Arınç AHİM kararını değerlendirdi
Abone olTBMM Başkanı Bülent Arınç, AİHM’in Öcalan ile ilgili aldığı kararı, resmi bir ziyaret için bulunduğu Avustralya’da değerlendirdi. Arınç iç hukukun kapandığını sav
TBMM Başkanı Bülent Arınç, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin
(AİHM) terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan ile ilgili aldığı
kararın, yargılamanın iadesi yönünde olsa dahi iç hukuk bakımından
uygulanabilir bir yönü bulunmadığını bildirdi. Arınç, geçen
yıllarda CMUK’ta yapılan değişikliklerle AİHM kararlarının
yargılamanın iadesi sayılabileceğinin kabul edildiğini ancak, bir
ayrık hüküm konularak belli bir tarihten önce verilen kararların
bunun dışında olduğu konusunda istisna getirildiğini anımsattı.
Arınç şöyle, konuştu: "Kanunun bu maddesine bakarak, bugün verilen
karar yargılamanın iadesi yönünde olsa dahi iç hukukumuz bakımından
uygulanabilir bir yönü bulunmamaktadır. Genelde AİHM, kararda
ihlali tespit eder ancak, onun yerine yapılacak işlem ve yöntem
gösterilmişse bir hüküm ifade eder. Kararın netice kısmında
yargılamanın iadesi şeklinde bir hükmün bulunmadığını zannediyorum.
Bu, bir tespittir. Mahkeme kararında da tazminat talebi reddedilmiş
ancak, mahkeme giderlerinin kendisine ödenmesine karar verilmiştir.
Dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti Devleti, hasım gösterilmiştir; yani
burada davacı Abdullah Öcalan ve avukatları, davalı taraf Türkiye
Cumhuriyeti Devleti ve Hükümeti’dir. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk
devleti olduğuna göre, hukukun gereği neyse o yapılacaktır." TBMM
Başkanı Arınç, AİHM kararlarının ne anlama geldiği ve nasıl
uygulanacağı konusunda da Avrupa Konseyi Delegeler Komitesi’nin
karar alması gerektiğini belirterek, "İnanıyorum ki Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti, bu kararla ilgili olarak Delegeler
Komitesi’ne başvuracak ve orada bu kararın yargılamanın iadesi
anlamına gelmediğini, karardan bunun anlaşılmaması gerektiğini
söyleyecektir" diye konuştu. Bülent Arınç, hükümetin, bu konuda
yasal imkanları sonuna kadar kullanması ve bu kararın bir yeniden
yargılama olarak anlaşılmadığını ısrarla savunması gerektiğini
kaydetti. Arınç, Delegeler Komitesi’ne başvuru sonunda ne yapılması
gerektiği konusunda, Türkiye’nin anayasaya, uluslararası
sözleşmelere ve Türkiye’nin iç hukukuna göre karar vermesi
gerektiğini söyledi. Bu ve buna benzer olaylarda, hiçbir zaman
soğukkanlılığı kaybetmeden sağduyu ile hareket etmek zorunda
olunduğunu kaydeden Arınç, şunları ifade etti: "Bu olay sebebiyle
AB karşıtlığını gündeme getirebilirler, bütün bu olaylardan mevcut
hükümeti sorumlu tutabilirler ancak, hepimiz biliyoruz ki 1999’da
Öcalan’ın Türkiye’ye getirilmesi ve yargılama sürecinin başlaması
ile bir yargı kararı söz konusu olmuştur. Yargı kararı, bir partiye
atfen verilmemiştir. Davalı Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’dir. Bu
konuda hepimiz elbirliği ile olayı speküle etmeden, yanlış
yorumlarda bulunmadan, soğukkanlı olarak hukukun gereğini
yapmalıyız. Bu konunun iç politika malzemesi olmamasını,
Türkiye’nin bu konuyla ilgili meşgul edilmemesini ve halkın
huzurunun kaçırılmamasını diliyorum. Başta Sayın Cumhurbaşkanımız
olmak üzere bu konuda görüşlerini ifade eden tüm siyasetçiler,
devlet adamı ve yöneticilerin yaklaşımlarını çok isabetli
buluyorum."