Ankara'da hangi semtler risk altında
Abone olAnkara'nın Çubuk ilçesinde dün gece 00:22'de meydana gelen 4.6 büyüklüğünde deprem, "Başkentte büyük deprem olur mu?" sorusunu da beraberinde getirdi.
Dün geceki orta şiddetli depremde ölen ya da yaralanan olmazken
uzmanlar Ankara'yı daha büyük bir tehlikeye karşı uyardı. "ZEMİNLER
İYİ DEĞİL" Gazi Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman
Pampal, kuzey anadolu fay hattının kırılması ile Bolu-Erzincan
arasında 7 şiddetinden daha büyük bir deprem olabileceğini ve bu
depremin de Ankara'yı etkileyebileceğini söyledi. Pampal, ''Ankara
ciddi tehlike altında. Yapılar deprem olgusu dikkate alınarak
yapılmamış. Ankara'da bugüne kadar yapılar (deprem olmaz)
inancıyla, varsayımıyla inşa edilmiş. Zeminler de iyi değil'' dedi.
Üniversitenin Mühendislik-Mimarlık Fakültesi İnşaat Mühendisliği
Bölümü Öğretim üyesi de olan Prof. Dr. Pampal, A.A muhabirine
yaptığı açıklamada, Çubuk'ta dün gece meydana gelen depremin,
Çankırı'dan Ankara'ya doğru uzanan Kuzey Anadolu'nun tali faylarına
bağlı olarak oluşan, çok büyük olmayan ve beklenen bir deprem
olduğunu söyledi. Bu tür depremlerin Ankara çevresinde çok sık
olduğunu dile getiren Prof. Dr. Pampal, Ankara'yı daha kötü
etkileyecek depremin Kuzey Anadolu fay hattında ortaya çıkabilecek,
7 şiddetinden büyük deprem olduğunu kaydetti. Haymana,
Kırıkkale-Keskin civarındaki faylardan kaynaklanan depremlerin 4-7
şiddetleri arasında olduğunu ifade eden Pampal, Keskin'de 1938'de
6.6 şiddetinde meydana gelen depremin Ankara'yı etkilediğini
söyledi. Pampal, 7.2 şiddetindeki Gerede depreminin de Ankara ve
ilçelerinde hissedildiğini bildirdi. Gazi Üniversitesi Rektör
Yardımcısı Süleyman Pampal, oluşabilecek depremlerin 300 kilometre
uzaklıktaki yerleşim alanlarını dahi etkileyebileceğini anlatarak,
Gediz depreminin 180 kilometre uzaklıktaki Bursa'daki Tofaş
fabrikası'nın ek binalarının yıkılmasına, Gölcük Depremi'nin de
İstanbul Avcılar'da can ve mal kaybına neden olduğunu söyledi.
''CİDDİ RİSK ALTINDAYIZ'' Prof. Dr. Pampal, Kuzey Anadolu Fay
hattının kırılması ile Bolu-Erzincan arasında 7 şiddetinden daha
büyük bir deprem olabileceğini ve bunun da Ankara'yı
etkileyebileceğini bildirdi. Pampal, şöyle konuştu: ''Ankara ciddi
tehlike altında. Bizler de ciddi risk altındayız. Yapılar deprem
olgusu dikkate alınarak yapılmamış. Ankara'da bugüne kadar yapılar
(deprem olmaz) inancıyla, varsayımıyla inşa edilmiş. Ciddi bir
denetim de yok, zeminler de iyi değil. Ankara'nın tehlikeli
zeminleri, Kızılay'dan Sıhhiye'ye doğru, Yenimahalle-
Demetevler'den Batıkent'e doğru olan yerleşim yerleri, Etimesgut,
Sincan, Bahçelievler, Emek, Maltepe... Özellikle bu kesimler
oldukça kötü ve tehlikeli zeminler. Buradaki zemin, depremin
şiddetini ciddi oranda artırıyor, 2 katına kadar çıkarabiliyor.
