Arınç'tan Kılıçdaroğlu'na bir dizi tavsiye
Abone olDevlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na önerilerde bulundu.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç,
Kılıçdaroğlu'na önerilerde bulundu. Arınç,''CHP, AK Parti'nin
alacağı oyların üçte birini alsa, kendini başarılı görsün''
dedi.
AK Parti'den başka iktidara geleceğine inanılan başka parti
olmadığını belirten Arınç, şunları kaydetti: ''Bay Kemal
zaman zaman 'Biz de geleceğiz, şunu vereceğim, bunu satacağım
filan' diyor, ama millet kulak asmıyor. Neden? Çünkü gören göze
başka bir şey hacet değil. Herkes bu partide nasıl bir genel başkan
değişikliği olduğunu, içlerinde nasıl kavgalar ettiklerini,
birbirlerini ezmek için nasıl fırsat kolladıklarını çok iyi
biliyor. Bay Kemal'in en büyük endişesi, oyu artmaz da belli bir
noktada kalırsa, parti içinde kalıcı olamayacak. 'Beni
lime lime ederler bunlar. Dolayısıyla ben oyumu artırayım da
iktidar bir tarafa dursun hiç olmazsa şu Baykal'ların, Önder
Sav'ların tasallutundan kurtulayım' diye dua ediyor" şeklinde
konuştu.
''BENİM BEYNİM VAR''
Başka partilere hakaret etmenin akıllarının ucundan geçmeyeceğini,
ancak Bursa'da kendilerine çok ayıp bir şey yapıldığını kaydeden
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Arınç, şöyle devam etti:
''CHP'nin Bursa mitinginde, bir kendini bilmez eline bir
pankart yazdı, o insanların içinde astı onu. 'AK Parti'ye
oy vermeyeceğim, çünkü ben beyinsiz değilim' diye yazmış.
Evet, bu zavallı adam, bu beyinsiz adam, kendi hatasıdır
diyeceksiniz. Olur, 10 bin kişi içinde birisi böyle saçma sapan bir
şeyi yazabilir. Ama ben şimdi kendimi Bay Kemal'in yerine
görüyorum, şurada çok yaramaz bir pankart gördüm, ne yapmam lazım?
Çünkü burada ne diyor? 'Ben AK Parti'ye oy vermeyeceğim,
çünkü ben beyinsiz değilim' diyor. Bunu tersine
çevirirseniz, 'Benim beynim var, ben CHP'ye oy vereceğim,
ben beyinsiz değilim AK Parti'ye oy vermeyeceğim'. Demek ki
beyinsizler AK Parti'ye oy veriyor anlamı çıkıyor.
Türkçesi olan bir insan bunu bilir. Ben onu eğer AK
Parti'de böyle bir pankart olsaydı, 'Derhal onu kaldırın,
o sersem adamın elinden onu alın onu parçalayın' derdim.
Çünkü CHP'ye oy veren bir insana benim 'beyinsiz' deme hakkım yok.
Tercihi CHP'den, MHP'den yana yapmışsa ben ona saygı duyacağım. AK
Parti'ne yana yapmış olan Bir insana 'beyinsiz' demek aslında
beyinsizliğin ta kendisi ama keşke onu o adam yapıp, ayıbı ona ait
olsaydı. Oysa bay Kemal buradan onu okuyor tek tek heceliyor, 'ha
ha ha hi hi hi' diye gülüyor ve ondan sonra da 'Evet beyinsizler
ancak AK Parti'ye oy verir' diye sözler ve davranışlar
sergiliyor. "dedi.
''KİMSENİN HADDİ DEĞİL''
Bülent Arınç, CHP'nin Bursa'daki mitinginde açılan ''AKP'ye
oy verecek kadar beyinsiz değilim'' pankartını
hatırlatarak, Kılıçdaroğlu'nun bundan memnun olduğunu söyledi.
Arınç, şöyle devam etti:
''Milletin oyuna, düşüncesine, fikrine saygı göstermeyen bir
adam, nasıl başbakan olur? Nasıl genel başkan oldu ve nasıl genel
başkanlığa devam edecek? Genel başkan olması kolay oldu da başbakan
olması o kadar kolay değil. Çünkü biliyorsunuz, kongre yapılacak
Baykal'ın başına bir iş getirdiler. Özel ağlayıcılar tuttular
Baykal'ın evinin karşısında. 'Biz seni çok seviyoruz' diye hüngür
hüngür ağlıyorlar. 'Ne olur pazar günkü kongreye gel, bizi yalnız
bırakma, yine genel başkanımız ol. O da biraz kendisini ağırdan
alıyor. 3 gün ağladılar. 3 gün de Bay Kemal ve arkadaşları da gitti
geldi. Gazeteciler sordular; 'Sen genel başkan adayı olacak mısın
kongrede? 'Haşa tövbe vallahi öyle bir düşüncem yok' dedi. Çünkü o
zaman cesareti de yoktu, girse de kazanamayacağını biliyordu, ama
bir yerlerden bir tezgahlar, parti içi çekişmeler, birileriyle
işbirliği 3 defa 'hayır aday olmayacağım' diyen bir insan seçime 2
gün kala 'Ben adayım' dedi. Parti içinde kasetle birisini
götürdüler, onun rüzgarıyla da birisini getirdiler. Hiçbir
birikimi, bilgisi yok. Geçmişte hiçbir tecrübesi, devlet adamlığı
sıfatı yok. Sadece 92'den 98'e kadar SSK'da genel müdür olmuş SHP
döneminde, SHP'yi yerin dibine batırmış, borcun içine sokmuş,
Tunceli'de ne kadar akrabası varsa hepsini işe aldırmış, sonunda da
Karabulut olan soyadını 'Beni tanımasınlar' diye Kılıçdaroğlu'na
çevirmiş bir insan, bundan mı Başbakan olacak? Biz bazı şeyleri
utanıyoruz, konuşmaya ve söylemeye, ama bize 'beyinsiz' demek
kimsenin haddi değil. Bu milletin verdiği oy onun helal oylarıdır.
