Arınç muhalefetin elini öpecek
Abone olBakan Arınç, açılımla ilgili muhalefet çağrı yaptı ve eğer gerçekleşirse ellerini bile öpecek.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç,
muhalefet partilerinin ''Demokratik Açılım'' çalışmalarına katkıda
bulunmak yerine kendilerini ''vatan hainliği ve alçaklıkla
suçladığını'' söyledi.
Adıyaman'da Valiliği, Belediye Başkanlığını ve Cumhuriyet
Başsavcılığını ziyaretinin ardından AK Parti Adıyaman İl
Başkalığında partililerle bir araya geldi.
Arınç, partililere hitaben yaptığı konuşmada, Türk halkının
Hükümet'in hizmetlerini çok iyi gördüğünü, takdir ettiğini,
hizmetlere sahip çıktığını ifade etti.
''Biz hiç bir ayrım yapmadan, birini diğerinden farklı görmeden 72
milyon insanımıza hizmet götürmeye devam ediyoruz ve inşallah
götürmeye devam edeceğiz'' diyen Arınç, Hükümet'in ''Demokratik
Açılım'' konusundaki çalışmalarını anlattı.
Türkiye'nin en önemli sorunu olan terör sorununu çözmek için Mayıs
ayından bu yana ''kolları sıvadıklarını'' dile getiren Arınç, şöyle
konuştu:
''Demokratik Açılım konusunda Parlamento'daki konuşmaları,
görüşmeleri izlediniz. Mayıs ayından bu yana Türkiye'nin en önemli
sorununu çözmek için kollarımızı sıvadık, düşündük, taşındık doğru
bildiklerimizi yapmaya karar verdik. Bu konu kendi kararımız, kendi
işimiz olmasın diye herkesin katkısını sağlamaya düşündük, ama
muhalefet partileri bu konuda katkı vermek, görüşmek yerine bizi
suçladılar, vatan hainliğimiz de kalmadı, alçaklığımız da kalmadı.
Çok terbiyesiz, çok yakışıksız ifadelerle ve en son geçtiğimiz Salı
günü Meclis'te yapılan birinci görüşmelerde de gördünüz, yerine
göre zorbalıkla Meclis'i çalıştırmak istemediler.
Halbuki bizim görüşmek istediğimiz konu Türkiye'nin en önemli
konusu. 30 yıldan bu yana bir yandan terör, bir yandan ayrımcılık,
bir yandan birbirimizden kopmak, bir yandan yatırımların gelmemesi
ve istihdamın artmaması, bir taraftan dış itibarımız perişan bir
duruma getirilmişken, bunu tamir etmek, bunu onarmak, terör
sorununu çözmek için canla başla çalıyoruz. Muhalefet bizi vatan
hainliği ile suçluyor.''
Arınç, muhalefetin işi ''Siz de Dersim'deki gibi uçakları uçurun,
mağaralara sığınmış olanlara da zehirli gaz verin, o zaman ne iyi
yapmışlardı, siz de böyle yapın'' demeye getirdiğini söyleyen
Arınç, ''Bu kadar çirkinlik, bu kadar yakışıksız sözler, bu kadar
insanımıza hakaret olmaz, ama bunu AK Parti'nin demokratik açılım
sürecine karşı maalesef söylediler'' dedi.
''TERÖRİSTLERLE NASIL MÜCADELE EDİLECEĞİNİ
BİLİYORUZ''
Arınç, ''Biz terörle mücadele ederken, şüphesiz kan dökmüş, devlete
isyan etmiş, eline silah almış, köy boşaltmış, çocuklarla
kadınları, masum insanları yerinden etmiş, canına okumuş
teröristlerle nasıl mücadele edileceğini biliyoruz. Bunlara karşı
yapılacak her türlü adli ve yargı kararlarını da biliyoruz, ama
memlekette yapılacak sadece bu değil'' diye konuştu.
Türkiye'de bir bölgeyi diğerinden ayırmadan, herkesin düşüncesine,
inancına, etnik kökenine saygı duyularak yeniden bir kardeşlik
projesinin oluşturulması gerektiğini vurgulayan Arınç, düşündükleri
ve yapmak istediklerinin de bu olduğunu anlattı.
Arınç, ''kardeşlik projesi üretmek istemesine karşın muhalefetin
ateşin devam etmesini, akan kanın durmamasını istediğini, 'anneler
ağlamasın' diyenleri hainlikle itham etmeye devam ettiğini''
söyledi.
