Apo ile İmralı'da BDP ile Meclis'te...
Abone olDevletin güvenlik ve istihbarat birimleri, Apo'yla İmralı'da masaya otururken, Hükümet de BDP ile TBMM'de görüştü...
Hükümet ile BDP arasında merak edilen görüşme TBMM çatısı altında gerçekleşti. BDP Lideri Selahattin Demirtaş ile Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek aynı ortak paydada birleşti: Yeni anayasa çalışmaları bir an önce başlamalı...
BDP Lideri Selahattin Demirtaş toplantıdan çıkmasının ardından kameraların karşısına geçti ve şöyle konuştu:
BDP olarak Meclis'te bulunduğumuz günden bu yana kanalları işletmeye çalıştık. Bugünkü yapılan görüşmede bütün sorunların tartışılarak müzakere edilebilmesi açısından ümit ediyorum ki, vesile olur. Şüphesiz tek bir görüşmede Türkiye'nin bütün sorunların görüşülmesi konusunda uzlaşı sağlanması mümkün değil. Hükümet ile BDP arasında uzlaşma sağlanması da sorunların çözülmesi anlamına gelmeyeceği açıktır. Burada sorunların tartışmak için diyaloğun olabileceğini göstermesi açısından önemlidir. Ülkemizin en temel sorunu barış, demokrasi ve özgürlükler problemidir. Ülkemizin iç barışına katkı sunabilecek, özgürlükleri arttırabilecek yeni bir anayasa sürecinin başlaması gerektiğini düşünüyoruz. Hükümet temsilcileri ile yaptığımız görüşmede yeni bir anayasa sürecini desteklediğimizi, tartışmanın başlamanın katkı sürecini geliştireceğini bunun ötelenmemesi ve ertelenmemesi gerektiğini ifade ettik. Burada hangi tartışma usüllerinin kullanılacağı konusunda fikirlerimizi aktardık. Biz BDP olarak tartışmaların, görüşmelerin sürmesi gerektiği kanaatindeyiz. Partiler arası diyalog sürmezse ülkenin barışına katkı sürebilecek müzakereler fikir alışverişleri hayata geçirelemezse çözüm çıkmayacaktır. Umut ediyorum ki Türkiye'de akl-ı selim hakim olur BDP barışa ve demokrasiye katkı sunmaya hazırdır.
Demirtaş, "PKK'nın eylemsizlik süreci ele alındı mı?"sorusuna, "Bu konunun doğrudan muhatabı BDP değildir. Biz hiçbir yere hiçbir cenazenin gitmemesini isteriz. BDP olarak uzun süreden beri gözyaşının ve akan kanın durması için çaba harcadığımızı ifade ediyoruz.
ÖZERKLİK VE ANA DİLDE EĞİTİM KONUSU
Demirtaş, demokratik özerklik ve ana dilde eğitim konusunda şunları söyledi:
Biz yeni anayasa tartışmaları sürecinde partimizin programında olan bütün meseleleri üreteceğimizi söylüyoruz. Demokratik özerklik ve ana dilde eğitimini dile getiririz. Bunlar tek bir toplantıyla bağlanacak meseleler değildir.
ÖCALAN İLE İMRALI'DA GÖRÜŞME |
Bugün gazetelerin çoğu aynı manşetle çıktı. Manşetlerde devletin İmralı'da Apo ile görüşmeye başladığı yazıyordu.Ayrıntılar için TIKLAYIN |
HÜKÜMET VE İMRALI KONUSU
Hükümetin bazı görüşmelerin yapıldığı biliniyor. O konuda söyleyecek fazla bir şey yok.
ÇİÇEK ÖZEL BİR ANLAM YÜKLEMEYİN
BDP Lideri Demirtaş'ın ardından bu kez de mikrofonların karşısına Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek çıktı. Çiçek konuşmasına şöyle başladı:
İki hususa dikkatinizi çekmek istiyorum. Bu görüşmelere çok fazla özel bir anlam yüklemek doğru değil. Bu görüşmeden hemencecik herşeyin çözüleceği veya çözülmeyeceği gibi olumsuz bir anlam yüklemeyi doğru bulmuyoruz. Neticede olağan bir görüşmedir. Geçmişte de zaman zaman yapılmış olan bir görüşmedir. Aslında bu görüşmelerin sadece bizimle değil tüm partilerle, tüm partilerin bizimle bu görüşmelerin yapması milletimizin özlemidir, arzusudur. Bu diyaloğun devam etmesinde fayda görüyoruz. Ümit ederiz yeni bir sayfa bu manada açılmış olur. Bu görüşmeler gizli görüşme gibi takdim edilmeye çalışıldı. Bu doğru değil. Gizli görüşme olsa TBMM çatısı altında niye yapılsın?
