Arınç'ın suikast soruşturması neden uzadı?
Abone olBülent Arınç'a yönelik suikast planı soruşturmasını neden bu kadar uzadı?
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç 'Çukurambar suikast
iddiası'nda soruşturma süresinin uzamasıyla ilgili çok ilginç
öngörülerde bulundu.
Vatan Gazetesi'nden Murat Çelik'in Bülent Arınç ile yapmış olduğu
röportajda: "Ben de bekliyorum... Bu konunun mağduruysam,
sonuç beklemek benim de hakkım." dediği üzerinden bir
buçuk seneden fazla zaman geçen o ünlü, 'Çukurambar suikast
iddiası' ile ilgili Arınç çok ilginç tahminlerde bulundu.
SORUŞTUMA NEDEN UZADI
TBMM Başkanlık seçimi için yapılan oylamalara verilen araların
birinde, "Ne oldu sizin şu olay yaratan suikast iddiası
konusu?" sorusuna Arınç, "Ben de bekliyorum...
Yargının işine elbette karışmak olmaz ama açıkçası ben de bir an
önce bir sonuç alınmasını umut ediyorum" diye başladı söze. "Çok
uzun zaman oldu ve hala ortada bir iddianame yok"
"Evet, gerçekten çok uzadı. Hiç unutmuyorum, 19
Aralık'tı... 2009'un 19 Aralık'ı... Ben Manisa'daydım. Bu çok
önemli bir konu elbette. Üzerinden bir buçuk yıldan fazla vakit
geçti ve ortada henüz somut bir gelişme yok."
Peki takip ediyor musunuz süreci? Ve ne olacağını tahmin
ediyorsunuz?
"Arada sırada ben de avukatlarıma soruyorum, 'Var mı
bir haber' diye. Şu ana kadar yok... Soruşturma aşamasından
sonra bir dava açılacak mı, yoksa kovuşturmaya yer olmadığına mı
karar verilecek bilemiyorum. Ama doğrusu ben de merak içindeyim. Ve
eğer bu olayın mağduruysam, bir sonuç beklemek herhalde benim de
hakkım, öyle değil mi?"
SORUŞTURMA NEDEN UZAMIŞ OLABİLİR?
Başbakan Yardımcısı Arınç'ın, "Soruşturma neden bu kadar uzamış
olabilir?" sorusu üzerine söyledikleri ise yanıtlarının belki de en
dikkat çekicisiydi: "Belki benimle ilgili olan kısmın
dışında boyutları da vardır ve o sebeple uzamıştır.
Bilemiyorum..."
BAKANLIK KULİSLERİ
İktidar partisinde, grup başkanvekilleri dün belli oldu. Ve tabii,
bu isimlerin bakan olmadığı da... Yeni grup başkanvekillerinin
yaşadığı duyguyu, en hafif ifadesiyle, "buruk bir sevinç" olarak
niteleyebiliriz. Grup başkanvekili olmayanlar için ise durum tam
tersiydi kulislerde... Geçen dönemin öne çıkan iki grup
başkanvekili, Suat Kılıç ve Bekir Bozdağ ile genel başkan
yardımcısı Fatma Şahin, günün en ilgi çeken isimleriydi. Kılıç,
Bozdağ ve Şahin'e, daha şimdiden, "Sayın Bakanım" diye hitap
edilmeye başlandı...
MENÜYE ALIŞMA GÜNLERİ
TBMM Üyeler Lokantası, yeni parlamenterleri ağırlıyor. Meclis
Lokantası'nda ödenen hesaplar ise ilk kez vekil olan siyasetçileri
şaşırtıyor. Hemen hepsi, burasının, Türkiye'nin en ucuz lokantası
olduğunu bilerek gelmiş ama yine de hesap öderken küçük bir
şaşkınlık yaşanıyor. Hesap geldiğinde, "Ben ödeyeceğim"
mücadelesine, "Dışarıda sen ödersin" esprisi eşlik ediyor. Bu
durumun nedeni çok açık... Mesela; çorba, Ankara tava, salata ve
tatlıdan oluşan bir yemeğe ödenen toplam miktar, ekmek ve su dahil
7 TL. (Yazıyla, yedi lira.) Bu satırları okuduğunuz saate göre
ağzınızın sulanması riskini göze alın ve menüden bazı yemeklerin
fiyatlarına bir göz atın derim... Çorbalar (mesela dün ıspanak ve
mercimek vardı) 50 kuruş. Pilavlar 50 kuruş. Mantı 2 TL. Ankara
tava, et sote, kuzu şiş 4'er TL. Köfteler 3 TL. İç pilavlı piliç
dolma 2 Lira 50 kuruş. Kuru fasulye, patlıcan musakka 1 TL 50'şer
kuruş. Türlü güveç 1 TL. Cacık 50 kuruş. Yoğurt 75 kuruş. Salatalar
50 kuruş. Tatlılar 1 Lira 50 kuruş. Ve kuver (ekmek - su), kişi
başı 50 kuruş. Çayın durumu bu dönem biraz farklı; limitsiz, aylık
40 TL. Yemeklerin; lezzet, porsiyon, kalite ve servisinin birinci
sınıf olduğunu söylememize gerek yoktur herhalde...