Arınç: İslam dünyası yenilenmeli
Abone olArınç, bu değişikliğin de bir başkasının zorlamasıyla değil ülkelerin kendi istekleriyle olması gerektiğini söyledi.
TBMM Başkanı Bülent Arınç, yüzyılı aşkın bir süredir acı içinde
sürüklenen İslam dünyasının artık kendini yenilemesi, özgürlükler,
insan hakları, demokrasi ve hukuk alanında kendini geliştirmesi
gerektiğini, bunu da bir başkasının zorlamasıyla değil kendi
isteğiyle yapması gerektiğini söyledi. Arınç, Suriye Halk
Meclisi'nde şöyle konuştu: "Büyük ailenin bir ferdi olarak tüm
Ortadoğu'daki kardeşlerime birkaç hususu hatırlatmak isterim.
Geçtiğimiz yüzyılın başında bölgede başlayan dramatik
parçalanmalardan sonra hepimiz büyük acılar çektik. Maalesef bazı
bölgelerde savaşlar, işgaller ve parçalanmalarla bu acı hala devam
ediyor. Batının ulaştığı insani değerlerin, özgürlüklerin ve
bireysel hakların çok gerisindeyiz. Bazı kardeş ülkelerimiz
nerdeyse 100 yıllık bir gecikmeyle uygarlığının gelişimini takip
edebiliyor. Bu durum bizim ve sahip olduğumuz medeniyet açısından
çok vahimdir. Şimdi ülke ayrımı yapmadan hepimize birkaç soru
sormak istiyorum. Neden bizim toplumlarımız bilimde, sanayide,
teknolojide, sanatta, eğitimde dünya standartlarının altında bir
düzeydedir? Neden batılı toplumlar, anlamı barış ve huzur olan
İslam topluluklarını şiddet yanlısı, terör yanlısı olarak algılıyor
ve biz kendimizin ne kadar barışçıl bir toplum olduğunu
anlatamıyoruz? Neden tarihin çöplüğünde kalması gereken geçmişe ait
husumetlerle Müslüman ülkeler komşularıyla sorun yaşıyor? Cevapları
bulmalıyız ve insan uygarlığına tıpkı eskiden olduğu gibi barış,
huzur, erdem, bilim ve insani değerler alanında katkıda
bulunmalıyız. Yüzyılı aşkın bir süredir acı içinde sürüklenen İslam
dünyası, artık kendini yenilemeli, özgürlükler, insan hakları,
demokrasi ve hukuk alanında kendini geliştirmelidir. Bunu kendi
isteğimizle yapmalıyız bir başkasının zorlamasıyla değil. Çünkü bu
bölgenin halkları kendi kaderlerine kendileri hükmeder. Sahip
olduğumuz parlak medeniyet, başarılarla dolu tarihi geçmişimiz,
dinimiz ve tecrübelerimiz bizim özgür, mutlu, güçlü, etrafına barış
ve huzur veren ülkeler olmamıza yeterli gücü vermektedir. Yapmamız
gereken şey, insanlığın ortak tecrübesinden ders almak, halkın
tercihlerine kulak vermek, milletin iradesine saygılı olmak, modern
bilimle daha fazla meşgul olmaktır. Bunları yaparsak, eminim ki biz
olmasak da çocuklarımız gelecekte özgür ve mutlu İslam ülkelerinde
yaşayacaktır."