Arınç: Türk pilotlara ulaştık...
Abone olBaşbakan Yardımcı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Dışişleri Bakanlığı tarafından Mısır’daki gelişmelerle ilgili istişareler için Ankara’ya ...
Başbakan Yardımcı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Dışişleri
Bakanlığı tarafından Mısır’daki gelişmelerle ilgili istişareler
için Ankara’ya çağrılan Türkiye’nin Kahire Büyükelçisi Hüseyin Avni
Botsalı’nın Bakanlar Kurulu toplantısında Mısır’daki son duruma
ilişkin iki saat sunum yaptığını belirterek, "O bir diplomattır,
olabildiğince açık olarak Mısır’daki durumu ortaya koydu. Geri
dönme karşılıklı bir şeydir. Şu an için böyle bir ihtimal
görülmüyor. Mısır’da görevlendirilmesi söz konusu değildir"
dedi.
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Başbakanlık
Merkez Bina’da gerçekleştirilen Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası
gazetecilere açıklamalarda bulundu. Arınç, toplantıda iki ana
gündem maddesinin görüşüldüğünü belirterek, "Birisi Mısır’la ilgili
görüşmeler ve bu konu hakkında Mısır’dan Türkiye’ye davet edilen
büyükelçinin verdiği bütün detaylar görüşüldü. İkinci olarak
Suriye’de yaşananlar görüşüldü. Mısır’la ilgili gelişmeler esasen
kamuoyunun da gündemindedir. Son yaşanan olayların öncesi mevcut
durumu ile birlikte en iyi bilenlerden birisidir. Hem mevcut
durumlar hem de dış dünya bakımından detaylı bir sunum yaptı"
dedi.
Başından bu yana iki buçuk yılı takip eden gelişmelerin enine
boyuna tartışıldığını anlatan Arınç, her iki olayla ilgili olarak
da Türkiye hükümetinin baştan bu yana takip ettiği dış politikanın
çok tutarlı olduğunun farkına vardıklarını söyledi. İki Türk
gazeteciden Anadolu Ajansı muhabirinin serbest bırakıldığını
hatırlatan Arınç, "Metin Turan şu anda gözaltında bulunuyor. Bugün
geç saatlerde serbest bırakılmasını ümit ediyoruz. Alınan
ifadesinde suç teşkil eden bir şey yok. Ama biraz darbe aldığını
biliyor. Orada emniyet tarafından alınmış. Dışişleri mensubu
görevliler kendilerine geç de olsa ulaştılar. Metin Turan
arkadaşımız, bölge savcısının ifadesini almasının ardından serbest
bırakılacak" şeklinde konuştu.
Mısır’da yaşananlara karşılık hükümetin uygulayacağı bir yaptırımın
olup olmayacağının sorulması üzerine Arınç, "Dayatma ve yaptırımlar
konusunda Türkiye elinde hangi imkanlar varsa bu çerçeve içinde onu
söylemeye devam edecektir. 50 binden fazla Mısırlı’nın istihdam
edildiği iş vardı. Maalesef bu yerlerin bir kısım kapatılmakta.
Bunun Mısır ekonomisine büyük bir zarar vereceğini söyleyebiliriz.
ABD Başkanı Sayın Obama’nın ’Mısır’la ilgili ortak tatbikata son
verdiklerini’ ifade etmesi, başka seçeneklerin olduğunu söylemesi
de önemlidir" dedi.
Dışişleri Bakanlığı tarafından Mısır’daki gelişmelerle ilgili
istişareler için Ankara’ya çağrılan Türkiye’nin Kahire Büyükelçisi
Hüseyin Avni Botsalı’nın Bakanlar Kurulu toplantısında Mısır’daki
son duruma ilişkin iki saat sunum yaptığını belirten Arınç, "O bir
diplomattır, olabildiğince açık olarak Mısır’daki durumu ortaya
koydu. Geri dönme karşılıklı bir şeydir. Şu an için böyle bir
ihtimal görülmüyor. Mısır’da görevlendirilmesi söz konusu değildir"
ifadelerini kullandı.
Demokratikleşme paketine ilişkin bir soruya Arınç, "Eğer böyle bir
paket gelecekse bu ilk değil. Demokratikleşme adına bugüne kadar o
kadar çok şey yaptık ki 2023 vizyonumuza bakmanız gerekli. Sanki
ilk defa bir şey olacakmış gibi kamuoyunu bu yönde yönlendirmemek
gerekir. Başbakan Erdoğan, önümüzdeki yasama döneminden itibaren
kendisi ne yapılacağını söyler" dedi.
LÜBNAN’DA KAÇIRILAN İKİ PİLOTUN SON DURUMU
Arınç, Lübnan’da kaçırılan iki pilotun durumuna ilişkin, "En yakın
zamanda kendilerine kavuşacağız, çalışıyoruz. 10 gün içerisinde
kendileriyle ilişki kurulmaya çalışıldı. Lübnan’da hükümetin
ulaşamadığı sonuçlar var. Biz bunu her yolu denemek suretiyle
güvenli şekilde arkadaşlarımıza ulaştık. Huzur içinde olduklarını
biliyoruz" diye konuştu.
