Arınç, değişimi eleştirenleri eleştirdi

TBMM Başkanı Bülent Arınç, Türkiye'nin sadece siyasette değil, her alanda bir değişim yaşadığını ifade ederek, ''Değişimi, yeni Türkiye vizyonunu anlamayanlar, eski Türkiye kafasıyla yapılanları eleştirip duruyorlar. Onlar bu düşüncelerinin öldüğünü, dünyanın, Türkiye'nin değiştiğini fark etmiyorlar bile. Ancak onların da bir gün yeni Türkiye'yi anlayacağını umuyorum'' dedi. TBMM Başkanı Arınç, her yasama yılının başında ve sonunda yaptığı geleneksel basın toplantıları çerçevesinde bugün de ''3. Yasama Yılı Bilgilendirme Toplantısı'' düzenledi. Arınç, Türkiye'nin çok kritik ve önemli gündemi olan AB üyeliği yoğun olarak tartışılırken, parlamenter diplomasi çalışmalarıyla siyasi olarak üyelik sürecine destek olmaya gayret ettiklerini bildirdi. Bu arada, Meclis'in geleceği ve kalitesi için çalışmaları ara vermeden sürdürdüklerini belirten Arınç, ''Zira Türkiye'nin kalbi ve demokrasimizin sembolü olan Meclisimizin kendini yeni Türkiye şartlarına göre uyarlaması gerekir. Biz, değişim ve reformların ana merkezi olan TBMM'nin iyi işleyen, en saygın kurum olması için üzerimize düşen görevi aksatmadan yapmaya devam ediyoruz'' dedi. Meclis'in AB üyeliği konusunda son iki yılda rekorlar kırarak büyük bir performans gösterdiğini kaydeden Arınç, ''Yeni dönemde de aynı performansı göstereceğinden kimsenin şüphesi olmasın'' diye konuştu. Arınç, yeni dönemde yine aynı tempoyla çalışacaklarını; bunun için Meclis'in altyapısını, yönetim sistemini ve siyasetteki yerini güçlendirmesinin de Meclis yönetimine düştüğünü ifade etti. Bu nedenle Başkanlık Divanı ve Meclis yönetiminin, yakın ve uzun vadeli projelerle milletvekillerine daha iyi çalışma koşulları hazırlamak için gayret gösterdiğini belirten Arınç, şunları söyledi: ''Biz, iki yıl gibi kısa bir sürede inanılmaz gelişim ve değişim gösteren Türkiye'ye yakışır bir Meclis için farklı alanlarda yeni düzenlemeler ve çalışmalar yapacağız. Halkımızın tek temsil makamı ve demokrasimizin sembolü olan Meclisimiz, siyasetteki yerini her geçen gün kuvvetlendirmekte ve etkin hale getirmektedir. Artık 'Yeni Türkiye'nin' siyaset merkezinin tartışılmaz bir şekilde TBMM olduğu anlaşılmıştır. Öte yandan siyaset son elli yılın en ciddi değişimini yaşıyor. Artık kirlenmiş, lekelenmiş, onuru kırılmış bir siyaset ve siyasetçi dönemi geride kalmıştır. Bu kutsal çatı altında çalışmaktan, milletvekili olmaktan, halkımızı temsil etmekten dolayı hepimiz gurur duyuyoruz.'' ''TÜRKİYE'DE DEĞİŞİM YAŞANIYOR'' TBMM Başkanı Arınç, Türkiye'nin sadece siyasette değil, her alanda bir değişim yaşadığını, halkın da inanılmaz bir refleksle bu değişime uyum gösterdiğini söyledi. ''Değişimi, yeni Türkiye vizyonunu anlamayanların, eski Türkiye kafasıyla yapılanları eleştirip durduklarını'' kaydeden Arınç, ''Onlar bu düşüncelerinin öldüğünü, dünyanın, Türkiye'nin değiştiğini fark etmiyorlar bile. Ancak onların da bir gün yeni Türkiye'yi anlayacağını umuyorum'' dedi. YENİ PROJELER Bu yıl orta ve uzun vadeli 4 ana proje ve buna ek olarak birçok yenilik hazırladıklarını bildiren Arınç, bu projeleri ''TBMM'de yeniden yapılanma ve reorganizasyon, TBMM Kütüphane ve Arşiv Binası, Araştırma Merkezi ve yeni uzman ekipler, 2005 Milli Egemenlik Yılı'' diye