Anti-Amerikancılar'a inisiyatif

Abone ol

TÜSİAD Başkanı Ömer Sabancı, ABD'ye düzenlediği ziyarette önemli mesajlar verdi. Sabancı, Türkiye'deki anti-Amerikancı yaklaşımlarla ilgili önemli noktalara değindi.

Deniz Arslan bildiriyor - Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Sabancı, Türk-Amerikan ilişkilerinin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın haziran başında Washington'a düzenleyeceği ziyaretle birlikte, ''daha da ileriye gideceğine'' inandığını söyledi. ABD yönetimi, finans çevreleri ve medya kuruluşlarıyla temaslarda bulunmak üzere Washington'a gelen heyette, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkan yardımcısı Pekin Baran, TÜSİAD Yönetim Kurulu üyeleri Cem Duna, Bülent Akgerman, Ümit Boyner, Ayça Dinçkök, Ali Kibar, Agah Uğur, TÜSİAD dış politika danışmanı Soli Özel, Emekli Büyükelçi İlter Türkmen yer alıyor. Sabancı, Washington'daki Türk gazeteciler için düzenlediği basın toplantısında, Türk-Amerikan ilişkilerinde son dönemlerde bazı iniş çıkışlar olduğunu, ancak yaptıkları temaslarda bütün Amerikalı yetkililerin, ilişkilere ne kadar önem verildiğini özellikle vurguladığını anlattı. Geçmişte olanların geride bırakılması gerektiğini belirten Sabancı, Başbakan Erdoğan'ın 8 haziranda ABD Başkanı George Bush'la yapması beklenen görüşmesi ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün temasları için, ''bu ziyaretler, ilişkileri daha ileriye götürmek için fırsat'' dedi. İncirlik konusundaki gelişmeler, Başbakan Erdoğan'ın ifadeleri ve İsrail ziyaretinin, Türk-Amerikan ilişkileri ileriye götürmeye yönelik olduğunu söyleyen Sabancı, ''ilişkiler bu noktadan daha ileriye gidecek görünüyor'' diye konuştu. ABD'deki görüşmelerinde kendilerine, Türkiye'deki ''Amerikan karşıtlığına'' ilişkin sorular yöneltildiğini belirten Sabancı, ''bu konuda kaygılarını Türk hükümetine de iletmiş durumdalar. Sorumluluk sahibi kişilerin daha fazla inisiyatif alması gerektiğini söylediler''dedi. Sabancı, ''sorumluluk sahibi kişilerle'' kimin kastedildiği yönündeki soruyu ise yanıtlamadı. Washington'da ABD kongre üyeleri, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Türkiye masası yetkilileri, Washington Post gazetesi editörleri, muhafazakar düşünce kuruluşu American Enterprise Institute (AEI) ve Musevi kuruluş temsilcileriyle biraraya geldiklerini anlatan Sabancı, bugün beraberindeki heyetle birlikte Boston'a geçiyor. Burada Harvard Üniversitesi'nde akademisyenlerle biraraya gelecek olan TÜSİAD heyeti, ''Eurasia Group'' ve ''Merrill Lynch'' finans kuruluşlarıyla toplantı yapacak, Harvard Üniversitesi Başkanı Lawrence Summers ile görüşecek. Daha sonra New York'a geçmesi beklenen heyet, iş dünyası liderleri ve Wall Street Journal gazetesi editörleriyle biraraya gelecek. Heyet, Morgan Stanley finans kuruluşunun bir toplantısına da katılacak. -TÜSİAD'DAN WASHINGTON'DA ''AB-TÜRKİYE'' PANELİ- TÜSİAD'ın Washington temsilcisi Abdullah Akyüz'ün girişimiyle Washington'da, ''Türkiye-AB: Bir sonraki adım'' başlıklı bir yemekli panel düzenlendi. Panelin açılışında konuşan Sabancı, TÜSİAD'ın