Arınçtan maaş açıklaması
Abone olTBMM Başkanı Bülent Arınç, Sadece bana ayrıcalık olarak tanınması konusu gündemimde olamaz'' dedi.
TBMM Başkanı Bülent Arınç, ''Milletvekili arkadaşlarıma
tanınmayan bir hakkın sadece Meclis Başkanı'na bir ayrıcalık olarak
tanınması konusu, benim hiçbir zaman gündemimde olamaz'' dedi.
Arınç, sosyal güvenlik reformu kapsamında Meclis Başkanı'nın
emeklilik aylığının arttırılmasına yönelik eleştirileri
cevaplandırdı. Bülent Arınç, konuyla ilgili kendisine mektup yazan
milletvekiline gönderdiği cevapta, ''gerçeklerin peşinde
olmalarını, bu tür haberlere prim vermemelerini rica ettiğini''
bildirdi.
Konuya ilişkin, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat
Başesgioğlu'nun açıklama yaparak, ayrıcalık olmadığını, özel bir
çalışma yapılmadığını, Meclis Başkanı'nın da katkısı olmadığını
ifade ettiğini anımsatan Arınç, ''İnanıyorum ki 23 Nisan'da Genel
Kurul'da yaptığım konuşmanın, bir başka şekilde cevaplandırılması
gibi bir amaçla bu meseleyi hala gündemde tutmak istiyorlar'' dedi.
Milletvekillerine tanınmayan bir hakkın kendisine tanınmasını
istemediğini vurgulayan Arınç, ''Milletvekili arkadaşlarıma
tanınmayan
bir hakkın, sadece Meclis Başkanı'na bir ayrıcalık olarak
tanınması
konusu, benim hiçbir zaman gündemimde olamaz. Ben böyle konulardan
çok uzak bir insanım. Beni tanıyanlar da bilirler'' diye
konuştu.
-''KONUTUMDA OTURMAYI REDDETTİM''-
Bu dönemin başında milletvekillerinin lojmanlardan çıkma kararı
aldığını anımsatan Arınç, ''İçtüzük'te, 'Meclis Başkanı kendine
tahsis edilen konaklarda oturur' hükmüne rağmen, milletvekillerinin
kirada oturduğu bir zamanda, ben kendi resmi konutumda oturmayı
reddettim. Şu anda da o konutta oturmuyorum. Dolayısıyla
milletvekillerinin yararlanmadığı bir konuda Meclis Başkanı olarak
'bana ayrıcalık tanıyın' diyecek biri değilim. Burada beni 2 kez
Meclis Başkanlığı'na seçen TBMM iyi tanır'' dedi.
-''MUHALEFET ŞERHİ YOK''-
Cumhurbaşkanı ve Başbakana, emekliliklerinde ayrı bir statü
tanınması konusunun 20 yılı aşkın bir zamandır yürürlükte olduğunu
belirten Arınç, Emekli Sandığı Kanunu'na eklenen bir madde ile 1984
yılında ''Cumhurbaşkanı'nın emekliliğinde aylık ödeneğin yüzde 40'ı
emekli aylığı olarak bağlanır'' hükmü getirildiğini, 1988 yılında
ise aynı kanuna ek madde ilavesiyle, Başbakanlara da
Cumhurbaşkanına bağlanan emekli maaşının yüzde 75'i yine emekli
maaşı olarak bağlandığını bildirdi.
Arınç, ''Sayın Cumhurbaşkanı için, sayın Başbakan için 1984 ve 1988
yıllarından bu yana ayrıcalık kabul edilirse ayrıcalık, (bence
ayrıcalık değil, onların haiz olduğu statü bakımından kendilerine
böyle bir hakkın tanınması uygun olmuştur.) Buna bazı milletvekili
ve gazetelerin itirazı var mı? yok'' dedi.
Hükümetin, 1.5 yıl önce TBMM'ye sevk ettiği sosyal güvenlik
kurumlarının aynı çatı altında toplanmasına ilişkin tasarının
Sağlık ve Sosyal İşleri Komisyonu'nda görüşüldüğünü anımsatan
Arınç, bu görüşmelerde ''Cumhurbaşkanına, Başbakana sağlanan
emeklilik hakkı, niçin Meclis Başkanına tanınmıyor; mademki birisi
Cumhurbaşkanıdır birisi yasamanın organının başında Meclis
Başkanıdır, Cumhurbaşkanı yokken Cumhurbaşkanı vekillidir, bir
temsil görevi yapar, o zaman bir ikili olarak değil, bir üçlü
olarak düzenleyelim'' diye tali komisyon raporunda bir sıralama
yapıldığını kaydetti.
