Ankara Kıbrıs'ı görüştü

Kıbrıs'a ilişkin son gelişmeleri ele almak üzere devletin üst kademesini biraraya getiren değerlendirme toplantısı sona erdi. Başbakanlık merkez binada yapılan toplantıda, İsviçre'de 24 Mart'ta başlaması öngörülen dörtlü konferans öncesinde Kıbrıs müzakerelerinde gelinen nokta ele alındı. Toplantının sonunda Başbakan Erdoğan ile Genelkurmay Başkanı Özkök başbaşa görüştüler. Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Kıbrıs'ta yapılacak bir anlaşmanın Avrupa Birliği birinci hukukuna girmesinin Türkiye için tartışılmayacak bir konu olduğunu söyledi. Bakan Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Başbakanlık Merkez Bina'da gerçekleştirilen Kıbrıs toplantısının ardından yaptığı açıklamada, müzakere süreci içinde bulunulan durumu ve hangi noktada olunduğunu gözden geçirdiklerini belirterek Luzern'e gitmeden önce bu toplantının yapılması gerektiğini vurguladı. 24 Mart'ta İsviçre'nin Luzern kasabasında müzakerelerin başlayacağını hatırlatan Gül, bu sürecin New York'ta daha önce kabul edildiğine işaret etti. Toplantıda alınan mesafelerin değerlendirildiğini ve Türkiye'nin hassasiyetleri ile önceliklerinin teyit edildiğini belirten Gül, Türkiye'nin önceliklerine ilişkin bilgi verdi. Gül, "Bunlar, AB birinci hukuku içine anlaşmanın girmesi, bizim için tartışılmayacak bir konu. Çünkü bu konuda tereddüt olursa uzun çabalar sonunda ulaşabileceğimiz bir neticenin anlamı olmayacak. Bu anlaşma değiştirilebilir demektir. İki kesimliliğin kuvvetlendirilmesi ile ilgili büyük hassasiyetimiz var. Garanti ve güvenlikle ilgili bazı durumlar söz konusu. Ada'da yaşayan insanlar var. Onların huzur içinde hayatlarına devam edebilmesi. Bunlar bizim için çok önemli. Ümit ediyoruz ki Yunanistan ve Rum tarafı da siyasi iradeye sahip olarak, çözüm aramak için gelirler" şeklinde konuştu. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'la yeniden görüşülüp görüşülmeyeceği sorusu üzerine Gül, Başbakan Erdoğan'ın Denktaş'la bir kez daha konuşacağını ifade etti. Gül, "Denktaş'a Luzern'e gitmesi konusunda çağrı yapılması söz konusu mu?" sorusuna, "Çağrı falan mikrofonlarla değil. Telefonla konuşacak. 'Biz bu işe beraber başladık buyurun beraber devam edelim. En doğrusu, en uygunu budur' diyecek. Ama herhalde zorla da taşınacak değil. Sonunda herşey söylendikten sonra kararı neyse ona saygı göstereceğiz" karşılığını verdi. Bakan Gül, "Anlaşmanın AB birincil hukukundan sayılması için Türkiye mutlaka ülkelerin parlamentolarından geçmesini mi istiyor?" sorusuna üzerine ise hukukçuların konuyu değerlendirdiğini ve bu konuda Türkiye'nin hiçbir tereddüdünün olmayacağı bir yolun bulunmasını istediklerini vurguladı. "Hassasiyetlerimizden herhangi biri karşılanmadığında siz de Denktaş gibi referandumda hayır yönünde oy kullanılmasını mı destekleyeceksiniz?" sorusunu yanıtlayan Gül, "Çıksın bakalım ortaya. Tabii ki bir netice ortaya çıkar herkes ona göre görüşünü söyler" dedi. Dörtlü konferans öncesi KKTC Başbakanı Mehmet Ali Talat ve Dışişleri Bakanı Serdar Denktaş'ın Ankara'ya davet edilmesinin söz konusu olmadığını ifade eden Gül, Genelkurmay Başkanı ile Başbakan'ın öncelikler konusunda mutabık olduğunu da dile getirdi. Ada'da ikinci bir referandum yapılacağına dair haberlerin ciddi iddialar olmadığını belirten Gül, "Talat'ın KKTC heyetine başkanlık etmesini BM ve Rum tarafı kabul ediyor mu?" sorusuna ise, "Tabii edecekler. Çünkü sayın Denktaş kendilerine tam yetki veriyor" karşılığını verdi. Bakan Gül, 'Serdar Denktaş'ın İsviçre'ye gitmek istememesi halinde sıkıntı olup olmayacağı' sorusu üzerine ise "Birisi gitmek istemezse onu zorla tutup götürecek halimiz yok. Bu mesele ne sadece benim meselem, ne onun meselesi. Hepimizin meselesi. Beraber başlandı, oturuluyor beraber çalışılıyor. Sonra niye gitmeyecek ki? Belki Mehmet Ali Talat da gitmek istemez o zaman" dedi. Toplantıya Erdoğan ve Gül'ün yanısıra Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Uğur Ziyal ve Başbakan'ın Dışişleri Başdanışmanı Ahmet Davutoğlu katıldı.