Arıtman Meclisi karıştırdı
Abone olCHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman'ın, AK Parti'li milletvekillerine yönelik eleştirileri ortalığı karıştırdı
CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman'ın, AK Parti'li milletvekilleri ve belediye başkanlarıyla ilgili sözleri TBMM Genel Kurulunda tartışmaya neden oldu.
Töre ve namus cinayetleri ile kadınlara ve çocuklara yönelik şiddetin nedenlerinin araştırılması amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu raporu, TBMM Genel Kurulunda görüşülüyor. Önerge sahibi olarak söz alan CHP Adana Milletvekili Nevin Gaye Erbatur, kadın ve çocuklara yönelik şiddetin toplumsal bir yara olduğunu ve bunun önlenmesine yönelik tedbirleri devletin alması gerektiğini söyledi.
Töre ve namus cinayetlerinin nedenleri iyi algılanmadan, sorunun çözülemeyeceğini anlatan Erbatur, esas mücadele ve savaşın, ''kadına mal olarak değer biçen, onun üzerinde tam bir hakimiyet kurma hakkını kendinde gören, kadını kapatan, toplumsal bağını kesen'', zihniyetin değiştirilmesine yönelik olması gerektiğini söyledi.
Kadın ve erkek eşitliğinin toplumun her alanında sağlanması gerektiğini ifade eden Erbatur, göstermelik sözler ve etkisiz önlemlerle yasak savılmamasını istedi. Erbatur, ''Siyasi partiler ve Meclis, kadına yönelik şiddete, aile içi şiddete kayıtsız kaldıkça, bu şiddet daha da artacaktır. Meclisi, bu konuda göreve çağırıyorum. Artık boş sözlerle kaybedecek zaman yoktur'' diye konuştu.
AK Parti Aydın Milletvekili Semiha Öyüş de önerge sahibi olarak yaptığı konuşmada, dünyanın her yerinde kadın ve çocukların şiddete maruz kaldıklarını söyledi. Türkiye'nin, kadın ve çocukların şiddete uğradığı ülkeler arasında ilk sıralarda yer aldığını ifade eden Öyüş, bu şiddetin önlenmesi için adeta bir seferberliğe ihtiyaç olduğunu kaydetti.
CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman ise töre ve namus cinayetlerine, ''cinsiyet ayrımcılığı cinayetleri'' demenin daha doğru olacağını belirterek, kadın ve şiddetlere yönelik cinayetlerin, en ağır insan hakları ihlalleri olduğunu ifade etti. Bilimsel ve sosyolojik çözüm önerilerinin, komisyon raporunda yer almadığını, bunu AK Parti'li üyelerin engellediğini öne süren Arıtman, komisyon çalışmalarının, ''dostlar alışverişte görsün'' diye, ''AB'den aferin almak'' için yapıldığını öne sürdü.
-AK PARTİ'Lİ KADIN MİLLETVEKİLLERİNE SESLENDİ-
Kadının toplumsal konumuyla ilgili AK Parti'li belediye başkanlarınca dağıtılan broşürleri eleştiren Arıtman, AK Parti'li kadın milletvekillerine seslendi. Arıtman, şöyle konuştu: ''Karısını döven milletvekillerini, '9 yaşındaki kız çocuğuyla evlenmek, 4 eş almak, kadınları dövmek mubahtır' diyen ve bunu okul çocuklarına dağıttıkları kitaplarla öğreten AKP'li belediye başkanlarını; 'Kadınlar doğuştan cehennemliktir, ancak ömür boyu ibadet ve kocasına itaat etmekle bundan kurtarabilir' diye kitaplar dağıtan AKP milletvekillerini kınamak niye aklınıza gelmiyor? Kınamamak, onaylamak değil midir? Çocuklarımız, okullarda birbirini bıçaklarken, öldürürken, Milli Eğitim Bakanı'nı niye göreve davet etmiyorsunuz? Kadın hakları, eşitlik, özgürlük söyleminiz, sadece genel başkanınız eşiyle mi sınırlı? Bu yaklaşımı, bir kadın ve ana olarak kınıyorum.''
-EYÜP FATSA'YA TEPKİ-
Kadına yönelik şiddetin esas nedeninin, onu aşağılayan, ikincileştiren ve özgür birey olmasını engelleyen erkek egemen yapı olduğunu anlatan Arıtman, kadınların güçlenmesinin istenmediğini söyledi. Bunun üzerine AK Parti milletvekilleri laf atarak, Arıtman'nın sözlerine tepki gösterdi. Arıtman, ayağa kalkarak tepki gösteren AK Parti Grup Başkanvekili Eyüp Fatsa'ya, ''Siz de şiddetin bir örneğini sergiliyorsunuz'' dedi.