Kötü zeminlere bir kaç katlı yapılar yapılırsa uygundur. Ama
bakıyoruz, buralarda çok yüksek yapılar var. Ankara tamamen gözardı
edilmiş.'' İnsanların depreme karşı bilinçlendirilmesi gerektiğine
dikkati çeken Pampal, depreme karşı yerel yönetimlerin öncelikle
tedbir alması gerektiğini ifade etti. Türkiye'de çok sık imar
afları çıktığını ve bunda da ''Meclis'in günahı'' olduğunu belirten
Pampal, ''Demetevler örneği dünyanın neresinde var. Hiç projesi,
etüdü olmayan, işi bilenlerin yapmadığı, tamamen gecekondu şeklinde
yapılmış 15 katlı yapılar... Ne zemin uygun, ne yapı kalitesi
düzgün... Buraların yıkılması için çok büyük bir depreme de gerek
yok. Kimseyi de korkutmak istemeyiz ama durum çok iç açıçı değil''
diye konuştu. OLMASI BEKLENEN EN BÜYÜK DEPREM Rektör Yardımcısı
Prof. Dr. Pampal, yapılan risk analizlerine göre, 99 yıllık bir
süre içerisinde Ankara'da olması beklenen en büyük depremin 7.7
şiddetinde olduğunu ifade ederek, Bu analize göre İstanbul'da
olması beklenen en büyük depremin 7.9, İzmir'de ise 8.0 şiddetinde
olabileceğini kaydetti. Prof. Dr. Pampal, Ankara'yı etkileyebilecek
kuzey anadolu fay hattının kırılma ihtimalinin, İstanbul'u
etkileyebilecek marmara fay hattından daha düşük olmadığına işaret
ederek, ''Ankara, İstanbul'dan daha kötü durumda'' dedi. ''DÜMDÜZ
ETMİŞ'' 1668 yılında Ankara'da 3 gün süreyle, 12 Ağustos'da
başlayıp, 15 Ağustos'da biten depremler meydana geldiğini ve
ardından da 17 Ağustos'ta 8 şiddetinden büyük büyük bir depremin
olduğunu anlatan Pampal, ''Bu deprem, 'Ankara'yı ve Türkiye'nin
kuzeyindeki bölgeleri adeta dümdüz etmiş' demek mümkün'' dedi.
Süleyman Pampal, o depremin, Bolu ile Erzincan arasının kırılması
ile oluştuğunun varsayıldığını belirterek, ''O zamanki ecnebi
tüccarların dediğine göre ve Avrupa'daki gazetelere yansıdığı
şekliyle, Ankara tamamen boşalmış ve kalede bir miktar Türk askeri
kalmış'' diye konuştu. Prof. Dr. Süleyman Pampal, depreme karşı
alınabilecek önlemler olarak, deprem yönetmeliğinin kesinlikle
uygulanması ve imar planlarının gözden geçirilmesi gerektiğini
söyledi. Resmi binalardan başlamak üzere bütün yapıların elden
geçirilmesi ve inceleme başlatılması gerektiğini dile getiren
Pampal, gerekiyorsa binaların güçlendirilmesi ve bu konuda da
devletin halka maddi destekte bulunması gerektiğini bildirdi. DÜN
GECE SALLANDI Ankara'nın Çubuk ilçesinde meydana gelen orta
şiddetteki depremde, ilk belirlemelere göre ölen ya da yaralanan
olmadığı bildirildi. Saat 00.22'de merkez üssü Çubuk ilçesi olan
4.6 büyüklüğündeki depremin ardından emniyet birimlerine ve
hastanelere herhangi bir ölüm ya da yaralanma vakası bildirilmedi.
KISA SÜRELİ PANİK 4.6 büyüklüğündeki deprem, Çubuk'un yanısıra
hissedildiği Ankara'da da kısa süreli paniğe neden oldu. İlk
belirlemelere göre depremde can kaybı ve hasar oluşmadı. Deprem
Çubuk ile 40 kilometre uzaklıktaki Ankara ve ilçeleriyle Çankırı,
Karabük, Bolu ve Kırıkkale'nin bazı ilçelerinden hissedildi.
Depremle birlikte Çubuk ve Ankara'nın bazı kesimlerinde vatandaşlar
uykularından fırlayarak sokaklara kaçıştı. Çubuk'ta vatandaşlar
uzun süre evlerine dönmedi. İlk tesbitlere göreilçede can kaybı ve
hasar oluşmadı. Bu arada merkez üssü Çankırı'nın Orta İlçesi'nde
dün saat 23.13'de 3.4 büyüklüğünde deprem kaydedildi. Hafif
şiddetli deprem vatandaşlar arasında kısa süreli endişeye neden
oldu. 2002'DEKİ DEPREMDE 3 KİŞİ ÖLMÜŞTÜ Öte yandan 6 Haziran
2000'de Çankırı'nın Orta İlçesi'nde meydana gelen 5.9
büyüklüğündeki depremde 3 kişi hayatını kaybetmiş, 200 kişi de
yaralanmıştı. Orta Anadolu ile Batı Karadeniz bölgesindeki geniş
alanda hissedilen depremde 3 bin dolayın yapı hasar görmüştü.