Annesi Tuncay Güneyi anlattı
Abone ol72 yaşındaki anne Güney oğlunu anlattı. "Ben ona Zebur'u, Tevrat'ı, İncil'i ve Kuran'ı okuttum" dedi. Bakın oğlu hakkında neler söyledi?
Ergenekon davasının kilit isimlerinden Tuncay Güney’in
annesi Ayşe Güney: Oğluma Zebur’u, Tevrat’ı, İncil’i ve Kuran’ı da
okuttum. Hahamsa da benim oğlum, imamsa da. Yahudiyiz diyorsa
Yahudiyiz... Yahudi olmak suç mu? Günah mı?" dedi.
İstanbul Emniyeti’nde, 2001’de verdiği ifadelerle Ergenekon
soruşturmasının en önemli dayanaklarından birini oluşturan ve halen
Kanada’da hahamlık yaptığını iddia eden Tuncay Güney’in 72
yaşındaki annesi Ayşe Güney, soruları yanıtladı.
GECEKONDU MAHALLESİNDE YAŞIYOR
Tuncay Güney’in adının Ergenekon davasında geçmesinin ardından
İstanbul’dan memleketleri Çorum’a giden Ayşe Güney, iki hafta önce
İstanbul’a döndü. Anne Güney, Gültepe’nin gecekondu mahallelerinden
birinde küçük bir binanın 3. katında yaşıyor.
MANTIKLI KONUŞUYOR
Kapının girişinde Ayşe Güney’in bastonu duruyor. Yorgun ve bitkin
olduğu gözlenen Ayşe Güney, tepkili ve sinirli bir şekilde
konuşuyor. Gazetecilere kızgın. “Bundan sonra gelenleri
polise şikâyet edeceğim” diyor. Oğlundan bahsederken
heyecanlanıyor.
Kınalı saçlarını bir örtüyle kapatmış. Şalvarı ve renkli hırkasıyla
tipik bir Anadolu kadını görüntüsü çizen anne Güney, mantıklı
konuşuyor ve etkili cümleler kuruyor.
Anne Güney sorularını şöyle yanıtladı:
OĞLUNU EN SON NE ZAMAN GÖRDÜ?
Bilmiyorum inan ki... Sekiz sene oldu. Aradı, sordu, ben köydeydim,
kafam allak bullak olduğu için ne zaman olduğunu hatırlamıyorum.
Evvel ki akşam televizyonda geçici olarak resmini gördüm, kameraya
çekmişler, nerede çekmişlerse, o günden bu güne hâlâ şokum,
bittim.
ASKERLE POLİSLE İLİŞKİSİ VAR MIYDI?
Hiçbir ilişkisi yoktu, bir işi yoktu.
BEN ONA HARÇLIK VERİYORDUM
Benim emekli maaşım var, ben ona harçlık veriyordum, ondan para
istemiyordum. Babasının maaşını almıyordu, 18 yaşında bitti. O
zaman Sabah gazetesinde çalışıyordu.
ONUNLA GURUR DUYUYORUM
Okur imam olur, okur haham olur, kimseyi ilgilendirmez, beni de
ilgilendirmez, seni de ilgilendirmez... Ben onun annesiyim, onunla
gurur duyuyorum, haham olduysa da benim oğlum, imam olduysa da
benim oğlum. Artık beni kimse rahatsız etmesin...
O YAHUDİ DİYORSA YAHUDİYİZ
Oğlum Yahudiyiz diyorsa Yahudiyiz... Yahudi olmak suç mu? Günah mı?
Ben onu hak yolunda yetiştirdim. Ona Zebur’u, Tevrat’ı, İncil’i ve
Kuran’ı da okuttum. “Anne bana bunları niye okutuyorsun?” diye
sorduğunda, “Oğlum, her şeyi bil, ilerde lazım olur, yabancı bir
çocukla karşılaşırsın, bir şey duyarsan bilmiyorum deme” dedim.
Ben bu mahallede besmele bile bilmeyen nice çocukları
okuttum, yetiştirdim.
CENAB-I ALLAHTAN NİYAZ ETTİM
Gazeteler hep yalan yanlış şeyleri yazıyorlar. “Anne ben
Amerika’ya gidiyorum” dedi. “Git yavrum, Allah yardımcın olsun”
dedim. Cenab-ı Allah’tan niyaz ettim, oğlumu Amerika’ya
gönderdim, kurtardım. Şimdi yine dua ediyorum, Allah benim
oğlumu gökteki güneş gibi yeniden doğdurup bana geri göndersin.
BİRAND BİLİYOR
Mehmet Ali Birand televizyonda “O çocuk kullanıldı” dedi. Niye
dedi? Çünkü biliyor, herkes biliyor, devlet de biliyor. Sizin gibi
nice genç gazetecileri yuttular, toprağa gömdüler. Sen de dikkat
et, kullanmasınlar, benim oğlumun durumuna düşmeyin. Eğer oğlumun
suçu vardıysa niye buradayken tutuklamadılar? Öcalan’ı koyun gibi
besliyorlar, benim oğluma bunu yapıyorlar, bu ayrımcılık niye?
Kaynak: Milliyet