TBMM Başkanı Arınç, 1.5 yıldır bu konuya itiraz eden bir
milletvekili olmadığına dikkati çekerek sözlerine şöyle devam etti:
''1.5 yıl önce Sağlık İşler Komisyonu'ndaki bu düzenlemeye ilişkin
bir şey söyleyeni duymadık. Plan ve Bütçe Komisyonu'nda 2 kez alt
komisyon kuruldu, çalıştı. Bu alt komisyonlarda da oy birliği ile
bu düzenlemeye kimse itiraz etmedi. Bu konuda bir tek muhalefet
şrhi göremezsiniz. Plan ve Bütçe Komisyonu'ndaki görüşmeler
sırasında 1-2 milletvekilinin 'ikili bir uygulama vardı niçin üçlü
uygulamaya gidildi?' diye konuşmasını görebilirsiniz. Ama, Plan ve
Bütçe
Komisyonu'ndan da oy birliği ile geçti, kimsenin itirazı olmadı.
'Bu yanlış ve haksız bir uygulamadır' diyerek hiçbir komisyon
üyesinin bir muhalefet şerhi yazdığını göremezsiniz.''
-''BENİMLE İLGİLİ DEĞİL''-
Sosyal güvenlik reformunda Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı,
Başbakan
sıralamasının, hiçbir ciddi itirazla karşılaşmadığını vurgulayan
Arınç, ''Bu benimle ilgili değildir, benden sonra gelecek Meclis
Başkanı ve benden önce hayatta bulunan 5-6 Meclis Başkanını
kapsayan bir düzenlemedir. Cumhurbaşkanı için ne kadar haklı ve
yerindeyse, Meclis Başkanı için de o kadar haklı ve yerindedir.
Başbakan için ne haklı ve doğru ise Meclis Başkanı için de o kadar
haklı ve doğrudur'' diye konuştu.
Milletvekillerinin maaşlarının gündeme geldiği zaman, basının
haksız olarak ''hücum ettiğini'' ifade eden Arınç, sosyal güvenlik
reformu görüşülmeye başlandığında basının; ''milletvekilleri
kendilerine ayrıcalık yapacak'' dediklerini, bu genel bir yasa
olduğu için milletvekilleri hiçbir ayrıcalık talep etmediklerini,
bu kez ''milletvekilleri umduklarını bulamadı, hiçbir şey elde
edemedi'' diye yazmaya başladıklarını, daha sonra da ''millete
külfet, vekiline
kıyak'' diye başlık atmaya başlandığını anımsattı. Bülent Arınç,
şöyle konuştu:
''Bu başlıklar, siyasi hayatta 30 yıldır varım, hiç bitmedi,
bitecek gibi de görünüyor. Yani basının nerede duracağının
bilinmediğini göstermek için bunları söylüyorum. Milletvekilleri
hep kıyak peşinde bunu yazıyorlar, kıyağın olmadığı görülüyor, 'vay
milletvekilleri zararda, daha çok prim ödeyecek' diye yazıyorlar.
Milletvekillerimiz böyle bir itham altında ömürleri boyunca
kaldığına göre, benim de böyle bir itham altında kalmak çok fazla
sayılmaz. Ama milletin temsilcileri olan milletvekillerimize
yıllardır yapılan bu
suçlamaların artık son bulması gerektiğine inanıyoruz.''
-''TAKDİR EDİLECEK BİR TAVIRKEN...''-
Komisyonlardaki çalışmalarda, milletvekillerinin kendilerine bir
ayrıcalık talep etmediklerini yineleyen Arınç, şunları kaydetti:
''Bu sevinilecek bir olaydır, milletvekillerimiz adına alkışlanacak
bir olaydır. Bunu, şuraya veya buraya çekmeye gayret edenlere,
bunlara bilerek veya bilmeyerek yardımcı olan
milletvekillerine üzüntülerimi ifade etmek istiyorum. Buraya gelip
de
'milletvekillerinin maaşı yetersiz, çalışma yapılmalıdır' deyip,
dışarıda 'asgari ücret şu kadar, milletvekillerinin aldığı maaş şu
kadar' diyerek ikili oynayabilirler. Ama bir gerçek var ki hiç
kimsenin lojmandan çıkmadığı bir dönemde milletvekilleri lojmandan
çıkmış, milletle birlikte olmuşlardır.
