Arınç'tan RTÜK'e 'Muhteşem' eleştiri!
Abone olBaşbakan Yardımcısı Bülent Arınç, RTÜK'e çattı TV kanallarıyla ilgili 16 yıldır bekleyen frekans ihalesinin yapılacağını söyledi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, 16 yıldır bekleyen frekansta sona geldiklerini açıkladı. Önümüzdeki yıl ihalenin yapılabileceğini ifade eden Arınç, medyada demokratikleşme adına kendi iktidarları döneminde çok önemli adımlar atıldığını söyledi. RTÜK'e isim vermeden Muhteşem Yüzyıl ile ilgili eleştirilerine de devam eden Arınç, "şahsen ben karşı çıksamda kurul bize inat kararlar veriyor" diye konuştu.
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı'nca, ''Türk Sivil Toplum Kuruluşları Buluşması'' etkinlikleri kapsamında bir otelde düzenlenen, ''Medya, İletişim ve Siyaset'' konulu oturuma katılan Arınç, toplantıyı çok önemsediğini belirterek, davet edilmekten duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Anadolu Ajansı, TRT, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü (BYEGM) ile RTÜK'ün kendisine doğrudan bağlı kuruluşlar olduğunu dile getiren Arınç, üzerine yüklenen sorumluluğu yerine getirme konusunda önemli çalışmalar yaptıklarını vurguladı.
DEMOKRATİKLEŞME ADIMLARI
Anadolu Ajansı, TRT, BYEGM ve RTÜK hakkında bilgi veren Arınç, Büyük Atatürk tarafından kurulan AA ve BYEGM'nin özellikle kuruluş dönemlerinde çok önemli görevler ifa ettiklerini dile getirdi.
RTÜK için AB medya yönergesinin de dikkate alındığı bir kanuna ihtiyaç olduğunu belirten Arınç, bugün AB standartlarına adapte edilen yeni kanunun uygulandığını vurguladı.
"HER KANALA FREKANS"
RTÜK'le ilgili kanun çıktıktan sonra kurulun yapacağı tek şeyin, karasal yayın yapan TV'lerin lisanslarını vermek olduğunu ifade eden Arınç, 16 senedir yapılmayan bu işi bugün yapacak noktada olduklarını, konunun planlamasının gerçekleştirildiğini belirtti. Arınç, ''Belki önümüzdeki yılbaşından itibaren ihaleleri gerçekleştireceğiz, her kanalın sahip olduğu frekansı onlara tahsis edeceğiz'' dedi.
"RTÜK'E TATLI SERT UYARI"
"RTÜK'E TATLI SERT UYARI"
RTÜK'ün zaman zaman haberlere konu olan meselesinin dizilerde, haberlerde yayın ilkelerinin ihlal edilmesi karşısında verdiği müeyyideler olduğunu dile getiren Arınç, şunları kaydetti:
''Dizilerde istediğimiz tek şey yayın ilkelerimize uygun hareket edilmesi. Eğer şikayet ihbar, sayısal kayıt arşivi takibi sırasında kanunun ihlalini gözlemlersek, rapor tanzim ediliyor, dosya açılıyor ve kurul bunlar hakkında karar veriyor.
Mesela bir tarihi dizinin, mutlaka tarihteki gerçeklere uygun olmasını şahsen istiyorum ama kurulumuz benim bu düşünceme aykırı karar veriyor. Onlar diyor ki 'Hayır başkan, sen yanlış düşünüyorsun. Bu, bir belgesel değil, bir dizidir. Bunun içine pek çok fantastik işler de karışabilir, aşk da karışır, entrika da karışır, eller cepler birbirine karışır' diyor. Ben farklı kanaatteyim ama ne yapalım ki kurulumuzun başında profesör olunca bu düşünceleri arkadaşlarımızla görüşüyorlar. Biz hop oturup hop kalkıyoruz ama kurul bize inat ters kararlar vermeye devam ediyor.''
O PROFESÖRE AĞIR SÖZLER
Arınç, kamu diplomasi koorditörlüğüne de yardımcı olan BYEGM'nin, bir taraftan sözde soykırıma karşı Türkiye'nin yapabileceği dünya çapındaki bir kamu diplomasi çalışmasını, bir taraftan da ülkenin yakın tarihiyle ilgili araştırmaları gözetecek kurumlardan biri olduğunu söyledi.
Medyanın gücünün kimse tarafından yadsınamayacağını ifade eden Arınç, şöyle konuştu:
''Yasama, yürütme, yargıdan sonra medyanın gücünü kimse yadsıyamaz. Profesör kılıklı bir adam var Türkiye'de. O, 'üç güç' dendiği zaman 'benim üç gücüm, kara kuvvetleri, hava kuvvetleri, deniz kuvvetleri' diyor. Kendisi sivil bir adam, profesör etiketi de var ama yasama, yürütme, yargı yerine onun kabul ettiği üç tane erk kara kuvvetleri, hava kuvvetleri ve deniz kuvvetleri...''
MEDYAYA SİPARİŞ VERENLER
Medyanın, iletişim ve siyasetle birbirine eskiden beri bağlı olduğunu dile getiren Arınç, geçmiş dönemlere bakıldığında, medya patronları, gazeteciler ve köşe yazarlarının siyasilerle sıkı fıkı olduğunu, kalemlerini konjonktürel olarak siyasi güçlerle birlikte kullandıklarını belirtti.
''Şunu veya bunu itham etmek gereksiz çünkü herkes her şeyi biliyor'' diyen Arınç, şöyle konuştu:
''Türkiye'de devam eden davalardan bir tanesinin de andıçla ilgili olduğunu, sanal alemde bazı internet siteleri kurularak, bu sitelerden yayın yapmak suretiyle hükümeti yıpratma ve düşürme amaçlı olduğunu sağır sultan duydu. Son zamanlarda çok kötü örnekleriyle hükümetler düşürmek ve yerine hükümetler getirmek noktasında birtakım çabaların gözlemlendiğini hepimiz biliyoruz. Siyasette güç sahibi olmayı amaçlayanlar medyaya sipariş vermişlerdir. Medyadan da bunu açık bir sipariş olarak kabul edenler sadece ücreti belirleme noktasında pazarlık yapmışlardır. Kimin ne yazdığını ve kimin bu gücü ne şekilde kullandığını hepimiz çok iyi biliyoruz.''