Andımız geri gelecek
Abone olMHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, iktidara gelmeleri halinde Andımız’ı geri getireceklerini söyledi.<br/>MHP Genel Başkanı Bahçeli, partisin...
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, iktidara gelmeleri halinde
Andımız’ı geri getireceklerini söyledi.
MHP Genel Başkanı Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda
konuşma yaptı. Bahçeli, Başbakan Erdoğan’ın bölücülüğü
cesaretlendirmekle meşgul olduğunu ileri sürerek, “Sayın Erdoğan,
maktulle katilin, caniyle kahramanın, şehitle cesedin birbirine
karışması halinde milli bir felaketin doğacağını biliyor musun?
İmralı’yı mesken tutan, Kandil’i ayakyoluna çeviren, teslimiyeti
çözüm ve barış olarak formüle eden Sayın Başbakan, son yurdumuzun
çatısına nişan alındığını görüyor musun? Bitlis merkeze bağlı
Kayalıbağ Köyü Karaca Mahallesinde balık tutmaya giden iki
vatandaşımızın teröristlerce dövülmesini flaş haber gibi anında
duyuranlara da soruyorum; alenileşen ihanet görüntüleriyle ilgili
son dakika bilgilerini ve gelişmelerini yayınlamayı düşünüyor
musunuz?” sorularını sordu.
PAKETE SERT ELEŞTİRİLER
Başbakan’ın açıkladığı ‘Demokratikleşme Paketi’nin bölücüleri ve
teröristleri ikna etmediğini bilakis daha da şımarttığını ve tahrik
ettiğini de ileri süren Bahçeli, konuşmasına şöyle devam etti:
“’Bugünlere silahlarla geldik, söz biterse silahlar konuşur, dört
parçayı birleştireceğiz’ açıklamaları barış diyen, çözüm diyerek
haykıran, özgürlük sözleriyle mangalda kül bırakmayan Meclis’teki
PKK’lılar tarafından kısa süre önce ifade edilmiştir. Başbakan
Erdoğan çözülmeyi çabuklaştırmak, dağılmayı oldu bittiye getirmek
için selin akışına kendisini bırakmıştır. Görüyoruz ki, PKK’nın tüm
talepleri paket paket, kısım kısım, parça parça karşılanmaktadır.
Yerleşim yerlerinin ismini değiştirmeye kadar işi götüren AK Parti
hükümeti için geri dönüş yolları çoktan kapanmıştır. Göroymak’a
Norşin, Aydınlar’a Tillo, Tunceli’ye Dersim isimlerini vermenin
arifesinde olan Başbakan ve etrafındaki bazı zevat, acaba kendi
isimlerini de değiştirerek asıllarına rücu edecekler midir? Yedi
yaşında Türkçe öğrendiğini her fırsatta ifade eden, ama Türk Dili
ve Edebiyatı alanında Doçent unvanı alarak bugünkü seviyesine
ulaşan AK Parti’nin kapı gıcırtısı ve akorttu bozuk sözcüsü acaba
ismini değiştirmek için neyi beklemektedir?Bunun yanında, Başbakan
Erdoğan’ın gündeminde kendi ilçesi olan Güneysu’nun adını Potamya
olarak değiştirmek var mıdır?”
Bugün geldiğimiz noktada artık herkesin tarafını ve safını
belirlemesi gerektiğine dikkati çeken Bahçeli, “Kimse karambolden
fayda devşirmeye, belirsizlikten nemalanmaya çalışmamalıdır. AK
Parti’nin politikaları etnik fitneyi körüklemektedir. AK Parti’nin
yeni Türkiye tasarımı bu gidişle yeni nüfuz cüzdanlarının
hazırlanmasına da kapı aralayacaktır. Gelişmeler bize, Başbakan ve
hükümetinin, nüfuz cüzdanlarına 36 etnik kimliğin yazılmasını ve
Türkiye’nin Babil kulesine dönüşmesini sağlayacak her sinsi adımı
atmaktan sakınmayacağına işaret etmektedir. Mademki demokratikleşme
adım adım yürümektedir, mademki Türkiye yüklerinden ve ayak
bağlarından kurtulmaktadır, o halde Başbakan’ın nüfuz cüzdanlarında
etnik menşe düzenlemesi ve tanımı yapması imkansız olmayacaktır.
Böylelikle kimin ne olduğunu, neyin peşinde koştuğunu Türk milleti
açıkça görecek, netleşerek bütünleşmenin yolları sonuna kadar
açılacaktır” ifadesini kullandı.