Milletvekilleri herkesin maaşına bir şekilde zam yapmaya çalıştığı
bir dönemde, böyle bir gayret içinde olmamışlardır. Bu takdir
edilecek
alkışlanacak bir tavırken, benim üzerimden milletvekillerine,
milletvekilleri üzerinden bana vurmaya kalkanlara... Ben biraz bu
konuda tecrübeliyim, bu sıkıntıları defalarca yaşamış bir insanım;
'lütfen uyanık olun, ne yapmak istediklerini görün, bunlarla
ilişkinizi dürüst kullanın' demekten başka çarem yok.''
-''HİÇBİR GÖRÜŞMEM OLMADI''-
''Sosyal güvenlik reformunun TBMM'ye iade edilmesi konusunda,
sosyal güvenlik reformundaki Meclis Başkanı'nın ilk üç arasına
alınması konusunu iç politika malzemesi yapmaya çalışanlar, beyhude
bir gayret içindeler'' diyen Arınç, bu konuda kendisinin ne
komisyonda ne Genel Kurul'da hiçbir milletvekili ve hiçbir komisyon
başkanıyla bu düzenlemenin yapılmasıyla ilgili görüştüğünü söyledi.
Arınç, ''Bunun varlığını iddia eden Allah'ın bir kulu varsa, onun,
bunu söylemesini istiyorum. Lütfen bu tür yalan yanlış haberlerle
ne gazetelerin manşetlerinde ne de dedikodularda yer almayalım''
dedi.
TBMM Başkanı Bülent Arınç, ''Sanki birMeclis Başkanı, araçların
ruhsat işlerini takip eden bir insanmış gibiveya isimler konusunda
çok meraklı birisiymiş gibi bunun üzerinden politika yapıyorlar''
dedi.
Arınç, komisyon başkanlarına alınan araçların, isminin baş
harflerini taşıyan ''BA'' plakalı oluşuna ilişkin eleştirileri
cevaplandırdı.
2005 Aralık ayı sonunda Başkanlık Divan üyelerinin eskiyen
araçlarının yenilendiğini, o araçlara ''AV'' plaka serisi
verildiğini anımsatan Arınç, ''Bu harflerin, kimin isminin baş
harfi olduğunu doğrusu bilmiyorum, eğer böyle bir uygulama varsa
''atar vermez'' gibibir şey olabilir herhalde'' dedi.
Komisyon başkanları için alınan yeni araçlara ''BA'' serisi
verildiğini anımsatan Arınç, ''Bülent Arınç (BA) diye tutturup
gittiler. Sanki bir Meclis Başkanı, araçların ruhsat işlerini takip
eden bir insanmış gibi veya isimler konusunda çok meraklı
birisiymiş gibi bunun üzerinden politika yapıyorlar. Bu
milletvekilliğine sığar mı? Bu konularda konuşmak kime ne
kazandırır? Bu ne kadar saçma bir şeydir. Ben araçların hangi
plakayı aldığını nereden bilebilirim?'' diye
konuştu.
Konuya ilişkin Trafik Müdürlüğü'nden alınan yazıda, ''AZ''
serisinin bitmesi nedeniyle ''BA'' serisine başlandığının
belirtildiğini kaydeden Arınç, şöyle konuştu:
''Komisyon başkanlarına alınan araçlara ben kendi ismimi (BA)
vereceğim, ama Başkanlık Divanı üyesiyim, aynı zamanda kendi
araçlarımıza 'AV' olarak plaka alacam. Yani öyle bir niyetim olursa
onları 'BA' alırdım. Ben bu kadar düşük bir insan mıyım? AZ serisi
biterse KA'dan başlamaz BA'dan başlar. Yani bunu trafiğe sormak
varken, birilerinin kulağına bir şey üflemesiyle veya magazin
basının kendine göre bir haber yapmasının üzerine atlayarak 'vay
böyle bir şeyacaba oldu mu' diye düşünmek herhalde bizim hayatta
karşılaşacağımız gayri ciddi konulardan birisi olsa gerek.''