SEVİYELİ BİR TARTIŞMAYA İHTİYAÇ VAR
Cemil Çiçek de BDP Lideri Selahattin Demirtaş gibi yeni bir anayasaya vurgu yaparak şunları söyledi:
Halk oylamasıyla birlikte Türkiye'de yeni bir sayfa açılması gerekiyor. Millet olarak demokrasiyi tercih ettik. Bu mevsimlik değil temel tercihtir. Kaliteli ve yüksek standartlarda bir demokrasidir. Bunun yolu çağdaş anlayışlara uygun yeni bir anayasadan geçiyor. Şimdi böyle bir ortamın var olduğunu düşünüyoruz. Bunun için de yeni bir anayasa müzakeresine, seviyeli bir tartışmaya ihtiyaç var. Biz biliyoruz ki, birçok sorun bugünkü anayasadan kaynaklanıyor. Sorunların çözülememesinin temelinde anayasanın felsefesinde yatıyor. Bugünden çağrıda bulunuyoruz, siyasi partilerimiz, sivil toplum örgütlerimiz ve meslek kuruluşlarımız dahil, her seferinde esasın önüne geçen yöntem konusunu bir tartışmamız gerekiyor.
HERKES ÇALIŞMALARA BAŞLAMALI
Bu çalışmalara herkes kendi yönünden başlamalı. Şimdi önümüzde yeteri kadar zaman ve fırsat var. Bugünkü görüşmede anayasa konusu bu çerçevede gündeme gelmiştir. İkincisi artık bu ülkede hepimizin yüreğini yakan yeteri kadar kan ve gözyaşı dökülmüştür. Bu işlerin bitmesi lazım. Artık terörü bir sorun çözme yöntemi olarak gündemden çıkarmalıyız. Demokrasi ve hukuk çerçevesinde her konuyu tartışabiliriz. Ülkenin ne sorunu varsa demokrasi ve hukuk kanallarından gitmek suretiyle çözüme kavuşturabiliriz. Bu ülkenin çözülemeyecek sorunu yoktur. Yeter ki demokrasiyi ve hukuku bir önemli imkan olarak görelim.
PARTİLER DE BİRBİRİYLE GÖRÜŞMELİ
Bugünkü görüşme faydalı bir görüşme olmuştur. Şimdi 'görüştüler de ne oldu?' diye ne küçümsenecek ne de abartılacak bir durum yoktur. Bundan sonra fırsat buldukça sadece BDP ile değil diğer partilerle de görüşmeliyiz. Sadece biz değil partiler de birbirleriyle görüşmelidir.
Cemil Çiçek kendisine yöneltilen soruları şöyle cevaplandırdı:
Hakkari saldırısı gündeme geldi mi?
Bu olay menfur bir olaydır, hakikatten vahşettir. Masum insanlar hayatlarını kaybetmiştir. Bu olayın üzerine devlet, yargı kendi yönünden gidiyor. Demokrasi, insan hakları ve özgürlük yaşayan insanlar içindir. 2 yaşındaki çocuk bacağını kaybediyorsa, kadınlar yaşlı insanlar hayatlarını kaybediyorsa demokrasinin bir anlam olmaz.
Terörün biteceği konusunda nasıl bakıyorsunuz?
Ben her zaman olumlu baktım. Bu işin çözümünü başkası yapmayacak.
Devlet ve İmralı görüşmesi konusunda ne diyeceksiniz?
Siz bu soruyu çok sordunuz. Soru aynı verilecek cevap da aynıdır.
DEVLET ABDULLAH ÖCALAN İLE İMRALI'DA MASAYA OTURDU
Haberin çarpıcı detaylarını okumak için sonraki sayfaya geçiniz...
İNTERNETHABER.COM- Terör örgütü PKK'nın eylemsizlik kararını uzatması devletin önemli kurumları ile sivil toplum örgütlerinin İmralı ile görüşme trafiğini hızlandırdı...