"TÜM HAK VE KAZANIMLAR ESKİ İTİBARLARINI ELDE EDECEK"
Türk milletinin dualı olduğunu ve kendisini feda etmeye hazır
sevdalıları açısından ziyadesiyle de talihli olduğunu söyleyen
Bahçeli, “Milliyetçi Hareket’in iktidarında yıkımdan, çözülmeden ve
parçalanma rüyası görenlerden bir bir hesap sorulacak, Başbakan ve
hükümeti anında Yüce Divanı boylayacaktır. Sayın Erdoğan, ne
yaptıysan çekeceksin, ne ektiysen onu biçeceksin. Allah nasip eder,
milletimiz destek olursa, iktidarımızın ilk aylarında Andımız geri
getirilecek, milli bayramların asıl anlamına uygun kutlanması
sağlanacak, tüm milli hak ve kazanımlar eski itibarlarını elde
edecektir” şeklinde konuştu.
Başbakan Erdoğan’ın bir ara yedirmem dediği, uğruna kanunlar
değiştirdiği MİT Müsteşarı’nın son günlerde gündemin üst sıralarına
yerleştiğine de değinen Bahçeli, ”ABD’de yayımlanan tirajı yüksek
iki gazetede yapılan bazı yorum ve değerlendirmeler bu bürokratı
ister istemez ön plana çıkarmış, polemiklerin içine çekmiştir. Bu
kapsamda Türkiye’nin Suriyeli muhaliflere verdiği desteğin ABD’nin
çıkarlarına ters düştüğü, bu stratejinin mimarının da MİT Müsteşarı
olduğu, Türkiye’nin izlediği Ortadoğu ve güvenlik stratejisinin ABD
ve müttefiklerin menfaatleriyle çeliştiği, Üç yıl evvel İsrail ve
ABD tarafından toplanan ve hassasiyet düzeyi yüksek bir istihbarat
bilgisinin İran’a bu şahıs tarafından sızdırıldığı belirtilmiştir.
MİT’in, İsrail istihbarat örgütüne çalışan on İranlı ajanın
kimliklerini Tahran’a bildirdiği de deşifre edilmiştir. Şurasını
açık yüreklilikle ve tam bir inanmışlıkla söylemek isterim ki,
Türkiye Cumhuriyeti’nin herhangi bir milli kuruluşunu dış basında
çıkan haberlere bakarak test etmeyiz, bunlara dayanarak eleştiri
yağmuruna tutmayız. Bizim milliyetçilik anlayışımızda yabancıların,
kendi ülkelerinde kapalı devre gibi çalışan, psikolojik hareket
üssü gibi faaliyet gösteren gazetecilere ve ısmarlama kalemlere
itibar etmek yoktur ve olmayacaktır. Türkiye Cumhuriyeti’nde devlet
ya da siyaset sorumluluğu taşıyan hiç kimse zaten yabancıların
çıkarını gözetmemelidir ki, aksi halde bunun ismi hainlik, yapan da
hain olacaktır” değerlendirmesini yaptı.
ASKERLİK SÜRESİNİN KISALTILMASI
Konuşmasının sonunda , askerlik süresinin kısalmasıyla ilgili de
bir değerlendirmede bulunan Bahçeli, şunları söyledi:
“Bakanlar Kurulu, 1 Ocak 2014’ten itibaren geçerli olmak üzere,
silah altındaki yükümlüleri de kapsayacak şekilde askerlik
süresinin, er ve erbaşlar için 15 aydan 12 aya indirilmesini
kararlaştırmıştır. Genelkurmay Başkanlığının da olumlu görüşü
olması nedeniyle yeni düzenlemenin halen vatani görevini yapan
evlatlarımıza ve ailelerine hayır olmasını diliyorum. Askeri
ihtiyaçlar bakımından bir mesele olmadıkça, konunun bizim açımızdan
itiraz edilecek herhangi bir tarafı da bulunmayacaktır. Bu
düzenlemenin 30 Mart 2014 tarihinde yapılacak Mahalli İdareler
Seçimlerinin öncesinde hayata geçecek olması aklımıza başka şeyleri
de getirmektedir. Ancak terhisi gündemde olan Mehmetçiklerimizin ve
ailelerinin siyasi rant ve rüşvet arayışlarına izin
vermeyeceklerine canı gönülde inanıyor, bu düşüncelerle hepinizi
saygılarımla selamlıyorum.”
(İHA)