AB yolundaki desteğinin devam edeceğini ve ABD'ye de, bu yönde verdiği destek dolayısıyla müteşekkir olduklarını kaydetti. Ömer Sabancı, Türk ekonomisinin bugün diğer Avrupa ülkelerinden geri olmadığını, Türkiye'nin AB ile aynı değer ve fikirleri paylaştığını kaydetti. Türkiye'nin AB üyelik sürecinin, ABD desteği olmadan kazanılamayacağını vurgulayan Sabancı, Türkiye'nin AB'ye yapacak çok katkısı bulunduğunu söyledi. Panelde konuşan Bush'un birinci dönem yönetiminde ABD Dışişleri Bakan yardımcılığı görevini tamamladıktan sonra emekli olan Büyükelçi Marc Grossman da, Türkiye-AB ilişkilerinin sürmesi için iki tarafın da sürekli çabasının gerektiğini söyledi. Grossman, bu ilişkinin ilerlemesi yönünde ABD'nin, hem Türkiye'yi hem de AB'yi cesaretlendirdiğini kaydetti. Grossman, Türkiye'nin AB'ye üyeliğinin, ülkenin değişim sürecinin devamına işaret ettiğini belirterek, değişim yönünde daha yapılması gereken çok şey olduğunu söyledi. Marc Grossman, AB üyelik kriterleri arasında yer almasa da, Türkiye'nin Yunanistan ve Ermenistan ile ilişkileri, Kıbrıs meselesindeki tutumunun, ''nasıl bir ülke olduğu ve olacağını tanımladığını'' kaydetti ve bu değişimin ''ne zaman'' olacağına ise Türkiye'nin karar vereceğini ifade etti. Ermenistan ile sınırın açılması, Heybeliada Ruhban Okulu'nun açılmasının sürece yardım edeceğini belirten Grossman, ''zamanlamasına Türkiye karar verecek ama bence bu konularda hızlı adım atılmalı'' dedi. AB üyesi ülkelerin temsilcilerinin, ABD Dışişleri Bakan yardımcılığı döneminde kendisine gelip kaç kez, Türkiye'nin üyeliğini kendi halklarına kabul ettirmenin zorluğundan yakındıklarını söyleyen Grossman, kendi halklarını ikna etmede AB yetkililerinin çaba göstermesinin önemine işaret etti. Türkiye'nin AB üyeliğinin ABD'nin stratejik çıkarlarına ters düşmediğini vurgulayan Grossman, ABD'nin ''güçlü bir Avrupa'' istediğini kaydetti. -LOĞOĞLU- Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Faruk Loğoğlu da, Türkiye'nin AB üyeliğinin bazılarına başarılması zor bir iş gibi görünmesine karşılık, bunun gerçekleşeceğine inandığını söyledi. Loğoğlu, hükümetin bu yönde çok kararlı olduğunu ve son dönemde Kıbrıs ve Ermeni meselesinde Türkiye'nin çok cesur adımlar attığını hatırlattı. Loğoğlu, AB ile müzakerelerin ekimde başlayacağına inandığını belirtirken, ''bütün dünyada dinin genel olarak yükselişinin'' herkes için problem yarattığını kaydetti. Büyükelçi Loğoğlu, ''bu durum Türkiye'nin üyeliğini daha kolay yapmayacak'' dedi. Türkiye'nin, reform programına bağlı kalmak zorunda olduğunu belirten Loğoğlu, AB'nin halen kendi içinde Türkiye'yi kucaklayıp kucaklamama konusundaki karara varamadığına inandığını söyledi. Türkiye'nin kararlılığını kaybetmemesi gerektiğini belirten Loğoğlu, ''AB de bakışını kaybetmemeli ve Türkiye'ye olabildiğince adil davranmalı'' dedi. Loğoğlu, Türkiye'nin AB sürecinde sıkıştığı noktalarda Washington'dan gelen bir telefonun daima yardım ettiğini hatırlatırken, gelecek aylarda AB yolunda ABD'nin bu desteğini almanın önemli olacağını vurguladı.

Günün Önemli Haberleri