Arınç YÖK'ten anlayış bekliyor

TBMM Başkanı Bülent Arınç, üniversite öğrencilerinin sorunlarının çözülebilmesi için "YÖK’ün olaya biraz daha objektif ve gençleri düşünerek bakması gerektiğini" söyledi.

TBMM Başkanı Bülent Arınç, kendisinin de mezun olduğu Manisa Lisesi öğrencilerini kabul etti. Arınç, geleceğin gençlerin elinde olduğunu ve yasa organı olarak gençlerin nitelikli eğitim alabilmeleri için ellerinden geleni yaptıklarını anlattı. Arınç, bütçeden ayrılan paylar konusunda hep Milli Savunma Bakanlığı’nın ilk sırada yer ayrıldığını, ilk kez az farkla da olsa Milli Eğitim Bakanlığı’nın ilk sıraya geldiğini bildirdi.

Bir öğrencinin üniversite sınavlarıyla ilgili sorusu üzerine de Arınç, eğitim sisteminde pek çok sorun olduğunu ve bunların da iki sorumlusunun Milli Eğitim Bakanlığı ve YÖK olduğunu söyledi.

Arınç, ÖSS ve ÖSYM’de sınavla ilgili tek yetkilinin YÖK olduğunu ve özerk bir kurum olduğu içinde sınavla ilgili konularda YÖK’ün karar verdiğini belirtti.

Arınç, "bu değişiklik ancak yasayla olabilirdi. Geçen yıl çalışıldı ancak biraz fazla gürültü çıktı. Geriye alınmak zorunda kaldı. Bu duvarları aşmak için yapılması gerekenler var. Milli Eğitim Bakanlığı ve YÖK elbirliği, işbirliği değil, birbirlerine karşı duruşlarla bir türlü gerçekleştiremiyor. YÖK’ün de bu olaya biraz daha gençleri düşünerek bakması lazım" dedi.

BEYİN GÖÇÜ

Arınç, bir öğrencinin Türkiye’deki "beyin göçü" ile ilgili sorusunu yanıtlarken de, bunun Türkiye’deki gelişmişlikle ilgili olduğunu bildirdi. Arınç, daha çok yatırım, üretim, vergi adaletsizliğinin giderilmesi, bölgelerarası eşitsizliği giderilmesi ve daha çok demokrasinin Türkiye’nin önünü açacağını vurguladı. Arınç, bir hafta önce Lüksemburg’da olduğunu ve burada kişi başına düşen milli gelirin 60 bin dolar olduğunu vurgulayarak, Türkiye’de kişi başına düşen mili gelirin iki yıl önce 2 bin 500 dolar olduğunu şimdi ise 4 bin 400 dolara çıktığını anlattı.

Arınç, ekonomiyle demokrasinin birbiriyle bağlantılı olduğunu ifade ederek, "2 bin 500 dolarlık milli gelirle 2 bin beş yüz dolarlık demokrasi, 25 bin dolarlık milli gelirle 25 bin dolarlık demokrasi olur. Fikir ve düşünce özgürlüğü, din ve inanç özgürlüğü, teşebbüs özgürlüğü, iş yapabilme özgürlüğü öne geçirilmiş ülkelerde demokrasi olur. Baskıcı rejim olur ve bu özgürlüklerin önü kapatılırsa duragan bir ekonomi olur" diye konuştu.

Kaynak: www.hurriyetim.com.tr