’Mısır’da yaşayan Türklerin durumunun ve tahliye edilmelerinin söz
konusu olup olmadığının’ sorulması üzerine Arınç, "Şu anda o
aşamada değil. Yerleşik olarak 5 bin civarında TC vatandaşının
yaşadığını biliyoruz. Bunlar acil bir durum gerektiğinde en kısa
zamanda tahliye edilecek durumda. Şu anda vatandaşlarımıza yönelik
bir beklenti şüphe içerisinde değiliz" şeklinde konuştu.
Bir soru üzerine Arınç, "Delil olarak sayılan haberlerin,
kağıtların aslının olmadığı, düzmece olduğu, bir şekilde elde
edildiğini ciddi biçimde tartışılması gerekir. Alelacele açtığı
davada bütün deliller 400 kağıt parçasından ibaretti. Son sayfa
haberleri olarak yayınlanmış, medyaya yansımış haber diyelim.
İnternet andıcı kabul edildi. Bizim hukukumuzda mahkeme kararına
dayanak teşkil eden delil olarak değerlendirildiğinde delil
olmaktan çıkması, yüksek mahkeme de olsa onun yeniden gözden
geçirilmesi gerekir düşüncesi boş bir iddia değil. Bunun
konuşulacağı yer MYK veya MKYK’dır. Sanki MYK’da görüşülebilir diye
düşünüyorum" diye konuştu.
Mısır’da yaşanan olaylara Türkiye’den başka tepki gösteren bir
ülkenin olmadığını anlatan Arınç, Mısır’daki olaylarla
ilgilendiklerini ve darbe olayının görmezden gelinemeyeceğini
söyledi. ’Mısır iç savaşa gidiyor’ sözünün boş bir söz olmadığını
belirten Arınç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu olaylar her yerde olmaya başlar ve insanlar bu zulüm karşısında
isyan noktasına gelirse Mısır’ı bir iç savaş tehlikesi bekliyor
demektir. Bunu hiçbir ülke için arzu etmeyiz. Mısır’daki siyasi
rejimin halkoyuyla yeniden ortaya çıkmasından yanayız. İhvan’ın bir
terör örgütü olarak yasaklanabileceği ihtimali onların intiharı
olur. Türkiye bu konuda kendine düşeni de, dünya kamuoyunun da
kendine düşeni yapması noktasında daha dikkatli olacaktır. Bütün
etnik farklılıklar Mısır’da yaşayabilmeli. İhvan orada kurduğu
partisiyle de çok güçlüdür. Bir defa geniş bir siyasi yelpazenin
Mısır’da varlığını bilmeliyiz. Tek istediğimiz terörün şiddetin
kalkması ve seçimler için uygun bir ortam oluşturularak herkesin
düşüncesinin adaletli bir şekilde temsil edilmesidir."
RABİA İŞARETİ
Arınç, Mısır’da darbe karşıtlarına karşı yapılanların Türkiye’de de
protesto edilmesine ilişkin olarak, "Türk halkına teşekkür etmemiz
lazım. Bugüne kadar mazlum olduğuna inandığımız halkla dayanışma
içinde olduk. Mısır’da yapılan zulmün sona ermesi için Türk
halkının dayanışma içerisinde olduğunu göstermek amacıyla barışçı
gösteriler yaptık. Ben de o işareti yaptım. On binlerce insan Rabia
işareti yaparak Mısır halkıyla dayanışma içinde olduğunu gösterdi.
Bir İhvan hareketinin şimdi tekrar hepimizin gözlerini yaşartacak
şekilde olması hepimizi ayağa kaldırdı. Türkiye’de yapılan
gösterilen bütün basında birinci planda anlatılıyor" dedi.
BOZDAĞ’IN UĞRADIĞI SALDIRI
Başka bir gazetecinin ’Nevşehir’in Hacıbektaş ilçesinde düzenlenen
50. Ulusal 24. Uluslararası Hacı Bektaş-ı Veli Anma Kültür ve Sanat
Etkinlikleri’ne katılan Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ yumruklu
saldırıya uğradı. Neler söyleyeceksiniz?’ sorusuna Arınç, "Bir AK
Parti mensubuna yumruk atan şahsı kahraman olarak görmek bir genel
başkana yakışık almıyor. Kanunlarımızda bu tür suçlara verilecek
cezalar belli, o kanunları da biz yaptık. Önemli olan bir
siyasetçiye duyulan husumet, bir CHP’li milletvekili grubunun da
orada olması. Alevi dernekleri de var, Bektaşi dernekleri de var.
Gerçek Alevi Bektaşileri olaydan üzüntü duymuşlardır. Olayların
yaşanmaması için çağrıda bulunmuşlardır. Onların yapabildiğini CHP
de yapabilseydi. Bizim gelmemize tahammül edemiyorlar. Olaylarla
ilgili olarak İçişleri Bakanlığı mülkiye müfettişlerini
görevlendirdi. İki polis görevlisi işten el çektirildi görevlerini
tam yapmadıkları için. İdari ve adli yönden yapılabilecek şey de
çıkabilir" cevabını verdi.