Ankara'da örgüt davasında 9 tahliye!

 

Terörle Mücadele Kanunu'nun 10. maddesiyle görevli Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmayı 9'u tutuklu 16 sanık ile avukatları katıldı.

 

Kimlik tespiti ve iddianamenin okunmasının ardından başlayan duruşmada, sanıklar savunmalarını yaptı.

 

İddianamede terör örgütü PKK'nın ''gençlik yapılanması'' Demokratik Yurtsever Gençlik Meclisi'nin (DYGM) Ankara yapılanmasının sorumlusu olduğu öne sürülen sanık İlhak Töreci savunmasında, kendisine isnat edilen suçlamaları kabul etmediğini belirtti. 

 

Evinde yapılan aramada ele geçirildiği belirtilen hafıza kartının kendisine ait olmadığını savunan Töreci, hafıza kartının, arama işlemi bittikten sonra bir polis memuru tarafından bulunduğunu iddia etti.

 

İddianamenin delilleri arasında yer alan ''Ankara Faaliyet Raporu''nu kendisinin yazmadığını ve bundan haberdar olmadığını savunan Töreci, ''Hiçbir legal ve illegal bir örgüte üye değilim. İddia edildiği gibi hiçbir illegal toplantıya katılmadım'' dedi.

 

Sanık Hasan Kaçak da iddianamede örgütün ''Mamak Komitesi''nde yer aldığının ifade edildiğini anımsatarak, ''Mamak'la tek bağım orada oturmamdır. Herhangi bir örgütün Mamak Komitesi'nde değilim. Suçlamaları kabul etmiyorum'' diye konuştu.

 

Sanık Erman Gün, savunmasını ana dilde yapmak için mahkemeye dilekçe verdi.

 

Sanık avukatı Serbay Köklü, talebin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin adil yargılama hükümleri, CMK ve Anayasa'nın ilgili maddeleri uyarınca kabul edilmesini istedi.

"SANIKLAR TÜRKÇE BİLİYOR"
 

Cumhuriyet Savcısı Sadık Bayındır, anadilde savunma talebine ilişkin mütalaasında, Türkçe bilen  ve anlayan sanığın talebinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) 6. maddesi ile 5271 sayılı CMK'nın 202. maddesinde düzenlenen usullere aykırı olduğu belirterek, ''Sanığın talebiyle ilgili parlamentoda düzenleme yapılacağına yönelik kamuoyuna yansıyan haberler var. Kürtçe savunma yapma talebinin takdirini mahkemeye bırakıyorum'' dedi.

 

Cumhuriyet savcısının mütalaasının ardından mahkeme heyeti, diğer sanıklar arasında Kürtçe savunma talebinde bulunan olup olmadığını sordu.

 

Sanıklardan Ahmet Akyüz, Kasım Kaden, Mehmet Veysel Sundu, Rıdvan Şahin, Muhammet Kaya, Naim Akbulak ve Binali Can ''Kürtçe savunma'' yapmak istediklerini söyledi.

 

Verilen aranın ardından Mahkeme Başkanı Tayyar Köksal, sanıkların üniversite öğrencisi olmaları, öğrenimlerini Türkçe yapmaları ve dosya kapsamında Türkçe bildiklerinin anlaşılması nedeniyle anadilde savunma taleplerinin oy birliğiyle reddedildiğini açıkladı.

 

 

Ara kararın ardından duruşma, sanıkların savunmalarıyla devam etti. Sanıklar Akyüz, Kaden, Sundu, Şahin, Kaya, Akbulak ve Can, ana dilde savunmaya ilişkin taleplerini yineleyerek, savunma yapmayacakları söyledi.

 

Tutuklu sanıkların avukatları müvekkillerinin tahliyelerini istedi.

 

Sanıklardan Hasan Kaçak'ın avukatı Senem Doğanoğlu, ''İddianame, kanaatler toplamı ve siyasal değerlendirme biçiminde. Ben avukat olarak, savcının kanaatlerini bir hukuk metninde okumak istemiyorum'' dedi.

 

Sanık Mehmet Selim Şenyüz'ün avukatı Halil İbrahim Vargün ise müvekkilinin Uludere olayını protesto için Kızılay'da düzenlenen mitinge katılmasına iddianamede yer verildiğini belirterek, ''Uludere katliamıyla ilgili hiçbir kimsenin şu ana kadar ifadesine başvurulmazken, katliamı protesto edenler yargılanıyor'' diye konuştu.

 

Cumhuriyet Savcısı Sadık Bayındır, dosyadaki eksikliklerin giderilmesini, Hasan Kaçak ve Erman Gün'ün tahliyelerini, diğer tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamını istedi.

 

Mahkeme, adli kontrol hükümleri ve yurt dışına çıkış yasağı uygulanarak tutuklu sanıklar İlhak Töreci, Hasan Kaçak, Erman Gün, Ahmet Akyüz, Binali Can, Rıdvan Şahin, Mehmet Selim Şenyüz, Kasım Kaden ve Mehmet Veysel Sundu'nun tahliyesine karar verdi.

 

Adli kontrol hükümlerine ''isteyerek uymayan'' sanıkların tutuklanmalarına karar verileceği ihtiranda bulunan mahkeme, duruşmayı erteledi.

 

 

İddianamede, DYGM'nin Ankara'daki gençlik yapılanması içerisinde yer aldığı öne sürülen İlhak Töreci, Kasım Kaden, Ahmet Akyüz, Rıdvan Şahin, Mehmet Selim Şenyüz, Lokman Özbek, Binali Can, Mehmet Veysel Sundu, Hasan Kaçak, Erman Gün ve Durgut Çiftçi ''terör örgütü üyesi olmak''; Muhammet Kaya, Nesrin Aslan, Naim Akbulak, Rıfat Atar ve Emrah Basalak ise ''örgütün hiyerarşik yapısına dahil olmamakla birlikte, bilerek ve isteyerek örgüte yardım etmek''le suçlanmıştı. Sanıkların, 15'er yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmaları talep ediliyordu.