Arjantin'in cunta liderlerine yeni ceza

Arjantin'in ordu tarafından yönetildiği dönemde idarenin içinde bulunan iki lider, siyasi mahkumların bebeklerinin çalınmasını emretmekten suçlu bulundu.

Buenos Aires'deki bir mahkeme Jorge Videla'yı 50; Reynaldo Bignone'yi de 15 yıl hapse mahkum etti.

İkili hali hazırda Arjantin'in ordu tarafından idare edildiği 1976 ile 1983 yılları arasında işlenen suçlardan dolayı hapiste bulunmaktaydı.

Ebeveynler gözetim merkezlerindeyken en az 400 kadar bebeğin kendilerinden zorla alındığı tahmin ediliyor.

Mahkemenin kararı 2011 yılının Şubat ayında başlayan davaya son noktayı koymuş oldu.

11 sanığın çoğunluğunu eski ordu ve polis yetkilileri oluşturmaktaydı.

Videla ve Bignone dahil dokuz sanık toplam 34 bebeğin çalınmasından suçlu bulundu. İki sanık beraat etti.

86 yaşındaki Videla, suçtan sorumlu olduğuna getirilen kanaatle kanunda belirlenen en yüksek cezayı aldı.

Mahkeme, Videla’nın “10 yaşının altındaki çocukların sistematik bir biçimde kaçırılması, alıkonması ve saklanmasından” suçlu bulunduğunu açıkladı.

Hiçbir duygusal tepki vermeden kararı dinleyen Videla ve Bignone hali hazırda hapiste bulunmakta.

Videla, ülkenin lideri olduğu dönemde 31 muhalife işkence yapılması ve öldürülmesinden dolayı 2010 yılında ömür boyu hapse mahkûm edilmişti.

Bignone de 2011 yılının Nisan ayında lider olduğu dönemde muhaliflere işkence yapılması ve öldürülmesinden dolayı ömür boyu hapse mahkûm edilmişti.

Kurbanların oluşturdukları gruplar, hapiste olmalarına rağmen ikili hakkında verilen kararların sanıkların suçlu olduğunun kanıtı olduğunu söylüyor.

Bu gruplar bebek kaçırma olaylarını askeri cuntanın işlediği en vahşi suç olarak niteliyor.

'Tarihi karar'

Kaçırılan bebeklerin akrabaları ve kaçırılanların kendileri, kararları sevinçle karşıladı.

Kurbanlardan biri olan Macarena Gelman, Efe haber ajansına mahkûmiyet kararlarının ‘tarihi’ olduğunu söyledi: “Suçluların yüzünü görmek adaletin uzun yol katettiğini kanıtlıyor.”

Arjantinli ebeveynleri 1976 yılında ordu tarafından kaçırılan Gelman, Uruguaylı bir polis memuru tarafından yetiştirilmiş.

Gelman’ın annesi Uruguay’da hapsedildikten sonra ortadan kaybolurken; babasının cesedi de bir nehre atılan çimento dolu bir varilin içinde bulunmuş.

Yıllar sonra Gelman, Arjantinli bir şair olan dedesi Juan Gelman’la tanışmış.

Ordu ve polise evlatlık verilen 100’den fazla çocuk gerçek aileleriyle tanıştırıldı.

Çalınan çocukların kimliklerini ortaya çıkarmak için çalışan Plaza de Mayo’nun Büyükanneleri (The Grandmothers of the Plaza de Mayo) adlı kuruluş, yüzlerce bebeğin kaçırıldığına inanıyor.

Bu gelişmelere rağmen bazı çocuklar, ailelerin yasadışı eylemlerle alakaları olması durumunda gerçek geçmişlerini bilmemeyi tercih edeceklerini söylüyor.

İnsan hakları grupları “Kirli Savaş” olarak bilinen askeri cunta döneminde ordunun mücadele ettiği 30 bin muhalifin ve solcu gerillanın öldürüldüğünü veya ortadan yok olduğunu söylüyor.