Annesi koronadan öldü sözleri yürek burktu! Kendimi hiç bu kadar çaresiz hissetmedim
Abone olKONYA'da gittiği düğünde koronavirüse yakalanarak hayatını kaybeden Mihri Ateş'in (70) oğlu İsmail Çimen sözleri yürekleri sızlattı. Çimen, 'Kendimi hiç bu kadar çaresiz hissetmedim' dedi.
KONYA'da gittiği düğünde koronavirüse yakalanarak hayatını
kaybeden Mihri Ateş'in (70) oğlu İsmail Çimen (36), "Bu hastalık o
kadar kötü ki, hayatımda hiç bu kadar çaresiz kaldığımı
hatırlamıyorum. Anneniz ambulansa bindiriliyor ve siz arkasından
sadece bakıyorsunuz. Elinizden hiçbir şey gelmiyor. Lütfen herkes,
maske, mesafe ve hijyen kuralına uysun" dedi.
Çumra ilçesinde yaşayan İsmail Çimen, Kurban Bayramı'nda
Karaman'ın Kazımkarabekir ilçesine bağlı Akarköy'de yaşayan annesi
Mihri Ateş'in yanına gitti. Annesinin nefes almakta zorlandığını ve
vücudunda ağrılarının olduğunu söylemesi üzerine Çimen, annesini
Çumra Devlet Hastanesi'ne götürdü. Mihri Ateş burada yapılan
tetkiklerde koronavirüs şüphesi üzerine Konya'ya sevk edildi.
Mihri Ateş, Konya'da yoğun bakım ünitesinde 5 gün süren tedavisinin
ardından kurtarılamayarak yaşamını yitirdi.
Annesini kaybetmenin acısını yaşayan İsmail Çimen, şunları
söyledi:
"Boğazında ağrı vardı. Kemiklerinin ağrıdığını söyledi. Güçlükle
nefes alıyordu. Ailem sağlık ocağına götürmüş ama üşütmüş
olabilirler demişler. Ben bunun üşütme olamayacağını düşündüm. En
azından bir test yapılır diyerek Çumra Devlet Hastanesi'ne
götürdüm. Zaten güçlükle yürüyordu. Virüs o kadar etkilemişti ki
yürümeye dermanı yoktu. Koluna girerek yardımcı oldum. Köyden
arabaya binerken içine doğmuş gibi, 'hakkınızı helal edin, belki
görüşürüz belki görüşemeyiz' dedi."
'Çaresizlik çok kötü bir şey'
Bu hastalıkla birlikte çaresizliğin ne olduğunu anladığını belirten Çimen, "Hastanede annemin tetkiklerini yaptılar. Doktorlar, Covid-19 olabileceğini söyledi. Annemin Konya'ya sevk edileceğini, yoğum bakımda tedavisinin süreceğini söylendi. O an ne yapacağımı bilemedim. Şaşırdım kaldım. İnsanın kolu kırılır, alçıya alıp müdahale edersin. Ama bunda, nasıl bir hastalıkla mücadele ettiğini bilmiyorsun. Bu görülmeyen bir şey. Çaresizlik o kadar kötü bir şey ki” diye konuştu.
'Arkasından bakakaldım'
İnsanların 'bana bir şey olmaz' diye düşündüğünü ve bunun da yanlış olduğunu belirten İsmail Çimen, "İnsanlar bana bir şey olmaz diyor. Olmasın da. Allah herkesi korusun. Ama ya annenize, babanıza olursa. Küçük evladınıza da bulaşabilir. Yakınınız ambulansa bindiğinde arkasından izleyip kalmak o kadar çaresiz bir durum ki. Bir şey yapamıyorsun. Elinizden bir şey gelmiyor. Ona tutunamıyorsun. Ben de seninle geleyim diyemiyorsun. Ambulansla hastaneye götürülüyor, arkasından bakıyorsunuz. O an tek hissettiğim şey, çaresizlikti" dedi.
'Annemden geriye kalan tek bir fotoğrafımız'
Annesinin gittiği bir düğünden bu virüsü kaptığını belirten
İsmail Çimen, "Doktor 'her şeye hazırlıklı olun' dedi. O an elime
telefonu aldım. Bir hatıra kalsın, hakkını helal et anne dedim.
Annemi belki göremem diye Çumra Devlet Hastanesi'nden çıkarken
beraber bir fotoğraf çekildik. Annemin bu virüsü gittiği düğünden
kaptığını düşünüyorum. Çünkü o düğüne gittiği yerde birçok evi
karantina altına almışlar. Başa gelmeyince kimse bu hastalığı
dikkate almıyor. Halen düğüne, cenazeye, taziyeye gidiliyor. Bu
hepimiz için geçerli. Ama bu yürek yandı mı, bu başka hiçbir şeye
değişilmez. Bu acının tarifi yok. O çaresizliği kimse yaşamasın. Bu
çok zor bir durum” diye konuştu.
Kendi testinin negatif çıktığını ancak buna rağmen evde izole
yaşadığını belirten İsmail Çimen, herkesi mesafe, maske ve hijyen
kuralına uymaları konusunda uyardı.