Arınçtan askere imalı yanıt!
Abone olGenelkurmay iki askeri aracın şüphe üzerine durdurulması üzerine 'paranoya' açıklaması yapmıştı. Arınç imalı bir yanıt verdi.
Arınç: Sivil araçta asker kişiler var ama sivil kıyafetliler.
Askeri, kurumları içerisinde sivil işlerle görevlendirdikleri
anlaşılıyor
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Genelkurmay Başkanlığı’nın,
Ankara’daki iki askeri aracın “şüphe” üzerine durdurulması üzerine
önceki gün yaptığı “Bu olay, son günlerde yaşananların kişileri ve
toplumu ne hale getirdiğini gösteriyor” açıklamasına
Afyonkarahisar’dan imalı yanıt verdi.
Arınç “Türkiye’de buna benzer o kadar olay yaşandı ki, artık
hangisinin toplumda paranoya yarattığını seçmek mümkün olmuyor”
dedi.
Arınç, iki sivil araçtaki kişilerin “sivil giyimli asker”
olduğunu da vurguladı.
Gazetecileri, “Arkadaşlar, siz de herhalde konuları çoğu zaman
birbirine karıştırıyorsunuz. Her kafadan bir ses çıkınca buna
benzer haberlerin de gerçeklik derecesi iyice azalmış olur” diye
eleştiren Arınç, “Bu haberleri biraz ayıklamamız lazım.
Hepsinde müşterek olan konu şudur ki, sivil arabalarda
asker kişiler var ama sivil kıyafetliler. Askeri kurumları
içerisinde sivil işlerle görevlendirildikleri anlaşılıyor.
Yani, birisinin teknisyen, birisinin sebze alımı için dışarı çıkmış
bir kişi olması ne kadar önemlidir?” diye sordu.
Yaptıkları işler nedir?
Gazetelere göre, iki araçta iki kişi değil, birinde beş, diğerinde
dört kişi olduğuna dikkat çeken Arınç, şunları söyledi: “Yaptıkları
işler nedir, ne değildir, bunlar çok önemli şeyler değil.
Hakimin kendi isteğiyle, kendisini takip ettiği öne sürülen
iki araç durdurularak ve arama yapılarak bir sonuç ortaya
çıkarılmaya çalışılıyorsa, bu araştırmaya yapanlar neticeyi de
açıklarlar. Orada ortaya çıkan kişilerin sivil kıyafetle
ama asker kişiler oldukları söyleniyor. Bu haberleri biraz
ayıklamamız lazım. Yani hepsinde müşterek olan konu şudur ki, sivil
arabalarda asker kişiler var ama sivil kıyafetliler. Yaptıkları
işlerde kendi yine askeri kurumları içerisinde sivil işlerle
görevlendirildikleri anlaşılıyor. Yani birisinin teknisyen,
birisinin sebze alımı için dışarı çıkmış bir kişi olması ne kadar
önemlidir?
Az konuşmak hayırlı olur
Biz bunlarla daha çok meşgul olmayalım. Ama,
gazetelerimiz maalesef 32 kısım tekmili birden adeta sonu belli
olmayan biz dizi şekline getirirlerse bu konuyu, çok daha dedikodu,
çok daha yalan, yanlış haberlerle, bu işler birbirine karışmış
olur. Bırakalım savcıyı, hâkimi, kendi soruşturmalarını yapsınlar.
Bunlara ilişkin yargıyı başka yönlere yönlendirecek ve etki altına
alabilecek sözlerden ve davranışlardan kaçınmış olalım. Türkiye’de
son yıllarda bu ve buna benzer o kadar çok olay yaşandı ki, artık
hangisinin toplumda paranoya getirdiğini doğru seçmek mümkün
olmuyor. Kim daha çok az konuşursa, kim daha az yargı sürecini
etkilerse, ülke adına çok daha hayırlı işler yapmış olur.
Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğuna, hâkimlerimizin,
savcılarımızın ve kolluk kuvvetlerimizin yasalar çerçevesinde
kendilerine düşen görevi en güzel şekilde yerine getireceğine
inanıyorum.”
“Ben de dışardan izliyorum”
Arınç, yaşanan gelişmeleri nasıl değerlendirdiği
sorulunca, “Savcılık konuyla ilgisi olduğu iddia edilen kişilerin
sorgulamasını yapıp hakime sevk ediyor. Bunlar serbest bırakılıyor
ama tahkikatın devam ettiği söyleniyor. Ben de sizler gibi olayın
mağduru olarak gösterilsem dahi yine sizler gibi hadiseyi dışardan
izliyorum” dedi.