Arınç'tan Kürt sorunu vardır çıkışı
Abone olBaşbakan Yardımcısı Arınç, Başbakan Erdoğan'ın Kürt sorunu yoktur sözlerine açıklık getirdi
AK Parti'nin güçsüz bulunan Diyarbakır milletvekili aday
listesine hükümet desteği geldi.
Diyarbakır'a giden Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Başbakan
Erdoğan'ın "Kürt sorunu yoktur" sözlerine açıklık getirdi,
gazeteciler aracılığıyla BDP'nin desteklediği
bağımsız adaylara selam gönderip tek tek isimlerini sayarak
hepsine sıcak mesajlar verdi.
Arınç, Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker ile
birlikte, tarihi Hasanpaşa Hanı'ndaki bir kitapevinde gazetecilerle
biraya geldi. Arınç, ''Başbakan Erdoğan'ın 'Kürt sorunu
yoktur, Kürt kardeşlerimizin sorunu vardır' şeklinde açıklaması
Diyarbakır'da ve bölgede tepkiye neden oldu. Bunu nasıl
değerlendiriyorsunuz?'' sorusuna "Kürt sorunu vardır" diyerek şu
yanıtı verdi:
"Kürt meselesi Türkiye'de vardır. Bu mesele üzerinde bir siyasi
hükümet olarak AK Parti geçmiş siyasi 60-70 yıllık dönem
hangisi ise bu meselenin inkarcı politikalarına uzaklaşmış gerçekçi
noktaya gelmiştir. Ama bugün adeta Kürt meselesi vardır diye yola
çıkmanın da bir faydası yoktur. Bu mesele çözülüyor. Ve artık
bireysel taleplerin vatandaşlarımızın toplu talepleri ile beraber
hemen hemen ülkenin her yerinde yaşayan insanlarımızın talepleri
haline dönüşüyor. Başbakan yanlış söylemedi ama bunu bile istismar
etmeye kalkanlar olduğu için söylüyorum. Evet gönülden inanıyoruz
böyle bir sorun giderek çözülmektedir, olumlu bir noktaya
gelmektedir. Ama sadece bazı siyasetçilerin yaptığı gibi günde
amentü söyler gibi Kürt sorunu vardır demenin de çok fazla pratik
bir faydası kalmadı."
ERDOĞAN 1 HAZİRAN'DA TATMİN EDECEK
Arınç Başbakan Erdoğan'ın Diyarbakır mitinginde önemli açıklamlar
yapacağını ima ederek şöyle devam etti:
"Biz sorunların varlığını bilmenin ötesinde bu sorunların çözümü
için yaptıklarımızın on mislini yapacağız. Halkımız bunları biliyor
ve buna güveniyor. 1 Haziran'da sayın başbakanımız geldiğine bu
sorun ve bu sorunun çözümü konusunda herkesi tatmin edecek
açıklamalar yapacak."
HATİP DİCLE VE LEYLA ZANA'YA SELAM SÖYLEYİN
Arınç, BDP'nin Diyarbakır'da desteklediği bağımsız milletvekili
adayları Hatip Dicle ve Leyla Zana'ya gazetecilerin kendilerinin
selamlarını söylemesini istedi. Arınç, şöyle dedi:
"Bağımsız adaylarımıza benim çok selamlarımı söyleyin.
Özellikle çok yakından tanıdığım Hatip Dicle'ye de Leyla Zana
arkadaşımıza da diğerlerinden Şerafettin beyle selamlaşmamız var.
Çok fazla tanımıyorum, bunlar bizim samimi hislerimizdir.
Siyaset adına yola çıkan millete hizmet etmek için adaylığını koyan
herkese hem saygı duyuyoruz. Hem de başarılar diliyoruz. Başka
siyasetçiler gibi değilim. Leyla Zana, rahmetli Orhan
Doğan, Hatip Dicle, Selim Sadak 4'ü cezaevinden çıkmışlardı. Sene
2004, 10 sene cezaevinde kaldılar. Türkiye'de 10 sene cezaevi yatan
idam mahkumu bile yoktur. Ama bu arkadaşlarımız 94'ten
2004'e kadar bu işin çilesini çektiler. Ve cezaevinden çıktılar.
