Arınç'tan HDP'lilere çok sert sözler!
Abone olBülent Arınç, bir televizyon programında gündeme ilişkin açıklamalarda bulunurken HDP'nin iki Eş Başkanı için sert ifadeler kullandı.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bir televizyon
programında gündeme ilişkin açıklamalarda bulunuyor. 'HDP'liler
Suruç'ta neden yoktu?' sorusuyla eleştirilen Arınç, buna bir
açıklama getirdi ve "Ben sadece masumane soruyorum dedim. Buna
cevap verecekleri yerde hakaret ediyorlar." dedi.
HDP'nin iki Eş Başkanı için sert ifadeler kullanan Arınç,
Demirtaş'ın cevabını hatırlatarak "verdiği cevap gayriciddidir.
Demirtaş kendi takipçilerine 'şapşik' diyor. Bu şapşiklere verilmiş
cevaptır. Bu cevabı aynen kendisine iletiyorum. Türkiye şapşiklerin
ülkesi değildir. Adam gibi cevap verin." diye konuştu. Arınç diğer
Eş Başkan içinse "Figen Yüksekdağ aman Allahım! Figen Yüksekdağ
mesela, yani bunlar 1 gramsa o 500 gram maşallah" dedi.
Arınç’ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:
Son günlerdeki üzüntülerimiz çok fazla. Öncelikle Suruç'ta 32 canımız vefat etti, ağır yaralılar, hayatta kalanlar var. Anneler, evlatlar, genç kızlar, üniversite öğrencileri var. Bu büyük bir acı... 32 masum insanın alçakça katledilmesi büyük bir acı.
Arkadan tabii Ceylanpınar'da yataklarında uyuyan 2 tane gencecik polislerimiz, alçakça şehit edildi. Henüz soruşturma devam ediyor. Ceylanpınar'daki bu acı henüz çok taze. Gözaltına alınan ve tutuklananlar ama soruşturma henüz bitmedi.
Türkiye’de Terör örgütü olarak daha çok PKK’yı biliyoruz.
İktidara tek başımıza ulaşamamamız bizi üzebilir. Ama halkın takdirine saygı göstereceğiz. Bu hükümeti kurmamız lazım. Milletvekili olmamama rağmen hala Başbakan Yardımcısıyım. Bu beni rahatsız etmiyor da değil. Bir hükümet kurulmalı ve ben de arkadaşıma görevimi devretmeliyim. Ben şahsi düşüncemi ifade ediyorum.
“IŞİD TÜRKİYE’DE TABAN BULAMADI”
Türkiye güçsüz hale getirilmek isteniyor. IŞİD, Türkiye’de taban
bulamadı. Bizdeki Sünni İslam geleneğine IŞİD düşmandır. Ben
Türkiye’de IŞİD’in taban bulamamasına seviniyorum.
Muhalefetin, medyanın eleştirileri yurtiçi ve dışında bir algı
operasyonudur. Türkiye’nin IŞİD’le iç içe olup, destek olduğu
iddialarını reddediyorum. Türkiye’nin hiçbir şekilde IŞİD’e desteği
olmamıştır. B alçaklıktır bu vicdansızlıktır. Bunların hepsi
külliyen yalandır. Bir takım sebepleri bahane ederek Türkiye’nin
IŞİD ile iç içe olduğunu yazıyorlar. Batı da bunu yazmaya çizmeye
başlıyor. Bizim Suriye’deki olaylara bakış açımız belli. 1 milyon
800 bin insanı 5 seneden beri nasıl barındırdığımız, beslediğimiz
belli. Gelenlerin içinde muhaberat yanlısı da Esad yanlısı da
olabilir. Biz Türk milletinin asaletini gösterdik.
“KARA HAREKATI DÜŞÜNMÜYORUZ”
IŞİD ile biz sadece konsolosluk görevlilerimiz, rehin haldeyken,
sadece çok fazla konuşmadık. Ama mücadele bir yandan devam etti.
Fakat daha sonra olaylar gelişti, IŞİD her tarafa saldırmaya
başladı.
Biz bunların hepsinin hakkından geliriz. Bugün indirilen balyoz
devam edecek bundan da emin olsunlar. Kara harekatı şimdilik
düşünülmüyor. Koalisyon içinde de kendimize çok önemli görevler
aldık ama kara harekatını koymadık.
Çözüm sürecinin temeli Habur’la atıldı ama başarısız oldu. Çözüm
sürecinden bizim anladığımız; milli birlik ve kardeşliktir. Artık
fikirler konuşsun. Paylaşamayacak neyimiz var? Etnik kökeniyle de,
fikirleriyle de düşüncesiyle de insanlar huzur içinde yaşasın.
