Arafat, Ankara'dan koruma istiyor
Abone olArafat, Ramallah'taki işgal altındaki karargahında Türk Kızılay heyetini kabulü sırasında, El Aksa'ya yönelik tehditlere karşı Ankara'dan koruma istedi.
Ankara, Filistin'e verdiği siyasi desteğin yanısıra insani yardım yapmak üzere bölgeye 1,357 tonluk gıda ve ilaç yardımı göndermeye başladı ancak Filistin lideri Türkiye'den gıdanın ötesinde siyasi destek bekliyor. Arafat, Amerika'nın Sesi Radyosu'nun sorularını yanıtlarken "Kudüs-i Şerif (Haram ül-Şerif) bir Türk ismidir. Türkiye ile bizim tarihi ve dini bağlarımız var. Türkiye'den beklentimiz, Avrupa Birliği ile İslami perspektifte işbirliği yaparak İsrail'deki radikal grupların El Aksa'yı havaya uçurma tehditlerine karşı kutsal mekanları korumasıdır" dedi. Filistin lideri, İsrail'deki fanatik Yahudi grupların El Aksa'ya yönelik tehditlerinin uluslararası camia tarafından kabul edilemeyeceğinin altını çizerken, bu kutsal mekanları korumak için "Türkiye'ye tam yetki verdiğini" duyurdu. Radikal grupların bu tür bir saldırıyı gerçekten yapıp yapamaycağına dair bir soruya ise Arafat "Niyet varsa bir yolu da vardır. 1969'da El Aksa'yı ateşe verdiklerini unutmayın. Bu olay İslam Konferansı Örgütü'nün kurulmasına yol açmıştı. Şimdi ben de İslam Konferansı Örgütü'nü ve Türkiye'yi bu tarihi sorumluluğu üstlenmeye çağırıyorum" diye konuştu. Öte yandan 18 Ağustos itibariyle İsrail hapishanelerinde tutuklu bulunan Filistinli mahkumlar açlık grevine başlıyor. İsrail'deki 20 hapishanede tutulan 4 bin mahkum, kendilerine verilen ayrıcalıkların ellerinden alındığı veya kısıtlandığı gerekçesiyle açlık grevi eylemi yapacak. 18 Ağustos'ta eyleme ilk başlayacak olan Nafha Hapishanesi mahkumları, hücre bloklarına telefon bağlatılmasını, aileleri ile görüşmeleri sırasında ziyaretçi ile mahkumu birbirinden ayıran camın kaldırılmasını ve izinsiz üst aramalarına son verilmesini talep ediyor. İsrail güvenlik kaynakları ve hapishane servisi istihbarat bölümü mahkumların eylemdeki esas motivasyonlarının taleplerinden farklı olduğunu iddia ediyor. İsrailli güvenlik yetkilileri Filistinli mahkumların eylem gerekçesini, güvenlik gerekçesi ile tutuklanan binlerce mahkumun Filistin kamuoyunda gündemdeki hassasiyetini kaybetmesine bağlıyor. Mahkumlardan sızan bilgiler arasında ise, güvenlik gerekçesi ile tutuklanan Filistinlilerin dramatik bir etki yaratmak amacıyla Türkiye ve Kuzey İrlanda'dakine benzeyen açlık grevi eylemlerine hazırlandığı yer alıyor. Kadın siyasi mahkumların eyleme katılıp katılmayacağı belirsizliğini korurken, reşit olmayan mahkumlara açlık grevi izni verilmeyeceği kesinlik kazandı. Ortadoğu gündemindeki bir diğer sıcak konu ise İsrail Genelkurmay Başkanı Moshe Ya'alon'un birkaç ay içinde ikinci kez "İsrail günün birinde Golan Tepelerinden çekilebilir" yönündeki açıklaması idi. İsrail'in askeri şefinin bu açıklamasına Suriye'den yanıt gecikmedi. Suriye, İsrail'in bu yönde açıklamalarını fiiliyatta destekler nitelikte eylemler gerçekleştirmezse ciddiye almayacaklarını duyurdu. Kaynak : Voice of America