DEVLET İMRALI İLE MASAYA OTURDU
Taraf Gazetesi Ankara Temsilcisi Lale Kemal'in haberine göre Kürt sorununa çözüm arayan devletin, İmralı'da tutuklu bulunan Abdullah Öcalan'la bazı bakanlıklar ve kurumlardan üst düzey yetkililerin "nitelikli görüşmeler" yaptığı belirtiliyor. Ankara kulislerine göre, Adalet, İçişleri bakanlıkları ile MİT, Genelkurmay Başkanlığı ve Jandarma Genel Komutanlığı'ndan istihbarat uzmanı yetkin isimler bir süredir Öcalan'la temas halindeler. Taraf'a konuşan kaynaklar, Öcalan ile görüşmelerin artık nitelik değiştirdiğini ve bu temasların salt ateşkesin sağlanması ya da uzatılması üzerine yoğunlaşmadığını dile getiriyorlar. Aynı kaynaklara göre devlet katında yetkili üst düzey isimler, Öcalan ile PKK'nın silah bırakması, af koşullarının neler olabileceği, anadilde eğitim gibi nitelikli müzakereler yapıyorlar.
İMRALI'YA BARIŞ ÇIKARMASI
Diğer yandan Vatan'dan Hale Gönültaş'ın haberine göre Abdullah Öcalan’ın, DTK Eş Başkanı Aysel Tuğluk’un dünkü görüşmesinin “hava muhalefeti” gerekçesiyle ertelenmesinin perde arkasında, İmralı Adası’nda “sivil bir heyetin Öcalan ile kalıcı eylemsizlik için müzakere etmesinin bulunduğu” ileri sürülüyor. PKK’nın üst düzey yöneticilerinden Murat Karayılan, 13 Ağustos’tan 20 Eylül’e kadar geçerli olan “eylemsizlik” kararını açıkladığı sırada, “devlet ile İmralı” arasında temas sağlandığını öne sürdü. Karayılan’ın bu iddiası muhalefet cephesinde karşılık buldu ve hükümete sert eleştiriler yöneltildi. Başbakanc Erdoğan da, CHP ve MHP’den gelen eleştirilere “İktidar olarak hiçbir zaman terör örgütü ile masaya oturmayız. Devlet kurumları bazı temaslar yapar. Mesela istihbarat kurumlarıyla... Onların görevi zaten budur. Bunları da çözüm yolu aramak için yapar” açıklamasında bulundu. Başbakan, bu açıklaması ile dolaylı bir şekilde MİT’in İmralı’da Öcalan ile ateşkes için temasta bulunduğunu doğrulamış oldu. 29 Ağustos’ta Başbakan Erdoğan’ın danışmanlarından Yalçın Akdoğan, bir gazetede yayımlanan makalesinde “devletin gerektiği zaman İmralı ile görüşebileceği” ifadesine yer verdi. Cumhurbaşkanı Gül de, “İmralı ile görüşmeler” iddiasını soran gazetecilere “Böyle çetin bir mücadelede her şey sizin gözünüzün önünde, kameraların önünde konuşulacak değildir...” diyerek üstü kapalı olarak görüşmeleri doğruladı.
Sabah'tan Hazal Ateş'in haberine göre sivil örgütler Ankara ile sıcak teması sürdürürken, Kandil'e bir heyet göndererek örgütün Yürütme Konseyi Başkanı Murat Karayılan'la görüşmeyi planlıyor. DTK Başkanı Ahmet Türk'ün de Kandil'e gidecek heyette olması bekleniyor. Diyarbakır Baro Başkanı Aktar, "Bu aşamadan sonra barışa katkı sunacaksa Kandil'e de gitmeye hazırız. Artık ertelenecek vakit yok" yorumunu yaptı. Aysel Tuğluk da PKK ile görüşme arayışlarının da sürdüğünü ifade ederek, "Öncelikle devlet, hükümetle görüşmeyi istememiz Kandil ile görüşmeyi ertelediğimiz anlamına gelmiyor" dedi. Sivil kanatta bu sıcak gelişmeler yaşanırken, geçen hafta yapılan iki güvenlik toplantısının ardından MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın ABD ziyareti, Alman İçişleri Bakanı'nın dün "PKK" gündemiyle Türkiye'ye gelmesi, Akil Adamlar'ın "Ateşkes süreci uluslararası güçler tarafından denetlenebilir" çağrısı PKK'ya silah bıraktırma yolundaki yoğun diplomasiyi ortaya koyuyor. PKK'nın lider kadrosunun da "silahlanmayla nereye kadar gidilecek" tartışması içinde olduğu belirtiliyor. Aysel Tuğluk, İmralı ziyaretinde eylemsizlik sürecine ilişkin dışarıdaki havayı anlatacağını belirterek, "Sürecin devamı yönünde bir beklenti olduğunu aktaracağım" dedi.