Kime isterse verir. Biz sadece tavsiye ediyoruz...''
''AMERİKAN DERGİLERİNE YAZI YAZDIRIP...''
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun her gittiği yerde meydan okumaya
çalıştığını belirten Bakan Arınç, şöyle konuştu:
''Meydan okuyan insana bakıyoruz, Allah Allah 'bu lafları
nereden çıkardı bu' diyoruz. Karşısına davet ediyor Başbakanı 'Gel
seninle konuşalım hesaplaşalım. Başbakan bugün Bingöl'de, ertesi
gün Ağrı'da, öbür gün İstanbul mitinginde. Hatta bu mitingler
bitiyor, akşam da televizyon programlarında... Şimdi, 'Karşısına
çıkamazmış'. Neden? Kendisi yürekli olacakmış, mangal gibi kor ateş
taşıyacakmış. Aman Allah'ım, bunu söyleyene bakın da neler
yaptığına bakın. Bir defa Tayyip beyin karşısına çıkacak bir
insanın da en az onun kadar Türkiye'de çetelere, mafyalara meydan
okuyan, demokrasiyi ortadan kaldırmaya çalışan darbecilerle
cuntacılarla ölümüne mücadele eden bir insan olduğunu bilmesi
lazım.'' Arınç, Türkiye'de kimsenin Kılıçdaroğlu'nun varlığından
haberdar olmadığını savunarak, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Kimsenin
değer, kıymet verdiği yok ama bizim Başbakanımız için birilerinin
neler düşündüğünü neler yapmak istediğini hangi tezgahlarla
Türkiye'yi karıştırmak istediklerini hepimizin bilmesi lazım. Sonra
bizim Başbakanımız iktidar olabilmek için Amerikan dergilerine yazı
yazdırıp, 'Bu Tayyip Erdoğan da çok güçlendi canım, bunun gücünü
biraz daha aşağı çekelim, onun için CHP'ye oy verelim' diye
yazdırmazdı. Amerika'ya selam çakıp, İsrail'den özür dileyerek,
yerini sağlamlaştırmaya kalkmaz bir cesur insan. Cesur insan,
yanında oturan İsrail Cumhurbaşkanı'na 'Sen zalimsin' diyebilen
insandır...''
"NE ABDEST BİLİR BU ADAM, NE İSLAM BİLİR...''
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, İstanbul Büyükşehir Belediye
Başkanlığı döneminde büyük yatırımlara imza attığını ifade eden
Arınç, şunları söyledi: ''İşte öyle bir Başbakanı,
kasetlerindeki edepsizlikler yüzünden değil, şiir okumaktan dolayı
bir yıl hapse mahkum ettiler, cezaevinde yatırdılar. O hırsızlık,
soygunculuk, yolsuzluk yapmamıştı, birilerinin parasını zimmetine
geçirmemişti. 'Minareler, kubbeler' diye bir şiiri okuduğu
için o zaman kendisine zulmedilmiş, cezaevine gönderilmişti.
Cezasını çekti ve çıktı. Ondan sonra 'bu adam muhtar bile olamaz',
onun için adaylığını iptal ettik' demişlerdi. İlk seçimde
milletvekili olamadı, ama milletin gücü ve Allah'ın taktiri
şüphesiz, 3 ay sonra onu meclise yüzde 85 oyla soktu, Başbakan
oldu, 8,5 yıldır da Başbakanlığına devam ediyor. Bu Bay Kemal,
SSK'yı bitirdi, ondan sonra hakkında davalar açıldı, 1999 yılında
Rahşan affıyla kurtuldu. Hemen kapağı meclise atmak istedi. Gitti
Ecevit'e müracaat etti, DSP'den adaylığını koymak istedi. DSP'nin
Genel Başkanı rahmetli Ecevit, 'sen yeteneksiz bir adamsın, senin
davaların var üstelik, seni aday yapmıyorum' dedi, partiden kovdu.
Şimdi, biz Ecevit hakkında iki laf söyleyince, beyefendi çok
gücenmiş bize, diyor ki; 'Sizin Ecevit'i ağzınıza almanız için önce
abdest almanız gerekli. Allah'ım yarabbim. Ne abdest bilir bu adam,
ne İslam bilir ne millete ders verecek bir noktada. Müslümanlık'ta
böyle birisinin adını ağzına alırken abdest almak mı var?...''