Arınç'tan iki lideri kızdıracak çağrı
Abone olBaşbakan Yardımcısı Bülent Arınç, gelecek yıl yapılacak yerel seçimlerde Kılıçdaroğlu ve Bahçeli'ye çağrıda bulundu.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, CHP’nin yüzde 30,
MHP’nin ise yüzde 20’yi geçememesi durumunda Kemal Kılıçdaroğlu ile
Devlet Bahçeli’nin görevlerini bırakmaları gerektiğini
savundu.
Arınç her iki lidere "Bırakıp gidin, partiniz de kurtulsun, Türkiye de çapsız insanlardan kurtulsun.” diye seslendi.
Bursa Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen
bayramlaşma töreninde konuşan Bülent Arınç, Türkiye'de huzur içinde
bir bayram geçirildiğini ifade ederken, "Gabar Dağı'nda bile nöbet
tutan askerler aileleri ile buluşuyor, huzur içinde bir bayram
geçiriyoruz. Ama komşu ülkelerimizde savaş var, insanlar ölüyor,
şehirler bombalanıyor. Allah o ülkedeki insanlara da yardım etsin.”
dedi.
AB tarafından bugün açıklanan İlerleme Raporu ile ilgili
değerlendirmelerde bulunan Bülent Arınç, şöyle konuştu: “Bu,
Türkiye için önemlidir. Çünkü biz AB içinde 2005'ten beri müzakere
eden bir ülkeyiz. Halkımızın AB tercihinde büyük bir düşme oldu.
Bunun kabahati bizde değil. Bunun kabahati, Türkiye'ye engel üstüne
engel çıkaranlar, sorumsuz davranan AB ülkeleridir. Biz buna rağmen
50 yıllık hayalimiz olan AB üyeliğinden geri adım atmadık,
dersimize iyi çalıştık. Bu ilerleme raporunda demokratikleşme
paketi hakkında övücü sözler var. İnşallah askerlik konusunda da
bedelli uygulamasının bir başka örneğini, uzun askerlik süresinde
de indirime giderek bir adım atacağız. Bayramdan sonra da 12 ayını
dolduran askerlerimiz terhis olacak. Bu ilerleme raporu bir kenara
ama son rapor bizim demokratikleşme paketinde gösterdiklerimiz çok
ileridir. Geçmişte yaşananları biliyoruz. Ama geçmişte
yaşananlardan habersiz gençlerimiz var. Unutmayın biz iktidara
geldiğimizde 7 yaşında olan çocuk şimdi 17 yaşında. Türkiye'yi
bizimle gördü. Geçmişi yaşamadı. Onun için bugün geldiğimiz noktayı
da önemsemiyor olabilir. Yaşı bugün 40'ın üzerinde olanlar elbette
2000-2001'de yaşadığımız krizleri daha iyi bileceklerdir. Bizim bir
şansımız var, belli kesim Türkiye'nin dününü ve bugününü çok iyi
biliyor. Bir dezavantajımız var, yeni nesil gençler bu güzellikler
karşısında çok mutlu oldukları için bugün daha fazlasını istiyor.
Çünkü onlar geçmişteki sıkıntıları görmediler. Görmesinler
inşallah.”
"KURBAN, DERİCİ TARTIŞMALARI TARİH OLDU"
Gençlerin geçmişte kurban derisi üzerinde yapılan ‘post kavgası’nı
bilmediğine işaret eden Arınç, “Deriler sadece Türk Hava Kurumu'na
veriliyordu. Bir başka yere versen suç. Derneklerimiz var,
camilerimiz var. Onlar kurbanı bekliyor, derileri toplasak da şu
yarım kalan minareyi yapalım diye. THK muhtarları almış, onlara
komisyon veriyor, her mahallede kurban derisini başka yere vermeyin
suçlusunuz diyorlar. Muhtar kardeşlerim, bu zulümden kurtuldunuz ya
sizlere ne mutlu. Avukat olarak kaç defa adliyeye gittik. Gazeteler
yazardı, kurban derileri ele geçirildi, ne kadar ayıp. Bu THK artık
eski Türk Hava Kurumu değil. THK, Ankara'da üniversite kurdu,
pilotluk, mühendislik eğitimi veriyor. Geçmişin, herkesin kurban
derilerine el koyan zalim kurum yok artık. Ne canlar yandı biliyor
musunuz? Bir defa ceza yedik biz, deri tuzladık tabak yaptık,
başkasına vermemek için.” diye konuştu.
"BAŞÖRTÜSÜ YILLARCA BAŞ AĞRISIYDI"
Başörtüsünün yıllarca önemli bir sorun olarak ülkenin önünde
kaldığına vurgu yapan Bülent Arınç, şöyle devam etti: “Biz bir
hanımefendiye karışmayız, nasıl tercih etmişse o bizim de
tercihimizdir. Nasıl İran'da başını ört baskısı yanlışsa, başını aç
baskısı da yanlıştır. İkisini de reddettik biz. Benim Meclis
başkanı olmamın sebebi budur. Ahd ettim, inat ettim, aday oldum.
Gazetelerde AK Parti milletvekillerinin adaylarını gruplara ayırıp,
başörtülü, başörtüsüz diye yazılıyordu. Ne kadar ayıp bir şey.
