Arınç'tan erken seçim için iddialı kehanet!
Abone olKoalisyon seçenekleri yaşama geçmezse sandığa gidileceğini vurgulayan Bülent Arınç "Ne zaman bir seçim yapılırsa AK Parti yine tek başına iktidara gelecektir" dedi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, olası bir erken
seçimde AK Parti'nin tek başına iktidara
geleceğini iddia ederken seçmenin kaos ile istirar arasında
birtercih yapacağını söyledi.
Mardin Valiliği'nin ziyaretinin ardından Fuat Yağcı Camisi'nde
öğlen namazını kılan Bülent Arınç, esnaf ziyaretinde bulunduktan
sonra vatandaşlarla sohbet etti. Arınç, "Ya AK Parti ile hükümet
kuracaklar ya da kendileri kuracak. Kuramazlarsa milletimize
diyeceğiz ki, verdiğiniz karar buydu. Biz hükümet kurmak istedik
ama bunlardan hükümet kurmak mümkün olmadı. Yapılacak tek şey
seçime gitmektir. Ey millet, sen kararını ver, ya kaos ya istikrar.
Milletimiz kararını verecek. Biz onun vereceği karara bu günden
saygılıyız" dedi.
Buradaki şartların, batı illerindeki gibi olmadığını belirten
Arınç, şöyle konuştu:
"Eşit imkanlarla bir seçim olmadı. Daha fazlasını da söylemek
istemiyorum. Çünkü netice itibariyle sandıktan çıkan sonuç budur.
Bu sonucu kabullenmekten ve halkın takdirine saygı göstermekten
başka da yapacağımız yoktur. İnsanlar doğru ya da yanlış kararlar
verirler. Biz hakim değiliz. Doğruluğunu veya yanlışlığını
tartışacak durumda değiliz. Madem ki millete gidiyoruz, milletin
oyuyla sandıktan çıkıyoruz o zaman o karara saygı duymak ve bunun
gereğini yapmak gerekir."
"20 MİLLETVEKİLİ DAHA OLSA..."
Arınç, "Seçim sonucunda tek başımıza iktidar olamadık ama 258
milletvekili çıkardık. CHP'nin 2 misli, MHP ile HDP'nin 3 misli
milletvekili çıkardık. 20 milletvekili daha olsaydı, biz
elbette tekrar tek başına iktidar olabilecektik" dedi.
Başbakan Yardımcısı Arınç, şunları kaydetti:
"Eğer HDP barajı aşmamış olsaydı veya bir şekilde aştırılmamış
olsaydı demokratik ölçüler içerisinde o zaman CHP yüzde 30, MHP
yüzde 20 alsa bile biz asgari 290 milletvekili ile yeniden iktidar
olurduk. Ama seçim öncesi büyük bir proje olarak bir partiye barajı
aştırmak niyeti ile çalışmalar yapıldı. İçeriden ve dışarıdan
desteklendi. Türkiye'nin şartları onlar için uygun hal getirildi.
Bunu bahane aramak için söylemiyorum. Hatta bir koçbaşı gibi
kullanıldı. Bütün muhalefet buna destek verdi. Bu sonucu
değiştirmiyor. Ama bizim şartlarımızla diğerlerinin şartları
arasında bir eşitsizliği göstermek için söylüyorum."
"AK PARTİ YİNE TEK BAŞINA İKTİDARA GELECEK"
Seçimin ardından çıkan tablo nedeniyle seçmenin büyük şaşkınlık
yaşadığını işaret eden Arınç, "Ne zaman bir seçim yapılırsa AK
Parti yine tek başına iktidara gelecektir. Bundan 3 ay sonraki
seçimi kastetmiyorum. Ne zaman olursa. 'Biz bu kadar da
destek olmamıştık, tahmin etmemiştik. Türkiye'de istikrarın
bozulmasını biz de arzu etmiyoruz. Biz sadece AK Parti'nin kulağını
hafifçe çekelim, demiştik. Bir de baktık ki kulak elimizde kaldı'
diyenleri çevrenizde duyuyorsanız, bu demektir. Biz de bu seçimden
ders çıkardığımız takdirde ki çıkardık, çıkarıyoruz. Bazı
yanlışlıkları düzeltmek, bazı eksiklikleri gidermek bazen de böyle
fantezi halinde yürüyen bir takım gerçeklerin olduğu gibi
görünmesini temin etmek istiyoruz" diye konuştu.
