Ara Güler: Fotoğraf sanat değil
Abone olÇankaya'da düzenlenen törende ödülünü alan Ara Güler'den meslektaşlarını kızdıracak yorum: Fotoğrafçlık sanat değil!..
Türk fotoğrafının 'duayen' ismi Ara Güler, geçtiğimiz günlerde,
Çankaya Köşkü'nde düzenlenen ve devlet protokolünün hazır bulunduğu
bir törenle Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Ödülü'nü Cumhurbaşkanı
Ahmet Necdet Sezer'in elinden aldı. Güler, AA muhabirinin, aldığı
ödülden arşivine, siyah beyaz fotoğraflarından renkli
fotoğraflarına kadar çeşitli konulardaki sorularını kendine özgü
"sıcak" üslubu ile yanıtladı. Ara Güler'e yöneltilen sorular ve
yanıtları şöyle: Soru: Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat
Ödülleri'nden birine de siz layık görüldünüz. Aldığınız bu ödülü
nasıl değerlendiriyorsunuz? Ara Güler: Bu ödül devlet
sanatçılığının üzerindedir bence. Zaten Devlet Sanatçılığı
kavramına da karşıyım. Geçtiğimiz sefer 80 kişiye verildi.
Şarkıcılar falan sanatçı ilan edildi. Devlet sanatçılığı gibi
kavramlar ancak komünist ülkelerde olur. Soru: Sanatçı olarak
tanımlanmayı şiddetle reddediyorsunuz? Ara Güler: Doğru. Fotoğraf
sanat falan değildir deyip duruyorum millete. Neyse ki ödül kültür
hayatına katkı yapanları da kapsıyor! Bizler görsel tarihçiyiz.
Tarih, sanattan daha önemlidir bana soracak olursan. Soru:
Geçtiğimiz yaz 77. yaşınızı kutladınız. Geriye dönüp 'keşke şunu da
çekseydim' diye hayıflandığınız çok şey oluyor mu? Ara Güler:
Çoktur be yahu, yığınla! Konunun önünden geçerken ya makinanız
yoktur ya da üşenmiş, tembelliğiniz tutmuştur. Soru: 'çektiklerim
içinde en çok beğendiğim budur' dediğiniz bir fotoğraf var mı? Ara
Güler: Sirkeci'de bir tramvayın önünde at arabasını çeken
arabacının fotoğrafımı öyle severim. Soru: Kenarda kalmış, gün
ışığına çıkmayan önemli fotoğraflarınız var mı? Ara Güler: Çok var.
Bunlar öne çıkanlardır. Mevcut malzemeden rahatlıkla 5 kitap daha
yapabilirsiniz. Lüzumu yok o kadar da. Herkesin tek işi sen
değilsin ki. Milletin işi var, gücü var; karısını gezmeye
götürecek, yemeğini yiyecektir. Bir fotoğrafı seyretmektense dolma
yemek daha keyiflidir bence de. Soru: Fotoğraf çekiyor musunuz
hala? Ara Güler: Tabii çekiyorum. Ama çok bozuldu İstanbul'un
görselliği. Modern şeyleri çekmeyi pek sevmiyorum. Soru: Şimdi
bilgisayar üzerinde bakılıyor ama fotoğraflara... Ara Güler:
Bilgisayar da kimi zaman işimize yarıyor. Temiz baskı, renk
düzeltmeleri; bunlar iyi çok iyi şeyler. Ancak esas fotoğraf
negatif filme çekilen fotoğraftır benim için. Soru: Arşiviniz ile
ilgili ne tür çalışmalar yapıyorsunuz? Ara Güler: O konuya hiç
girme. Hiçbir şey yaptığım yoktur o konuda. Soru: Yapmayın! Onlar
en önemli kültür hazinelerinden biri bu ülkenin... Ara Güler:
Ölmeden bir gün önce hepsini yakmak lazım, kiloyla satarlar yoksa!
Türkiye'nin arşividir, ama dünyadan da çok önemli fotoğraflar var.
Soru: Sizin sadece gün yüzüne çıkardığınız fotoğraflarınızla mı
yetineceğiz? fotoğraflarını bilgisayar ortamına aktarıyor musunuz?
Ara Güler: Hiçbir şey yaptığım yok o konuda. Bir insan çektiği
15-20 resimle tarihe kalırsa büyük iş yapmış olur. Ben 100 resimle
hatıraya kalmış durumdayım, ama 100 tane değil ki hepsi, 80 bin dia
var evde kutularda. Çıkartmaya korkuyorsun yerlerinden tekrar
yerine nasıl koyacaksın diye. Soru: Fotoğraflarınızın evrensel
oldukları konusunda şüphe yok. O dönemde bunu nasıl yakaladınız?
Döneminizin foto muhabirlerinden sizi ayıran özellik neydi? Ara
Güler: Eski foto muhabirleri arasında iyileri vardı ama benim
şansım vardı. Uluslararası yayın organları ile iletişimimi iyi
kurdum. Bende şeytan tüyü de vardır. Ayrıca fotoğraf çekmek sadece
deklanşöre basmakla yapılacak iş değildir. Entelektüel
birikiminizin olması gerekir. Orhan Kemal, Yaşar Kemal ile aramızda
fark yoktur. Onlar yazıyla bakar dünyaya ben fotoğrafla... Soru:
Herkes Ara Güler'e fotoğraf çektirmek istiyor, yorucu değil mi bu?
Ara Güler: Bir romancı geliyor fotoğrafımı çek diyor, ben ona 'sen
de yazarsın benim bir romanımı yaz' diyor muyum! Bizim iş pek mühim
gelmiyor demek ki insanlara. Soru: Sizi siyah beyaz
fotoğraflarınızla tanıyor ve değerlendiriyor herkes. Oysa uzun süre
renkli fotoğraflar da çektiniz. Bu konudaki genel tutumu nasıl
değerlendiriyorsunuz? Ara Güler: Çok iyi fotoğraflarım var renkli
çektiklerim arasında ama bilmiyorum neden bu böyle... Aslında
siyah-beyaz ile renkli arasında fark yoktur fotoğraf açısından.
Bazı konular vardır siyah-beyaz çekilmelidir bazıları ise renkli
çekildiğinde daha güçlü olurlar. Kırk - elli yıl önce çektiklerim
her yerde ama çoktandır siyah-beyaz çektiğim yoktur. Gelin,
buzdolabıma bakın bir tane siyah-beyaz film bulamazsınız.
Kullanmıyorum artık. Çok güzel resimlerim var renkli. Onlar öyle
kaldı. Aslında kalmadı 'var'lar. Ancak daha sonra, sanki yeni
çekilmiş gibi keşfedilecektir. Soru: Fotoğraflarınız her yerde
karşımıza çıkıyor, aldığınız telif ücretlerinden epey zengin
olmuşsunuzdur herhalde... Ara Güler: Neredeee! Her yerden benim
çektiğim ama benden izin alınmadan basılan bir fotoğraf karşıma
çıkıyor. Bu konuda müthiş bir arsızlık var bizde. Bu yaştan sonra
hangi birinin peşinde koşacaksın. Ama çok üzüyor bu beni. Soru:
Gününüzün ne kadarını fotoğrafa ayırıyorsunuz? Ara Güler: Tümünü...
Başka bir şey yok ki hala hayatımda.