İmralı 2012 yılında Nevruz’da bir mesaj gönderdi. O mesaj kabul
edildi. Ben böyle bir imza hiç vermedim. Ne Tayyip Erdoğan’a ne de
Erbakan’a. Bunlar dediler ki “Önder Apo’nun iradesi bizim de
irademizdir. ‘Sözde Önder’ diyeyim. “
“SÖZLERİNDE DURMADILAR”
Şimdi ‘Google amca’ diye bir şey var. 2012 Nevruzunda Sırrı Süreyya
Önder tarafından okunan mesajında bu vardı. Silahlar bırakılacak ve
devamı da gelecektir. 1-2 ay göstermelik fotoğraflarla Türkiye’yi
40-50 kişinin terk ettiğini gördük. Arkasından Gezi çıktı, başka
olaylar çıktı. ‘Çıkmayız’ dediler. Biz sözlerimizin hepsinde
durduk. Bazen verdiğimiz sözün yüzde 100’ünü de getirmemiş
olabiliriz. Onlar da yüzde 100 tamamlamadı, biz de yüzde 90’da
kalmış olabiliriz.
Seçimde PKK tehdit etti, şiddet vardı.
Elbette bu görüşmeler tekrar başlayabilir ama HDP kendi duruşunu
sabitlemesi lazım.
SURUÇ PATLAMASI
Olaydan önce polisin güvenlik araması yapmasına izin verilmedi. Güvenlik kontrollerinde belediye yetkilileri engel oldu.
Bir şeyi düşünmelerini istiyorum. Suruç'ta her yerde görünen HDP milletvekilleri, ilçe başkanı, yerelden katılan neden yok? Bence izole edilmiş bir topluluk halinde bunlar hedef gösterilmiş.
Şimdi ikimiz oraya gitmiş olalım. 2 de kız arkadaş var. Sonrasında da bir adam geliyor. Endişe etmez miyim ben? Bu adam nasıl 50 kişinin arasına girmiş, eğer kamera kayıtları olsaydı buraya nasıl girdiğini görmüş olurduk.
Belediyenin güvenlik kamerası 10 aydır çalışmıyor.
Ben sadece masumane soruyorum dedim. Buna cevap verecekleri yerde hakaret ediyorlar. Ben 10 tane sebep gösterebilirdim onlara. Bakın tüyo da veriyorum bunu da söylemiyorlar.
Bu tarz toplumsal şiddet olaylarında yönlendirme olabilir. Birisinin bir kararı olabilir. Mavi Marmara olayında da şüpheci bir tavrım vardı.
"TÜRKİYE ŞAPŞİKLERİN ÜLKESİ DEĞİLDİR"
Kurban seçilmiş de olabilirler, kendileri de gelmiş olabilirler.
Ben buna neden katlanamadığınızı
söyledim. Demirtaş'ın verdiği cevap gayriciddidir. Demirtaş kendi
takipçilerine 'şapşik' diyor. Bu şapşiklere verilmiş cevaptır. Bu
cevabı aynen kendisine iletiyorum. Türkiye şapşiklerin ülkesi
değildir.
FİGEN YÜKSEKDAĞ AMAN ALLAHIM!
Figen Yüksekdağ aman Allahım! Figen Yüksekdağ mesela, yani bunlar 1
gramsa o 500 gram maşallah. Bir bayan, bi kadın milletvekili. Daha
naif olması gerekirken bana saydırıyor. Ben bunlar müstehak değilim
adam gibi cevap verin.
Hiçbir şey bu sorumluluktan sizi kurtarmaz. Adam gibi cevap verin. Bu insanlar bir katliama ulaştılar. Bu insan buraya nasıl girdi? Biliyorsanız söyleyin, bilmiyorsanız biz zaten bulacağız.
'Kamera neden yoktu' diyorum, cevap yok. 'Güvenlik aramasına neden izin verilmedi?' diyorum, cevap yok. Adam gibi cevap verin.
Yüreğim onlar için yanıyor.
Adamın bir tek kafası kalmış ama kimlik kartı ortada. Bir tek kafası kalmış ama kimlik kartı meydanda. Kimliğini de HDP'liler getiriyor Emniyet'e veriyor. Ben şunu düşündüm önce; kimliğinden Şeyh Abdurrahman belli. Sordum dedim ki kimliği budur ama ölen adam belki başka bir adamdır. Belki hedef şaşırtıyorlar. Adli Tıp'ı da en iyi yerde yaptık Gaziantep'te. Oysa birileri bizden bunları Urfa'da vesairede yapmamızı istedi. Ama biz ısrar ettik. Hükümet göz yumdu algısı yaratılmak istendi, hepsi yalan.
"ÖRGÜT SİLAH BIRAKIRSA TÜRKİYE UÇUŞA
GEÇER"
Bu Türkiye’nin son şansıdır. Çözüm sürecinden
vazgeçmeyeceğiz. Çözüm süreci rasyonel bir şekilde devam edecek.
Örgüt silah bırakırsa Türkiye uçuşa geçer.
"CHP İLE YAPTIĞIMIZ GÖRÜŞMELER SAĞLAM ZEMİNDE
İLERLİYOR"
Gönlüm CHP ya da MHP ile bir hükümet kurmaktan yana. Millet
bir karar vermiş, o karara saygı duyacağız. Millet, "Ben koalisyon
görmek istiyorum" diyor. Koalisyon kurmak mümkün. Seçim veya erken
seçim bu işin sonucudur, başta başlanacak bir şey değildir. CHP ile
yaptığımız görüşmeler sağlam zeminde ilerliyor.