"YA İSTİKRAR YA KAOS"
Bülent Arınç, seçimde bazı yerlerde yapılan tehdit ve baskıların
olumsuz sonuç verdiğini vurgulayarak, bazı müşahitlerin
"Kusura bakmayın, hayati tehlike altındayız. Görevimizi
yapamayacağız, bizi anlayın" dediğini ve kartlarını bırakmak
zorunda kaldığını anlattı.
Arınç, "Burada hükümetin sorumluğunda olan işler vardır, vatandaşın
yapması gereken işler vardır. Bütün bunları analiz ediyoruz.
Önümüzdeki seçimde inşallah bu olumsuzlukların hiçbirini bir daha
görmeyeceğiz" dedi.
Başbakan Yardımcısı Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Normal şartlarda yapılacak seçimin galibi de başka güven
duyulacak, iktidar yapılacak başka bir parti olmadığına göre bu AK
Parti olacaktır. Biz halkımıza 'Bizden daha iyisini buluyorsanız
onu seçin ve tek başına iktidar yapın. Böyle 3-5 partili
koalisyonlardan Türkiye bir şey kazanmaz' dedik ama bu olmadı.
Şimdi bunlar ya AK Parti ile hükümet kuracaklar ya da kendileri
kuracak. Kuramazlarsa milletimize diyeceğiz ki; Verdiğiniz karar
buydu. Biz hükümet kurmak istedik ama bunlardan hükümet kurmak
mümkün olmadı. Yapılacak tek şey seçime gitmektir. Ey millet sen
kararını ver; ya kaos ya istikrar. Milletimiz kararını verecek. Biz
onun vereceği karara bu günden saygılıyız."
"ALLAH'IN İZNİYLE YİNE İKTİDAR OLACAĞIZ"
Arınç, Türkiye'deki 30 büyükşehir belediyesinin 18'inin AK Partili
belediyeler tarafından yönetildiğini, AK Parti'nin 76 ilden
milletvekili çıkardığını anımsattı.
CHP ve MHP'nin 35 ilde, HDP'nin de 14 ilde milletvekilinin
bulunduğunu vurgulayan Arınç, şöyle dedi:
"Türkiye'nin her yerinde biz varız. 5 ilden çıkaramadık ama orada
da ikinci partiyiz. Bu açıdan baktığınız zaman yüzde 41'le başarılı
bir sonuç aldığını söyleyebiliriz. Çünkü en zayıf halimiz yüzde 41
ise bunu Türkiye'de bugüne kadar sadece 3 parti geçmiş dönemlerde
kazanabildi. Şu kadar yıl geçti yüzde 41 oy alan başka bir parti
olmadı. Her an hükümet kurabiliriz. Her an bir seçimde 4-5 puan
aldığımızda ki hedefimiz her zaman yüzde 50 olmuştur. Allah'ın
izniyle yine tek başımıza iktidar olacağız. Bundan daha geriye
gidiş yok."
Başbakan Yardımcısı Arınç, öncelikli görevlerinin hükümet kurmak
olduğunu belirterek, hükümetin kurulmaması durumunda seçime
gidilmesinde fayda bulunduğunu ve parti olarak buna hazır
olduklarını kaydetti.
"İKTİDAR İÇİN KURULMUŞ BİR PARTİYİZ MUHALEFETE İŞİMİZ
YOK"
İktidarın zor olduğunu ve ateşten gömlek giymeye benzediğine vurgu
yapan Arınç, şunları söyledi:
"Maaş ödeyeceksin, sağlık gideri yapacaksın, bir olay oldu mu? diye
bakacaksın, dış politikadan sorumlu olacaksın, Çözüm Süreci ne
olacak? Başkaları rahat, bir eli yağda bir eli balda. Eleştirmek
kolay, iş yapmak icraat yapmak zor. Biz iktidar olmak için kurulmuş
bir partiyiz, muhalefette işimiz yok. Çünkü ancak iktidarda hizmet
yapabiliriz. Bizim siyaset anlayışımız toplumun sorunlarını
çözmektir. Toplumun taleplerini karşılamak, özgürlükleri
genişletmek ve demokratikleşmeyi sağlamaktır. Devlet dediğin zaman
millet, jandarmayı, cezaevini hatırlamayacak. Devlet nedir diye
sorulduğunda 'yol, hastane ve köprüdür' diyecek. Biz onu
yaptık."