Neymiş Ex on the Beach yıldızı Jemma Lucy bir gece kulubü
çıkışında kadın arkadaşı ile öpüşürken yakalanmış.
Yahu ne arkadaşı; resmen götürmüşler birbirlerini…
Ki zaten dudak dudağa öpüşen arkadaş mı olurmuş?
Ya da dudak arkadaşlığı diye bir şey var da biz mi duymadık…
Belli ki magazin sayfasının terbiyeli editöründen geçmiş bu
haber.
Yoksa malum köy öyle uzaktan falan gözükmüyor.
Resmen belli.
Zaten bu resmin bir iki saat sonrasında yaşananları tahmin etmek
de zor olmasa gerek diye düşünüyorum.
Cinsel tercihlerin kişilere göre değiştiği ve legalleştiği,
ahlak anlayışınınsa toplumlara buna göre alıştırıldığı bir zamanı
yaşıyoruz.
Özeti; kişi ne yaşıyorsa onun bileceği iştir, toplumu
ilgilendirmez anlayışının hâkimiyeti yani.
Değer yargılarının bozulma oranının cinsellikle yarıştığı
toplumlarda bu tip haberler illaki doğallaşıyor.
Doğallaştıkça da çoğalıyor.
Çoğaldıkça da doğallaşıyor.
Bizim gibi az gelişmiş toplumlarda ise daha derin işlenen ve
yaşanan bir ahlaki bozulma var.
Kimsenin kimseden haberi olmadan, iz bırakmadan, sessizce ve iki
kişi arasında kalan bozulmalar.
Gelişirken kaybolmak, gelişme yolunda kirlenmektir aslında tüm
olup biten.
Bunu sadece cinsellik olarak da algılamayın lütfen.
Hırsızlıkta böyle değil mi?
Böyle olduğu içinde bizim gibi ülkelerde namuslu kalmak zor bir
erdemdir.
Her tarafı birçok anlamda kirli insanlar ele geçirmiştir
çünkü.
O yüzden de bir anlamda arsızlığın tarifini kendine göre
yapanların dünyasında sadece kendine göre değil, aynı zamanda
topluma göre de namuslu kalmanın gururunu yaşamaktır; ar damarına
sahip olmak.
Başkasının; olmayan ya da bozuk olan ar damarına kurban
gitmemektir yani.
Vicdandır işte en büyük kalkan.
Hem kendi güdülerine karşı, hem de toplumsal anlayışın güdüsel
bozulmalarına kapılmaya karşı.
O yüzden dudak arkadaşlığı diye bir şey yoktur.
Olsa olsa karşındakinin pisliğine teslim olmaktır.
Bence yani…