Başkanvekili Ali Dinçer'in, süresinin dolduğu ve konuşmasını keseceğini belirttiği Arıtman, sözlerini şöyle tamamladı: ''Kadınlar perdelerle ayrılmış bölümlerde, haremlik pozisyonunda oturmaya devam ettikçe şiddete maruz kalacaktır. Hele hele bu, 'demokratik haklarıdır' diye yutturulmaya çalışıldığı sürece, bunun bedeli çok daha ağır olacaktır. Atatürk ve Cumhuriyetle kazandığımız, Cumhuriyet kazanımlarını kaybetmemek için mücadele vermek zorundayız.''
-ARASLI'NIN SÖZLERİ-
CHP Ankara Milletvekili Oya Araslı da kadın ve çocuklara yönelik şiddetin, uluslararası anlaşmalara taraf olan Türkiye'de hala devam etmesinin üzüntü verici olduğunu söyledi. Şiddetin önlenmesi için güçlü bir siyasi iradeye ihtiyaç bunduğunu anlatan Araslı, yasa çıkarmada gösterilen gayretin uygulamada da gösterilmesini istedi. Bazı belediyelerin kadını 2. sınıf gösteren yayınlar yaparak bunları dağıttıklarını anlatan Araslı, ''Bu yayınlar, Anayasasında laiklik ilkesi olan Türkiye'de yapılıyor. Hükümet bu yayınlarla ilgili tepki göstermemiştir. Sadece AKP bir genelge yayınladı. İçişleri Bakanlığı bu konuda ne yaptı? Bilen var mı?'' diye konuştu.
-BAKANA ELEŞTİRİ-
CHP İstanbul Milletvekili Güldal Okuducu da konuşmasında, kadın ve aileden sorumlu Devlet Bakanı Nimet Çubukçu'nun Mecliste bulunmamasını eleştirdi. İstanbul Tuzla Belediye Başkanlığının dağıttığı kitapları gündeme getiren Okuducu, ''bu kitapları hepinizin okumasını öneriyorum. Bugün hangimiz 9 yaşındaki kızımızın evlenmesine razı oluruz? Ya da kızımızın evlilikte mirastan mahrum bırakılması veya üzerine 3 tane daha kadın getirilmesini hangimiz kabul ederiz?'' diye sordu. Okuducu, İstanbul'da bir polisin kız öğrenciyi dövdüğünü hatırlatarak, 10-11 yaşındaki çocuklara fesli çarşaflı yürüyüş yaptırıldığını ve İstanbul Fatih'te de fener alayı adı altında çarşaflı kadınların yürütüldüğünü söyledi.
İktidarın ''takiye yaptığı'' yolundaki eleştirilere katılmadığını ifade eden Okuducu, ''iktidar takiye yapmıyor, düşüncesini ve ideolojisini açıkça ilan ediyor. Meclis Başkanı 'laiklik yeniden yorumlanmalı' diyor, Başbakan 'doğru ama şimdi zamanı değil, 30-40 yıl sonra' diyor. İktidar ne söylediğini biliyor'' diye konuştu.
AK Parti toplantılarında kadın ve erkeklerin ayrı ayrı oturmasını eleştiren Okuducu, bazı ''İslami holdinglerin'' setler halinde kadını küçük gösteren yayınlar dağıttığını söyledi. Okuducu, Ankara Kalesinde bir sokakta 4-5 yaşında çocuklara denetimsiz dini bilgiler verildiğini öne sürerek, Kutlu Doğum Haftası kutlamaların da çocuklara hurafelerle dolu yayınlar dağıtıldığını iddia etti.
-''ÖNERGEDE ADIM YOK''-
ANAVATAN Afyonkarahisar Milletvekili Reyhan Balandı da Meclisin ''erkek egemen'' olduğunu iddia ederek, kendisinin de önerge vermesine rağmen, önerge sahipleri arasında adının yer almadığını söyledi.
Toplumun dörtte üçünün psikolojik rahatsızlık yaşadığını iddia eden Balandı, ''Burası Çarşamba pazarı değil, söylediğini yapacaksın ve netice alacaksın. İktidar partisi ise sadece söylüyor'' diye konuştu. Balandı, AK Parti ile ilgili ''gömlek değiştirme'' tartışmalarına değinirken de ''o giydiğiniz gömlek ateşten gömlek. dikkat edin önce milleti yakar sonra sizi'' dedi. Balandı, Türkiye'deki araştırmacı ve sosyologları kadın konusunda ''oryantalist'' olmakla da suçladı.
AA