sıraladı. Arınç, bu 4 ana projenin yanı sıra diğer projeleri de şöyle açıkladı: ''Bizim önümüzdeki dönemle ilgili en ciddi projemiz yeniden yapılanma projesidir. Yaklaşık 1,5 yıldır üzerinde çalıştığımız bu projemiz TODAİE danışmanlığında oldukça verimli ve hızla ilerlemektedir. Yeniden Yapılanma Projesi, 84 yıllık Meclis tarihimizin en ciddi bürokratik değişim projesidir.'' BÜROKRATİK KARMAŞA TBMM Başkanı Arınç, bu proje hakkında bilgi verirken, Meclis'in bürokrasisi hızlı çalışan devlet kurumlarından birisi olmasına karşın satın alınacak bir mal için ayrı birimlerde 37 imza atılması gerektiğini belirtti. Meclis Başkanı olarak yılda 14 bin sayfa resmi evrak okumak zorunda kaldığını, TBMM'de birbirine karışmış 6 farklı kadro türü bulunduğunu kaydeden Arınç, ''Neredeyse hiçbir kadronun ne amaçla kurulduğu, işlevinin ne olduğu, idarecisinin hangi özelliklere sahip olduğu yazılı olarak belli değildir. İşte biz, bu bürokratik karmaşayı ortadan kaldırmaya kararlıyız. Özelleştirmeler ve gereksiz tüm birimlerin kaldırılmasıyla Meclisimizi dinamik hale getireceğiz'' dedi. İdare ve personel politikasını temelden değiştirecek Yeniden Yapılanma Projesi'ne teknik anlamda bazı destek projeler ürettiklerini bildiren Arınç, ISO 9001 Toplam Kalite ve HACCP Gıda Standardı belgelerinin alımını gelecek yıl tamamlayacaklarını söyledi. TEKNOLOJİK DONANIM Arınç, 2 yıllık bir sürede tüm Meclis'i teknoloji donanımlı hale getirmek ve teknik altyapısını yenilemek istediklerini; Genel Kurul Salonu'ndaki bilgi işlem sistemine ek üniteler kuracaklarını belirtti. ''Yasamanın ve Türkiye'nin hafızası'' olarak nitelediği tutanakları bundan böyle dijital ses kayıt ile güvenli bir şekilde kayıt edeceklerini söyleyen Arınç, bunların tasnifi ve kullanıma sunumu için de ayrı bir çalışma yapılacağını bildirdi. Genel Kurul, Başkanlık Divanı ve komisyon toplantılarının tümünde bu yeni ses kayıt sisteminin kademeli olarak uygulanmaya başlanacağını ifade eden TBMM Başkanı Arınç, Kanunlar ve Kararlar Daire Başkanlığı'nın tüm işlemlerini bilgisayar ortamına taşımak amacıyla program yazılımı çalışmalarına başlanacağını söyledi. Türkiye'de ilk defa ''Yasama Dergisi'' çıkarmayı amaçladıklarını bildiren Arınç, bu alanda akademik ve teknik bilgiler vereceklerini ifade etti. Arınç, telefon hatlarından ışıklandırmaya, ısı merkezinden yangın sistemine kadar eskiyen ve teknolojik ömrünü dolduran tüm altyapının değişeceğini ve modern hale geleceğini de belirtti. YAPILANMA FELSEFESİ Arınç, basın toplantısında ''Yeniden Yapılanma'' felsefeleri ve vizyonları hakkında da şunları söyledi: ''Bildiğiniz gibi yeniden yapılanma sözü hem çok çekici hem de çok yaygındır. Ankara'da genellikle de icraatlar anlatırken birçok kurum bunu kullanır. Fakat ne üzücüdür ki bu yeniden yapılanma çalışmalarının, neredeyse yüzde sekseni başlatılamadan biter. Geri kalanı da eski bürokrasinin istediği şekle döner. Meclis de aynı süreçten geçti, aynı akıbetlere uğradı. Üzülerek belirteyim ki değiştirilemeyen, dönüştürülemeyen ve yenilenemeyen bir kurumun halka hiçbir faydası yoktur, bilakis zararı vardır. Bu kurumlarda yıllardır çalışan ve rant elde eden bazı kişiler her zaman değişimin karşısına dikilmiş, onu engellemek için gerekirse ülkenin menfaatlerini bile hiçe saymıştır.''