Ziyaret yapmak istediler. Meclis başkanı olarak bana müracaat
ettiler sizi ziyaret etmek istiyoruz dediler.
RESMİ KONUTTA YEMEĞE DAVET ETTİM
Meclis kapalıydı ve ben ilk fırsatta kendilerini resmi konutumda
yemeğe davet ettim. Çünkü bu insanlar milletvekiliydi, cezalarını
çekmişlerdi halktan oy alıp parlamentoya girmişlerdi. Ama herkes
bir şey söyledi özellikle milliyetçi, gazete ve partiler beni
düşman haline getirdi. Nasıl olurda resmi konutta bunlara yemek
verilir diye. Yaptığımı bugün de savunuyorum, biz siyasetçilere
sahip çıkmalıyız. Kimden oy almış olursa olsun, kim
desteklemiş olursa olsun parlamentoya girmiş siyaset yapmış,
milletvekili olmuş bu insanlarla ben Meclis Başkanı olarak
konuşmalıyım yemekten sonrada bir 4 saat birlikte olduk. Türkiye'yi
konuştuk Orhan Doğan rahmetli oldu. Allah rahmet eylesin benim
onlara karşı bir sevgim var. Onların da umarım ki bana karşı bir
saygısı vardır. Ama ben bu sevgiyi milletime karşı bir
sevgi olarak düşünüyorum. Biz Türkiye'de siyaseti şiddet olamadan
kavga olamadan, biz birimizi yok etmeden, birbirimizi
ötekileştirmeden yapacağız Arkadaşlarımın da bu düşüncede siyaset
yapacaklarını ümit ediyorum. Siyasetçilere sahip çıkacağız.
Şerafettin Elçi yıllarca çile çekmiş bir insandır. Ben
Kürdüm dediği, için 12 Eylül'den sonra ezel çekmiş bir
insandır. Hepsine saygımız var."
TÜRKİYE'NİN HER YERİNDE SİYASET YAPMALIYIZ
Ülkede barış, huzur olmasını isteyen Arınç, kendilerinin sivil ve
parti olduğunu ve Türkiye'nin her yerinde olduklarını, Türkiye'de
herkesin partisi olduklarını söyledi. Arınç, şöyle konuştu:
"Ben Türkiye'nin her köyünde her kasabasında olan bir partiyim ama
2008 seçimlerine bakarsanız Türkiye'nin 26 ilde CHP yok, 35 ilde
MHP yok., milletvekili yok. Ben 81 ilinde varım. Diyarbakır'da
nasıl varsam Iğdır'da Ardahan'da da, Derecik'te de Yüksekova'da da
ben her yerde varım. Mesele böyle olmalı belirli bölgenin, belli
bir şehrin, belli bir kesimin oylarını alarak etnik kökene dayalı
siyaset yapmak yerine Türkiye için Türkiye'nin her yeri için
siyaset yapmalıyız. Ve Türkiye'de yaşayan 70 milyonun her biri için
siyaset yapmalıyız. Bunun dışındaki sözleri gerçekçi bulmuyorum,
yolumuz bu, millet bize güveniyor ve oy veriyor. Millet başkalarına
da güvense onlara da oy verir, milletin elinden tutan yok.
Sandıktan çıkan sonuç başımızın gözümüzün üstünde yeri var.
İnşallah Silivri ve Türkiye'nin farklı yerlerinde görülen davalarda
kişilerin suçsuz olduğu anlaşılsın hukuka aykırı bir şey
yapmadıkarını mahkeme karar versin. Bzide onları kucaklayalım.
Beraat edenleri de tebrik ediyorum."