Kurultayın tarihini belirlediniz mi?
- Pazar günü MYK’yı toplayıp bir değerlendirme yapacağız. Salon
tutulacak, gündem belirlenecek. İlandan sonra belli süre lazım.
Çalışmalar yapılıyor. Eylül ayı içinde yapmayı düşünüyoruz.
- Kurultayı çok bekletmek istemiyor musunuz?
- Tabi, artık bu tartışmaların sona ermesi lazım. Bizim 2015’e
hazırlık yapmamız lazım.
- Kurultayda, parti yönetimi değişecek mi?
- Şu anda o konuda verilmiş karar yok.
- Blok listeyle mi seçime gideceksiniz?
- O konuda da verdiğimiz bir karar yok, bakacağız.
NE İSTEDİLERSE
YAPTIM
Kurultayda ele alınacak konular neler?
- Genel Başkan seçimine yönelik bir kurultay. Adaylar çıkıp
konuşmalarını yapacak. Partinin ufku için elbette söyleyeceklerimiz
olacak. Onlar da bir şekliyle kendi düşüncelerini, öngörülerini,
perspektiflerini anlatacaklar.
- Bu kurultay CHP’deki tartışmayı bitirir mi? Bu tartışmaların
yaşandığı son kurultay mı olacak?
- Son kurultay değil ama tartışma son bulmalı. Ne istedilerse
yaptım. ‘Kurultay’ dediler ‘hay hay’ dedim. Ama artık kurultay
sonrası bir tek şeye kilitlenilmeli.
KURULTAY'DA TASFİYE OLACAK
MI?
- Bu kurultayda bir tasfiye olacak mı?
- Tasfiye gibi bir amacım yok. CHP’nin oya ihiyacı var. Çalışmaya
ihtiyacı var. Tartışmalar olabilir. Bugüne kadar hep toleranslı
davrandım ama bu kurultaydan sonra bu artık bitiyor. Tolerans yok
artık. Hepimiz çalışacağız. Parti içi kısır tartışmaya izin yok.
Özgürlük alanları güvence altına alınır. Sınırsız özgürlük yoktur.
CHP’de de kurumsal bir kimlik var. Özgürlükçü bir partidir ama
özgürlük sınırlarını iç tüzük, kurallar ve gelenekler belirler.
Herkes buna uymak zorundadır.
BAYKAL İSTEDİĞİ OYU
KULLANABİLİR
- Grup Başkanvekili Muharrem İnce, sizi sert bir dille
eleştirerek kurultay isterken, ‘Ben yalnız değilim’ diyerek eski
Genel Başkan Deniz Baykal’ı işaret etti. Baykal’ın muhalif
hareketin arkasında olması sizde bir kırgınlık yarattı
mı?
- Hayır, kırgınlık yaratmaz. Siyasette anormal diye
bir şey yok. Parti içinde olan bir kişi. Seçimde istediği oyu
kullanabilir. Muharrem Bey’in açıklaması o yönde (Baykal’ı
kastediyor.) Herhalde kamuoyunu yanıltacak bir ifade
kullanmamıştır.
- Muharrem İnce, yalnız olmadığını söylerken, Atatürk,
İnönü ve Ecevit’in de yanında olacağını söyledi. Bunu nasıl
değerlendiriyorsunuz?
- Her CHP’li Atatürk, İnönü, Ecevit, Baykal’a ve tüm sosyal
demokrat liderlere saygı duyar.
ERDOĞAN ZAHMET EDİP KÖŞK'E
ÇAĞIRMASIN
- Başbakan Erdoğan, önceki gün soruları yanıtlarken,
“Muhalefeti bir kere iki kere çağırırım. Cumhurbaşkanlığı makamının
bir mehabeti var. Ondan sonra da davet edecek halimiz yok” dedi,
nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Zahmet edip çağırmasın.
- Başbakan’ın Meclis’teki yemin törenine katılacak
mısınız?
- Bunu değerlendireceğiz.
ONDAN FARKLI BİR ÜSLUP BEKLEMİYORUM
- Başbakan, Ak Parti resepsiyonunda, sizden ‘genel müdür’ diye söz
etti. Cumhurbaşkanı olarak farklı bir üslup mu
bekliyorsunuz?
- Farklı bir üslup beklemek gibi bir yanılgı içinde değiliz. Kaç
balkon konuşması yaptı. Neler söyledi. Ne söylüyorsa aksini yapan
bir adam.
- Cumhurbaşkanı Gül ile zaman zaman görüşüyordunuz. Devlet
sorunu olan konularda davet ediyordu. Bundan sonra Cumhurbaşkanı
ile ilişkiniz nasıl olacak?
- Cumhurbaşkanı seçildikten sonra AKP Genel Başkanı üslubuyla
konuşuyorsa ve hâlâ toplumu germeyi bir üslup olarak kullanıyorsa
hayır gelmez bu insandan Türkiye’ye.
- Başbakan Erdoğan, Subayevleri’ndeki evinde kalmayacağını
söyledi. Yeni yapılan Başbakanlık binasını da kullanabileceği
mesajını verdi. Nasıl değerlendiriyorsunuz?
- O saray ile ilgili Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu’nu
harekete geçirsin. Oradaki yolsuzlukları öğrensin. Arzu ediyorsa
Sayıştay raporunu göndereceğim.
AK PARTİ'DEKİ ÇATLAK DIŞARIYA
YANSIMAZ
- MHP lideri Devlet Bahçeli, ‘AKP içindeki ayrışma gün
yüzüne çıkmışken, gözler CHP’ye çevrildi. CHP’li milletvekilleri
biraz acele etmedi mi’ dedi. Bunu nasıl
değerlendiriyorsunuz?
- Bahçeli’nin açıklaması konusunda yorum getirmek istemem. Ama bu
algının geniş kitelelerde olduğunun farkındayım. AKP yapısını iyi
bilenler bu parti içindeki huzursuzlukların dışarı yansımadığını
bilirler. AKP kendi içinde kavga edecek ve dışarı yansıyacak
düşüncesi doğru değil. Kendi içlerinde pek kavga etmezler. Çünkü
bir rant partisi. AKP’de tek yol sessiz kalmak. O yüzden bu kadar
derin çatlak olmaz. Çatlak var ama dışarı yansımaz. CHP’li vekiller
çıkıp basın toplantısı yapıyor ama AKP’de böyle şey beklenemez.
Kendi içlerinde sorun olduğu doğrudur. Ama bu CHP’de olduğu gibi
dışarı şeffaf yansımaz. Çünkü biz rant partisi
değiliz. Düşünce partisiyiz.
AMHET DAVUTOĞLU'NUN
BAŞBAKANLIĞI...
- En güçlü başbakan adayı olarak Dışişleri Bakanı Ahmet
Davutoğlu’nun adı geçiyor.
- 49 vatandaş hala rehine. Nasıl oturuyor o koltukta? IŞİD
camileri, peygamber türbelerini bombaladı. Tek kelime çıkmadı. Tam
tersine IŞİD’i savundu. Zaten Türkiye’nin Ortadoğu ve dünyada
yalnızlaşmasına yol açan aktörlerden biri de bu. İlk kez Türkiye bu
kadar yalnızlaştırıldı.