Antibiyotik kullanımı tartışıldı
Abone olBakteriyel direnci azaltmak ve alt solunum yolları infeksiyonlarında klinik sonuçları geliştirmek için enetkili antibiyotiklerin kullanılması konusu tartışıldı.
Belçika’daki Louvain Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr.
Paul M. Tulkens, “antibiyotik söz konusu olduğunda mesaj, ‘daha az
fakat daha etkili antibiyotik kullanımı’ olmalıdır” dedi. Bayer
Healthcare tarafından düzenlenen “Çatalla Çorba İçilmez” adlı
panelde, antibiyotiklere karşı gelişen bakteriyel direnci azaltmak
ve alt solunum yolları infeksiyonlarında klinik sonuçları
geliştirmek için enetkili antibiyotiklerin kullanılması konusu
tartışıldı. Barselona’daki panelde konuşan İngiltere’deki Aberdeen
Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. David Price, bakteriyel
dirence neden olan antibiyotiklerin, uygun tedaviler eşliğinde ve
gerçekten ihtiyaç duyulduğunda az sayıda kullanılmasının tavsiye
edildiğini kaydetti.Prof. Dr. Price, modern antibiyotiklerin uygun
kullanımının hastalar için sadece klinik sonuçlar bakımından değil,
ayrıca bakteriyel direnç oluşumunun en aza indirilmesine olan
yardımı açısından da yararlı olduğuna işaret etti. Reçeteyle
verilen antibiyotik sayısının azaltılması için pek çok ülkede
kampanyalar düzenlendiğini belirten Prof. Dr. Price, bununla halkın
antibiyotikler konusunda eğitilmesi ve antibiyotik reçetesi
yazanların, kullanım kılavuzu dışına çıkıp çıkmadıklarının
kontrolününde amaçlandığını kaydetti. Prof. Dr. Price, antibiyotik
kullanımının azaltılmasının otomatik olarak direnci azalttığının
tahmin edildiğini belirterek, İngiltere’de reçeteyle antibiyotik
verilmesi eğiliminin 1993-94 ile 1999-2000 yılları arasındaki
analizini yaptı. Bu dönemlerde alt solunum yolu infeksiyonlarının
tedavisinde antibiyotik kullanımının azaldığını ifade eden Prof.
Dr. Price, “Aynı dönemde İngiltere’de antibiyotik kullanımının
azalmasıyla birlikte zatürreeden ölenlerin sayısında artış
gözlendi” dedi. PROF. TULKENS’İN SUNUMU Belçika’daki Louvain
Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Paul M. Tulkens de
bakteriyel dirençteki eğilimlerin anlatıldığı bir sunum yaparak,
“Antibiyotik seçimi için en doğru mantığın bulunması her gün daha
da önemli hale gelmektedir” dedi. Prof. Dr. Tulkens, solunum yolu
patojenlerindeki “beta-laktam” ve “makrolid direnç”in pek çok
ülkede yüksek olduğunu ve sürekli yükseldiğini ifade ederek, bu
nedenle, antibiyotik seçimi için en doğru mantığın bulunmasının
önemini artırdığını söyledi. “Antibiyotik söz konusu olduğunda
mesaj, ‘daha az fakat daha etkili antibiyotik kullanımı’ olmalıdır”
diyen Prof. Dr. Tulkens, ilkolarak en iyi antibiyotik tedavisinin
uygulanması durumunda, bakterilerin yaşama şansının azaldığını ve
ileride direnç problemleri yaşama oranının en aza indiğini
kaydetti. HASTALARIN BEKLENTİLERİ Barselona’daki Provincial
Hastanesi’nden Dr. Marc Miravitlles de konuyu hastalar açısından
değerlendirerek, kronik akciğer hastalığı veşiddetli kronik
bronşitin, hastaların yaşamı ve sağlık kaynakları üzerindeki
etkisine ilişkin bir sunum gerçekleştirdi. Dr. Miravitlles,
“Hastaların bir tedaviden bekledikleri en önemlişey, şikayetlerin
daha hızlı düzelmesi ve ataklar arasındaki sürenin daha uzun
olmasıdır” dedi. Barselona Üniversitesi’nden Dr. Javier Garau da
konuşmasında şunları kaydetti: “Etkili antibiyotik tedavisine olan
ihtiyaç, zatürree gibi ciddi hastalıklar söz konusu olduğunda
artmaktadır. Çünkü yetişkin zatürree hastalarının çoğu hastanede
kalmakta ve hastanede kalmak hastalığın tedavi masraflarını
artırmaktadır. Hastalar hastaneye kabul edildiklerinde, reçete
yazacak doktorun antibiyotik seçimini yönlendirecek mikrobiyolojik
bir bilgi yoktur. Etkili bir antibiyotikle hastanede yapılacak
erken müdahale, hastanın sağlığı için çok önemlidir.”