Arınç: Yeni anayasa çalışmaları umutsuz vakadır
Abone olBaşbakan Yardımcısı Bülent Arınç, yeni anayasa çalışmalarıyla ilgili, “Mesafeler çok uzadı. Netice alınamadı. Bundan sonra da ümitsiz vaka. ...
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, yeni anayasa çalışmalarıyla
ilgili, “Mesafeler çok uzadı. Netice alınamadı. Bundan sonra da
ümitsiz vaka. İnşallah 2015’ten sonra bu işler daha kolay olur diye
düşünüyorum” dedi.
Hürriyet Gazetesi tarafından düzenlenen Hürriyet Bursa Bölge
Buluşması toplantısında konuşan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç,
yeni anayasa ile ilgili açıklamalarda bulundu. Sürecin umutsuz bir
vaka haline geldiğini dile getiren Arınç, “Biz devam edelim
diyorlar ama iki sene içinde sadece 40 maddede mutabakat oldu.
Yasama yürütme ve yargı konularında da hiç kimse anlaşamadı. Çünkü
3 arkadaşımız orada. Biz de mutfağında çalışıyoruz. Bizim anayasa
komisyonunda 3 arkadaşımız var. Biz de 9 arkadaş onlarla birlikte
bu anayasa çalışmalarını birlikte yürütmüştük. O çabalar sonuç
vermedi. Maalesef Partilerin bazı konularda anlaşmaları mümkün
değil. Yanına bile yaklaşmadılar. Bazıları kırmızı çizgilerini
çoğalttı. Bazıları günlük politika ile saatleri doldurdular. Şimdi
burada farklı partilere mensup arkadaşlarımız mutlaka vardır. Ama
iyi bir sonuç olsaydı iki senede ortaya çıkardı. Bu iş başladığında
vade bir yıldı. Bir yılın sonunda ‘Çalışıyoruz bize biraz daha
zaman tanıyın’ dediler. Mart nisan olsun dedik o da yetmedi. Biraz
daha çalışın dedik. Ama iki sene oldu. Bir işi sürüklemekte, ya da
olmayacaksa devam ettirmekte fayda yok. Bundan sonra mecliste bu
işin yapılabileceğini düşünmüyorum” diye konuştu.
Bu konuda kimseye ümit vermesinin söz konusu olmadığını belirten
Arınç sözlerini şöyle sürdürdü:
“En azından Mart sonuna kadar yerel seçimler var. Parlamento bu
konuda çalışmaz. Ondan sonra Cumhurbaşkanlığı seçimi var. Herkes
onunla meşgul olur. Ardından yasama organı tatile girer. 2004 yılı
Ekim ayından sonra yeni yasama dönemi başlar. O siyasi çalkantılar
içinde de kimse oturup yeni bir anayasa yapmaz. Benim ümidim yok
şahsen. Ama gün doğmadan neler doğar. Bunlar bir akşam bir hidayet
nasip olur. Ertesi gün bir araya gelirler. Şunlar şunlar kırmızılar
gider. Yeşiller daha çok hakim olur. Bu da bir ihtimal. Yani
‘Milletin yüzüne nasıl bakacağız. Gelin de şu kalan kısmını da
tamamlayalım’ derler mi? Küçük bir ihtimal. Ama bence bu iş
mecliste bitmiş gibi görünüyor. Yani yapılabilecek bir şey, ben
arkadaşlara da söylüyorum. 2015 seçimlerine giderken, ‘Ey millet
biz mecliste yeni bir anayasa yapamadık. Çok mahcubuz elimizden
geleni yaptık fırsat vermediler. Sen bana ben sana. Sen bana o
kadar oy ver ki,şu kadar millet vekilim olsun ben de sana tek
başıma bir anayasa yapalım diyeceğiz’ Bakalım, millet ne diyecek.
Herhalde bunun aynısını diğer partiler de söyler. Çünkü 4’ün 5’in
bir araya gelip de, kötü bir örnek oldu ama anayasa yapmaları
mümkün görünmüyor. Bu genel başkanlarla, bu komisyon üyelerinin bir
kısmıyla, sadece bir tanesini söyleyeyim. Üçü birbiriyle kavgalı.
Birinin olmadığı bir toplantıya öbürü daha sonra geldiğinde,
‘Hepsini iptal ettim’ diyor. Birbirleriyle kavga ediyor. Allah
vermesin. Hiçbir partide de böyle bir şeyin olmasını istemeyiz.
Mesafeler çok uzadı. Netice alınamadı. Bundan sonra da ümitsiz
vaka. İnşallah 2015’ten sonra bu işler daha kolay olur diye
düşünüyorum.”
“İNSANLAR SAHİP OLDUKLARI ÖZELLİKLERİNDEN DOLAYI ÖRSELENİP
ÖTELENEMEZ”
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile ilgili de Arınç, “Ben onunla,
‘Nasılsınız sayın Cumhurbaşkanım? İyiyim teşekkür ederim’ böyle
uzun konuşmalar yapıyorduk birbirimizle. Sohbetimiz muhabbetimiz
sevgimiz alabildiğince dolup taşıyordu. Tabi arada hükümetle ilgili
başka şeyler de oluyordu. O bahsi kapatalım. İnsan hakları
ihlalleri konusunda geldiğimiz iyi noktalardan birisindeyiz. İdeal
neresidir bana söyleyin ama realiteyle veya değerlerle hareket
ederek değil fiilen yaşanan bir dünyada insanların savunmasız
kalmaması, sahip oldukları özelliklerinden dolay örselenmemesi ve
ötelenmemesi lazım” dedi.
“YERLİ UÇAKTA TERCİH AŞAMASINA GELDİK”
Yerli otomobil hususunda da Bursa’dan birkaç babayiğit çıkmasının
beklendiğini kaydeden Arınç, “Fakat babayiğit de çıkmadı.
Hanımefendi de çıkmadı. Şimdi biz yerli malı bir otomobil
üretiminden en azından ümitsiz bir noktadayız. ‘Hala ben varım. Ben
bu işe hazırım’ diyen bir grup varsa bunları elbette destekleriz ve
önlerini açarız. Ama bu işin Bursa’da yapılıyor olmasının şerefi,
Bursa’ya kazandıracağı şöhret elbette bizim için fevkalade önemli.
Bu olmayacaksa uçak projesi içinde de Bursa’nın yapabileceği pek
çok şeyin olabileceğini biliyorum. Bunun üretiminin bir Türk
modelinin ya da prototipinin nasıl olacağı konusunda çalışmalar
yapıldı. Belki iş tercih noktasına geldi. Yani belli bir tercihte
bulunup ondan sonra bunun üretimine geçilecek bir altyapıyı
hazırlıyorlar. Ama tercih konusunda da bir bir seçim daha henüz
yapmadık” diye konuştu.