Antalya'da 7 ay sonra ağaca asılı bulundu: Ben o gün evden çıkarken kızıma...

Kazakistan'dan kızı Arailym ve iki oğluyla bir süre önce Antalya'ya gelen Saltanat Orynbayeva, Konyaaltı ilçesine yerleşti. 9 Mayıs 2020 günü anne Orynbayeva, kızının yanına giderek, arkadaşıyla dışarı çıkacağını, kendisinin de gelmek isteyip istemediğini sordu. Arailym ise gelmek istemediğini söyleyerek evde kaldı. Annesi evden çıktıktan bir süre sonra Arailym de evden ayrıldı.

Akşam geldiğinde kızının evde olmadığını gören Saltanat Orynbayeva, cep telefonunu aradı, ancak ulaşamadı. Bunun üzerine Orynbayeva, polis merkezine giderek, telefonu kapalı olan kızı için kayıp başvurusunda bulundu. Polis ekipleri arama çalışması başladı. Anne Orynbayeva da sokak sokak afişler asarak, sosyal medyada yaptığı çağrılarla kızını aradı.

Büyük üzüntü yaşadı
Polis ekipleri, geçen hafta genç kızın son olarak gittiği yerleri cep telefonu sinyallerinden belirleyerek daha önce de arama yapılan bölgelerde arama çalışması başlattı. Polis, 9 Ocak günü Arailym Orynbayeva'nın ormanlık alanda ağaca asılı cansız bedenini buldu. Genç kızın intihar ettiği üzerinde durulurken, haberi alan Saltanat Orynbayeva büyük üzüntü yaşadı.

"Balkonda oturup günlüğüne yazılar yazdı"
Kızıyla arasının çok iyi olduğunu söyleyen Saltanat Orynbayeva, “Ben o gün evden çıkarken kızıma 'Benimle gelmek ister misin' diye sordum. Gelmek istemedi, balkonda oturup günlüğüne yazılar yazdı. Dönünce kızımı bulamayınca telefonunu aradım ancak kapalıydı, ben de polise başvurdum. Daha sonra polisle birlikte, arkadaşlarımızla ormanlık alanlarda aradık. Ama o zaman haberlerde 'Annesiyle tartıştı' şeklinde yazılmış. Ben kızımla tartışmadım. Kızımın her istediğini yapıyordum" dedi.

"2-3 kez ağlamıştı"
Kızının sürekli yazı yazdığını belirten Orynbayeva, “Karantinada çok sıkılmıştı ve 2-3 kez ağlamıştı. Küçükken de böyle psikolojisi bozulmuştu ve yeni yeni toparlanmaya başlamıştı. Sosyal medya hesabından da 'Rüzgar olmak, kuş olmak, tabiat olmak istiyorum' diye yazmış. Daha önce böyle şeyler yaşamadık. Hayattan sıkıldığını söylüyordu. Çok yazı yazıyordu. O tabiatı ve hayvanları daha çok seviyordu" diye konuştu.