Arınçtan yüzde 70 iddiası
Abone olArınç iddianamede adının geçmesinden ötürü şeref duydu. Gerekçelerin kin ve garez ürünü olduğunu savundu.
Yargıtay Cumhriyet Başsavcısı’nın açtığı dava hakkında 5 yıl
siyasi yasak istenen Eski Meclis Başkanı Bülent Arınç,
“İddianame kin ve garezin ürünüdür. mahkemeden
döner” dedi.
Arınç, iddianamede isminin geçmesinin kendisine şeref
verdiğini söyledi.
Arınç, parti kapatma davalarının, siyaseten kapatılmak istenen
partiye hiçbir zararı olmadığını ifade ederek, ''AK Parti
önümüzdeki seçimlerde bu zulüm ve haksızlık karşısında yüzde 70 oy
alacaktır'' dedi.
Arınç, Manisa ve Beyoğlu Belediyeleri arasındaki ''Kardeş Şehir''
protokolünün imza töreninde basın mensuplarının AK Parti hakkındaki
kapatma davasına ilişkin sorularını yanıtladı.
''ANAYASA MAHKEMESİ KÖKTEN REDDEDECEKTİR''
Türkiye'nin demokratikleşme ve özgürleşme noktasında bu kadar
mesafe aldıktan sonra, temel haklarda alabildiğine genişleme
mücadelesi verirken, ''bir siyasi partinin gelişigüzel kapatılmak
istenmesini sadece üzüntüyle karşıladıklarını'' dile getiren Arınç,
''Bu çok yanlıştır, hukuka uymaz, delilden mahrumdur... Ve
inanıyorum ki, Anayasa Mahkemesi bu davayı kökten reddedecektir''
dedi.
YÜZDE 70 OY ALIRIZ
"Ben 40 yıla yaklaşan siyasi hayatım içinde, geçmiş bazı davaların
iddianamesinde de yer alan bir kişi olarak tecrübemle söylüyorum
ki, bu parti kapatma davalarının siyaseten kapatılmak istenen
partiye hiçbir zararı olmaz. Aksine, aldığımız telefonlardan,
çevremizden bize karşı dayanışma ve destekleme içinde bulunan
kişilerden, kurumlardan aldığımız haber onu gösteriyor ki, AK Parti
önümüzdeki seçimlerde bu zulüm ve haksızlık karşısında yüzde 70 oy
alacaktır. Siyaseten hiçbir kayıp söz konusu değildir ama bunun
dışında Türkiye'nin bazı şeyler kaybedeceğini
düşünüyorum.''
''DAVADA İSMİM GEÇMESEYDİ...''
Eski TBMM Başkanı ve Manisa Milletvekili Bülent Arınç, bu davada
suçlanan insanlardan ilk üçü içinde kendi isminin yer aldığının
söylendiğini anımsatarak, sözlerine şöyle devam etti:
''Görmedim de başkalarının yalancısıyım. Bu beni üzmez, bu beni
endişe ve korkuya sevk etmez. Ama ben siyasi hayatım boyunca
attığım her adımın, yaptığım her işin, söylediğim her sözün
hesabını şerefle verdim. Kuştan korkan darı ekmez. Biz siyasette
bildiğimiz doğruların arkasındayız. Doğru adına ne biliyorsak, onu
yapmaya devam edeceğiz.
Aslında benim üzülmem gereken bir tek şey vardı, böylesine haksız
açılmış bir davada ismim geçmeseydi kendimden endişe ederdim.
Kendimden şüphe ederdim. Çok şükür vicdanım müsterih... Böylesine
bir davada, böylesine bir iddianame ile suçlanmak ancak bana şeref
getirir. Bundan dolayı da milletimin önündeyim ve milletimin
vereceği karara hazırım.''
''ZİL ÇALIP OYNAMASIN''
''Hiçbir siyasetçi 'Böyle bir dava açıldı' diye, 'bu dava sonunda
AK Parti kapatılır' diye ellerini ovuşturmasın, zil çalıp
oynamasın; ağzından çıkan sözlere dikkat etsin. Bazı kendini
siyasetçi zanneden zavallıların, dün akşamdan bu yana söyledikleri
sözleri ibretle dinliyoruz. Bunların siyasetten anladığı bir şey
yoktur, seçimden anladığı bir şey yoktur. Hiçbirisi sandık, seçim,
seçmen bilmez. Genel başkanlarının çantalarını taşımaktan, onlara
kulluk etmekten belleri eğrilmiş bu insanların, bir siyasi parti
hakkında 'Ne kadar da iyi oldu, biz de zaten bunu bekliyorduk'
demesini, onların ayıbı olarak görüyorum.''