Ankara-Brüksel hattında trafik yoğun

AB Komisyonu'nun yarın açıklayacağı İlerleme Raporu öncesinde, raporun "tavsiyeler" bölümündeki ifadelerin değiştirilmesi için Ankara ile Brüksel arasında yoğun bir diplomatik mesaj trafiği yaşandı. Komisyon kaynakları raporun tavsiyeler bölümünde Türkiye'deki reform sürecinin devamını sağlamaya yönelik şartlar olacağının sinyallerini verirken, Ankara fiilen razı olduğu bu şartların metinde "Türkiye'ye özel koşul" şeklinde yer almaması için metin pazarlığına girdi. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül dün yaptığı açıklamayla, Brüksel'e şartların metinde genel ifadelerle yer almasının kabul edilebileceği ancak "Türkiye'ye özel" koşul konmasının Ankara'da rahatsızlık yaratacağı mesajını iletirken, kamuoyunu da "şartlara" hazırlamak için ilk adımı attı. Gül, "Tavrımız net. Türkiye'ye ilişkin özel bir şart olamaz. Bütün ülkeleri, üyeleri ilgilendiren çeşitli kurallar olabilir, bunlar ayrı şeylerdir" diye konuştu. Raporun tavsiye bölümünde, görüşmelerin askıya alınabileceği yönünde ifadeler yer alacağı iddialarının hatırlatılması üzerine de Gül, şunları söyledi: "Türkiye ile ilgili özel bir şekilde herhangi bir şeyi askıya almak da olamaz "Vicdanlarımızda 'haksızlık var' dedirtecek bir şey olursa, bunu kesinlikle kabul etmemiz mümkün değil." İki koşul kesin Ankara ile Brüksel arasındaki pazarlık, Komisyon'un iki koşulu nasıl ifade edeceği üzerine kilitlenmiş durumda: İZLEME VE ASKIYA ALMA: Reformların tam olarak hayata geçmesinin sağlanması için izleme sürecinin devam etmesi gerektiği vurgulanacak bölüme, Türkiye'nin üzerine düşeni yapmaması halinde müzakerelerin askıya alınabileceği uyarısının konması gündemde. Ankara bu şartın genel ifadelerle yer almasından yana. GÖRÜŞME SIRASI: Komisyonun ikinci şartının da, tarımdan sağlığa 32 başlık altında yürüyecek müzakerelerde bir bölümün kapanması için o alanda sadece yasal mevzuatın değil uygulamanın da tam olarak gerçekleştiğinin Komisyon tarafından onaylanması şartı getirilmesi bekleniyor. ANKARA Milliyet