Gittim inadına adaylığımı koydum. Birinci turda 360 oyla meclis
başkanı seçildim. 5 sene boyunca çektiğimizi Allah bilir. Ama
sabrettik, dağlara çıkmadık, demokrasi yolu ile bugün geldiğimiz
noktaya bakın. Cumhurbaşkanlığı törenlerine bakın, artık kamuda da
kıyafet serbestisinin geldiğini görün. İnsanlar bu özgürlüklere ne
kadar susamış ki itiraz eden büyük bir ses duyamıyorsunuz.”
"ESKİ KILIÇDAROĞLU OLSAYDI, LAİKLİK ELDEN GİDİYOR DİYE
BAĞIRIRDI"
Kamusal alan safsataları ileri sürülmeden herkesin kardeşçe
kucaklaştığını ifade eden Arınç, şunları kaydetti: “CHP
milletvekili gitmiş dava açmış. Grup başkanvekilleri diyor ki kendi
adına gitmiş. Biz biliriz bunları. Eski 10 sene önceki Kılıçdaroğlu
olsaydı, şimdi laiklik elden gidiyor diye bağırır, Cumhuriyet elden
gidiyor diye ne kadar bağırırdı biliyor musunuz? Çok şükür her
şeyin bir vakti var, vakti gelmeden çiçek bile açmıyor. Yüzde 10
barajını biz getirmedik, 15 aylık partiydik, önümüzde yüzde 10
barajı vardı. O zaman hiç yüzde 10 baraj var diye şikayet eden
duydunuz mu? Bir insan kendini yüzde 10 barajına göre ayarlar mı?
Başbakanımızdan duyduğumuz sözde tüylerimiz diken diken oldu.
Birinci partinin yüzde 22 oy aldığı bir ülkede, başbakanımız bize
en az yüzde 40 oy, 15 milyon seçmen demişti. İnanmıştı buna. Şimdi
biz yüzde 10 barajını indirebiliriz, tamamen de kaldırabiliriz.
Madem istiyorsunuz, haydi dar bölge sistemine gidelim. Parti içi
demokrasi diye kafamızın etini yediniz yıllarca. Şimdi her bölgenin
adayı olsun, bir oy fazla alan milletvekili olsun. Bunun önünde
baraj yoktur. Bak sana seçenek sunuyorum. Bu kıyağı kimse yapmaz
ha.”
"AZICIK AŞIM KAYGISIZ BAŞIMIN PEŞİNDESİN, BEN 50 OLMUŞUM,
60'IN PEŞİNDEYİM"
Bülent Arınç, konuşmasına şöyle devam etti: “İkinci seçenek, 5'li,
6'lı daraltılmış bölge yapabiliriz. Bursa 18 milletvekili
çıkartıyor, 3'e bölebiliriz. Hatta sana iyilik yapayım, yüzde
10'luk barajı da yüzde 5'e indireyim. Bunları kabul etmiyorsan, o
zaman bugünkü sistem. Sen bana 4., 5. sistemleri sunacaksan
dinlerim. Ama Türkiye 11 yılda ne yaptıysa temsilde adalet ve
yönetimde istikrarla yaptı. Türkiye, bundan sonra istikrarın
kıymetini biliyor. Ya CHP'yi yapacaksa tek başına yapacak, ya AK
Parti'yi yapacaksa tek başına yapacak ya da MHP'yi yapacaksa tek
başına iktidar yapacak. Parçalı bulutlu hava iyi değil. Şimdi artık
barajı onlar düşünsünler. Sen bir defa iktidar olmak istiyor musun
istemiyor musun ona karar ver. Azıcık aşım, kaygısız başım mı
diyorsun. Sen bunun peşindesin, ben yüzde 50'leri aşmışım, 60'ın
peşindeyim. Ya herro ya merro. Deveyi yardan uçuran bir tutam
ottur.”
"KILIÇDAROĞLU YÜZDE 30, BAHÇELİ YÜZDE 20'Yİ BULAMAZSA
GİTSİN, TÜRKİYE ÇAPSIZ İNSANLARDAN KURTULSUN"
Gelecek yıl yapılacak mahalli seçimlerin önemine dikkat çeken
Bülent Arınç, konuşmasını şöyle tamamladı: “Başbakan, her seçimden
önce iddialı konuşuyor. 'İkinci parti olursam, siyaseti bırakırım'
diyor. Ey CHP ve Kılıçdaroğlu, şunu söyleyebilir misin; 'Bu seçimde
yüzde 30'un altında kalırsan, bak çok küçük rakam söyledim sana,
eyvallah diyebilir misin. Sayın Bahçeli senin için biraz daha
iyimserim. 'Ben bu önümüzdeki seçimlerde yüzde 20'nin altında oy
alırsam 'bana eyvallah' diyebilecek misin yoksa 'Bize karışma mı'
diyeceksin. Kemal Bey'e tavsiyemiz, iddia sahibi ol. Hala bir adam
alıp almada endişe ediyorsun. Yarın benim koltuğumu alır mı diye
düşünüyorsun, hiç düşünme. Bak ben iki sene sonra kendi yerimi
buradaki arkadaşlardan birine bırakacağım. Yüzde 20'yi, yüzde 30'u
bulursanız bu partide hayat var deriz yoksa bulamazsanız, bırakıp
gidin, partiniz de kurtulsun, Türkiye de çapsız insanlardan
kurtulsun.”