''ELİNİ ÖPERİM''
Birine göre doğru olan bir işin başkasına göre yanlış
olabileceğini, işin yanlış olduğuna inanan kişinin yanlışlığın
nedenini açıklaması gerektiğini belirten Arınç, ''Bize yanlışımızı
söylemeleri lazım. 'Siz şöyle yapıyorsunuz ama burası yanlış,
şurası yanlış' demeliler. Ben bunu yapanın elini öperim, ama bunu
yapacağı yerde sizi hainlikle suçlar, meselenin konuşulmasına izin
vermezse o zaman kendisine de memlekete de yazık olur'' dedi.
Arınç, ''Demokratik Açılım''ın temel amacının teröristle mücadele
etmek ve terörü yok etmek olduğunu vurguladı. Terörün ''kan, göz
yaşı, insanların huzursuz olması'' demek olduğunu kaydeden Arınç,
Türkiye'nin terör nedeniyle 30 yılda 300 milyar gibi büyük bir
ekonomik kaynaktan olduğunu dile getirdi.
Bülent Arınç, ''Sadece yitirdiğimiz canların hesabı bir tarafa 300
milyar doları 30 senede kaybettiğimizi çok iyi biliyoruz. Biz bugün
300 milyar dolar değil 300 milyon doların peşindeyiz ki onu
bulalım, onu tekrar halkımızın kendisine hizmet olarak sunalım. 300
milyar doları biz bugüne kadar terör için harcamamış olsaydık on
binlerce hastaneyi, yüzlerce hava alanını, binlerce derslikli
okulları yapmış olacaktık, ama bu parayı biz sadece terörle
mücadele adına sarf etmiş oluyoruz, kaybettiğimiz canların hesabı
da başka, onlar milyar dolarlara da girmez.''
Terörle mücadeleyi anlatırken ''sivrisinek ve bataklık'' örneğini
veren Arınç, sivri sineklerden kurtulmanın yolunun bataklığın
kurutulmasından geçtiğini vurguladı.
Arınç, terörü yaratan nedenleri, sivri sineklerin ürediği bataklığa
benzeterek, şunları anlattı:
''Şimdi düşünün ki Adıyaman'dayız ve şurada da bir bataklık var.
Bataklıkta takdir edersiniz ki sivrisinekler ürer. Siz otururken
bir yaz akşamında bataklıktan sivrisinekler gelir sizi sokarlar,
rahatsız ederler. Buna karşı herkes bir model oluşturabilir. Bir
tanesi 'kahrolsun sivrisinekler' diyebilir, ama bu sözle
sivrisineklerin kahrolduğu hiç görülmedi. İkincisi herkes eline bir
şey alır çat pat onları öldürmeye çalışır. Siz 5 tane öldürürsünüz,
onlar saniyede 500 tane ürer. Bir başkası ilaçlama yoluna
gidebilir. Bir bakası başka bir şeyin yoluna gidebilir, ama
bataklık orada durduğu sürece sivrisinekler de üremeye devam
ettikçe siz rahatsız olmaya devam edersiniz. Yapılacak en doğru iş,
en akıllı iş bataklığı kurutabilmektir. Onu kuruttuğunuz zaman
rahat edersiniz. Bunu neden söylüyorum; terörü meydana getiren de
aynı bataklık gibi bir sebeptir. Eğer o sebepleri ortadan
kaldıramazsanız o sizi rahatsız etmeye devam edecektir. Bugün 5
tane öldürdüm, yarın 15 tane öldürdüm biterler diye düşündüğünüz
anda dağa çıkan bin 500, dağdan inen 15 bin sizin başınıza tekrar
bela olur.''
Arınç, ''dağa çıkışlar dursun, dağdan inişler devam etsin''in bir
formül olduğunu, ama dağa çıkışları durduracak formülün mutlaka
bulunması gerektiğini belirtti.
Terörün bir sonuç olduğunu, terör sorunundan kurtulmak için terörü
meydana getiren sebeplerle mücadele etmek gerektiğini ifade eden
Arınç, ekonomik geri kalmışlık, açlık, yokluk, gençlerin yarın
endişesi gibi teröre yol açan en az 10 neden sayılabileceğini ifade
etti.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Arınç, nedenleri göz ardı edip
sonuçla mücadele anlayışıyla terörle mücadelede başarılı
olunamayacağını söyledi.