Ardıç'tan 'Metal Fırtına' dalgası!
Abone olEngin Ardıç, 'Metal Fırtına'ya karşı yazılan 'Bıyıklı Kasırga' adlı ülkücü-uzaylı işbirliğinden bahsediyor. Ardıç, 'Metal Fırtına' hakkındaki iddialarla da dalga geçiyo
Akşam Gazetesi yazarı Engin Ardıç, 'Metal Fırtına'ya rakip
olarak çıkarılan 'Bıyıklı Kasırga' adlı kitapta anlatılan olayları
köşesinde veriyor. Kitaptaki olaylar çok ilginç. Ardıç'ta başlıklı
yazısında yapılan tartışmalara adeta gülüyor...
Çok da sevdiğim bir gazeteci arkadaşım, epey gürültü koparan 'Metal
Fırtına' adlı kitabın yazarları Orkun Uçar ve Burak Turna'ya 'nasıl
roman yazacaklarının Amerikalılar tarafından öğretildiğini' ileri
sürüyordu... Üzülmemesi için adını vermeyeceğim.
Histeri krizi kapıyı çalınca en akıllı uslu bildiğin adam bile
zıvanadan çıkabiliyor.
Eh, demek ki çok yeteneksiz bir hocaya çatmışlar CIA örgütünde,
çünkü 'Metal Fırtına' anlatımı bozuk, dili yavan, kurgusu acemi,
kötü bir 'thriller'. Ama bir sürü kişi merak etti, aldı, okudu,
çocuklar da para kazandılar. Aşk yazarları kazanıyorlar da,
bunların günahı ne?
Gene de eğer Amerikan gizli servisi 'roman yazmayı öğretecek'
çaptaysa buna da şapka çıkarılır ha!
Biliyorsunuz, bu romanda Amerikan ordusu Türkiye'ye saldırıyor,
yakıp yıkıyor, İstanbul bombalanıyor, Abdullah Gül esir düşüyor,
falan filan.
Şimdi bazı 'salim arkadaşlar' bu romanın 'kontrasını' yazmışlar.
Bunun bir 'panzehir' olduğunu ve 'bu suretle Türkler'in intikamını
aldıklarını' belirtmişler.
Erdoğan Ekmekçi ve Adem Özyol isimli iki arkadaşın bu müthiş
eserinin adı, 'Bıyıklı Kasırga'.
Bu romanda da bu kez Türkler Amerika'yı işgal ediyorlar!
Gazeteci arkadaşa soralım: Ulan yoksa bunu da bizim MİT mi yazdırdı
çocuklara?
Fakat Amerika'yı ele geçirmede Türkler'e bir uzaylı yardım
ediyor!
'Uzaylı-ülkücü işbirliği' fikri, 'Maocu-ülkücü işbirliğinden' bile
daha ilginç. İkincisini başardık, birincisi neden olmasın?
Eskiden bu tür başyapıtlar, değerli romancımız Raif Cilasun'un
'Teksas'ta İslam'ın Gücü' adlı eserinin düzeyinde kalırdı. Bu
edebiyat şaheserinde, Amerikan iç savaşında kuzeyliler safında
'akıncı kuvvetleri kumandanı' olarak çarpışan Ödemişli Yunus Efe,
Beyaz Saray'da katıldığı bir davette kendisine sunulan şarabı
reddediyor, Amarıkya Reisicumhuru Linkolin de 'siz Müslümanlar'ın
ne güzel adetleriniz var, keşke şarap içmek bizim dinimizde de
yasak olsa' diyordu...
Bu kez, Karadeniz'e düşen bir uzay gemisinden çıkan bir uzaylı,
dünyayı kurtaran adam Cüneyt Arkın'ın kendini Hacı Bektaş-ı Veli
türbesinde bulması gibi, kendini Beşiktaş'ta Barbaros Hayreddin
Paşa türbesine ışınlıyor. O sırada orada paşanın ruhuna fatiha
okumakta olan Ertürk Demirci adlı bir ülkücü genç onu alıp evine
götürüyor, karnını doyuruyor (Gora filminde olduğu gibi ırzına
geçmiyor yani)... Uzaylı da teşekkür etmek amacıyla ona 'beyin
kontrolu' sağlayan bir araç veriyor ve bu aracı kullanan İstanbul
Ülkü Ocakları, Amerika Birleşik Devletleri'ni ele geçiriyor.
Örneğin Beyaz Saray, artık Kırmızı-Beyaz Saray oluyor.
Kütüphaneler kahvehaneye çeviriliyor. Hot-dog yasaklanıyor, yerine
kokoreç tüketimi teşvik ediliyor. Beyzbol yerine çelik çomak
oynanıyor. Ramazan ve kurban bayramları ABD'de 'resmi bayram' ilan
ediliyor.
Özgürlük heykeli devirilip, yerine Cihan Pehlivanı Koca Yusuf
heykeli dikiliyor.
Amerikan bayrağında bulunan yıldızlar kaldırılıyor, yerine üç hilal
konuluyor.
Madonna göbek atmaya başlıyor, Sting konserinde de jilet
olayları...
Elbette MacDonald's şubelerinde de yalnızca Cola Turca
bulunuyor!
Bu muhteşem romanı mutlaka okuyunuz. Otu boku okumuyor musunuz?
Azıcık Sinan Çetin'in çektiği o ünlü reklam filmlerinden esinlenmiş
gibi geldi ama, artık o kadarcık olacak...
Ben şimdi bir sinema filmi de bekliyorum gene bu konuda. Adı, seks
filmleri yönetmeni Erşan Abi'nin çekmeyi planladığı ama 12 Eylül
yüzünden gerçekleştiremediği 'Darbeli Matkap' olsun.
İçinde 'darbe' de var, yani hem de siyasi boyutlu.
Bu filmde bir uzaylı gelip bize Viagra türünden bir ilaç versin ve
bütün Amerika'yı düzelim.
Bakarsınız akıllarını peynir ekmekle yemiş değerli Türk
gazetecileri ciddi ciddi tartışırlar... Belki Hıncal bile
beğenir.
Yazı:Engin ARDIÇ
AKŞAM